Korona virüs 1,5 yılı aşkın süredir yaşamı etkilerken, aşı, salgın, vaka, pandemi, mesafe kelimeleri gibi maske de hayatın bir parçası oldu.
Uzmanlar korunma için maske, mesafe ve hijyen öneriyor. Bu üç önlemi elden bırakmamak hayati önem taşıyor.
Hijyen için farklı koku ve kıvamlarda dezenfektanlar yeni bir piyasa oluştururken, kolonya da bu ihtiyacın içinde önemli bir yer tutuyor, mesafe için de iki adım uzaklaşmak mümkün.
Maskeler ise daha önce hastane ve diş klinikleri dışında görmeye alışık olunmayan, genellikle sağlık çalışanlarının kullandığı bir ürünken, artık sokakta herkes tarafından kullanılması gereken ve kullanılan çok önemli bir koruyucu konumunda hayatın içinde yer alıyor.
İlk dönemde "cerrahi maske" de denilen tek model ve tek renk görülen bu maskeler zaman içinde kombinasyonların bir parçası haline gelerek, çeşitli renk ve desenlerle farklılaşmaya başladı.
“Maske takmak kendi sağlığımız için gerekli”
Sokağa çıkarken tıpkı anahtar, telefon, cüzdan gibi maske de alırken, sağlık için çok önemli olan maskeler modanın bir parçası olarak hızlı bir değişim ve adaptasyon geçirdi.
Evde kendi istediği kumaş ve renkten özel ölçüde, yıkanabilir maskeler dikilip kullanılırken, birçok satış noktasından da ulaşabilen rengarenk maskeler görülüyor. Evde kendi maskesini yapanlardan biri olan Pakize İnci, maske tercihini şu sözlerle anlatıyor:
Evdeki kumaşlarımdan, maske olabilecek, yüzde de hoş duracak olanları tercih ediyorum. Lastik alıyorum, kenarlarına dikiyorum. İnce olursa içine bir parça daha ekliyorum. Her kullanımımdan sonra yıkıyor ve ütülüyorum. Sonra tekrar kullanıyorum. Maskelerimin renkli olması hoşuma gidiyor. Farklı renk ve desenlerden yaptığım için kıyafetime uyanı seçiyorum, ‘görünümü hoş durur’ diyorum. Madem bu bize söylenmiş, bizim bunu takmamız lazım, sağlığımız için. Söylemeye gerek kalmadan kendimiz takmamız lazım.
Renkli ve desenli maske kullanan vatandaşlarda ortak bir görüş hakim. “Maske takarken kendimi daha iyi hissediyorum.”
Başa çıkabilme stratejisi
Peki bu tür renkli ve desenli maskeleri kullanmanın insan psikolojisinde bir karşılığı var mı? Bu soruyu uzmanları yanıtladı. Uzman Klinik Psikolog Irmak Özen’e göre renkli ve desenli maske tercih etmenin sebeplerinden biri, ‘Pandemiyle birlikte başlayan bu yeni sürece adaptasyonu kolaylaştırmak” olabilir. Konu hakkında açıklama yapan Özen şu ifadeleri kullandı:
İnsanların renkli ve desenli maske kullanmaya başlaması bir nevi negatif bir durumla pozitif şekilde başa çıkabilme stratejilerinden biri olabilir. Bu süreç hepimiz için çok zor. Maske de pandemiyle birlikte hayatımıza girdi. Bu yüzden süreci kabul edip, durumu daha günlük hayata adapte etmek için renkli ve desenli maskeler araç olarak kullanılıyor olabilir.
Bu maskeler tıbbi açıdan güvenilir mi?
Bu tür tasarım maskeler görüntü olarak göze hoş gelse de özellikle kumaş olmalarından kaynaklı akıllarda güvenilirliklerine dair birçok soru var. Bu tür maskeleri henüz kullanmamış kişilerin de gerekçeleri genellikle bu soru işaretlerinden kaynaklanıyor.
Sağlık Bakanlığı Korona virüs Bilim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, bu konuda şunları söyledi:
ABD Hastalık Kontrol ve Korunma Merkezleri (CDC), bez maskelerin toplumda kullanılabileceğini ifade etmektedir. Elbette bez maskelerin koruyuculuğu, tıbbi maskeler kadar değildir. Bununla birlikte öksürük, hapşırık yoluyla etrafa saçılabilecek damlacıkları da bir dereceye kadar engelleyebilir. Özellikle tıbbi maskelere ulaşımın zor olduğu yerler için bu seçenek akılda bulundurulabilir. Ülkemiz gibi tıbbi maske üretiminde ve bu maskelere erişimde sıkıntı yaşanmayan yerlerde öncelik tıbbi maskelere verilebilir.
Maske konusunun ticari bir boyutunun da olduğunu altını çizen Kayıpmaz, resmi kurumlar tarafından onaylanmış ve takibi yapılan ürünlerin tercih edilmesi gerektiğini de belirtti:
Bu işin sağlık boyutunun yanı sıra ticari boyutunun da olması, asıl işi tekstil olmayan kişi veya işletmeleri de bu yönde üretim yapmaya teşvik etti. Üretimin her alanında olduğu gibi tıbbi maske işinde de merdiven altı tabir edilen üretimler olmaya başladı. Neredeyse büfelerde dahi üzerinde marka, üretim yeri, hangi standartlara uygun olarak üretildiği bilgileri olmayan, poşetler içerisinde maskeler satılır hale geldi. İnsanlarımız bu konuda öncelikle tıbbi tekstil işinde olan, Sağlık Bakanlığı Ürün Takip Sistemi (ÜTS) kaydı bulunan, Türk Standartları Enstitüsünün (TSE) ilgili standartlarına göre üretim yapan ve bunları da maskelerin kutuları üzerinde açıkça belirtenlerin ürünlerini tercih etmelidir.
Maske alırken nelere dikkat etmeliyiz?
İdeal bir maskenin nasıl olması gerektiğini de anlatan Doç. Dr. Afşin Emre Kayıpmaz, şunları söyledi:
“Yeterli filtre kabiliyetine sahip bir tıbbi maskenin alt ve üst katmanları dikişsiz kumaştan, ortadaki ise ‘melt blown’ tabir edilen kumaştan olmak üzere üç katı olmalıdır. Maskenin burun bölgesinde bir telinin olması, maskenin burnu ve ağzı tam olarak kapatmasına yardımcı olacaktır. Böylece maske, konuşurken, gülerken kolaylıkla burnun üstünden düşmeyecektir. Maskelerin yüzün her iki yanına denk gelen kısımlarında ise boşluk olmamalıdır. Yüze, alt kısmı çenenin altına gelecek şekilde tam oturmalıdır. İnsanlar özellikle maskeleri almadan önce örnek bir maskeyi incelemeli ve alışverişlerine buna göre yapmalıdır. Yıkanabilir bez maskelerde ise TSE standartlarına uygun üretilmiş, kumaşı 3 mikrondan büyük parçacıkların geçişine izin vermeyen ve insan cildiyle temasta tahriş etmeyen nitelikte olan, paketinde kaç kez yıkanabileceği ve ne zaman değiştirilmesi gerektiğine dair bilgileri olan maskeler tercih edilmelidir.” (Zeynep Hazal Bayraktaroğlu-Ünsel Ayhan Aybek/TRT Haber)
Cep telefonları kanser riskini arttırır mı?
Bakan Koca'dan 4. doz aşı açıklaması
Toplumun yarısı olası kısıtlamalara sıcak bakmıyor
Aşı karşıtları yerine kararsızlar ikna edilmeye çalışılmalı