1. Puan mı yoksa başarı sıralaması mı?
Genel yerleştirmede başarı sıraları, ek yerleştirmede ise kesinlikle puan kullanılmalı. Ek yerleştirmede puanın kullanılmasının sebebi hem kılavuz verileri hem de adayın sonuç belgesinin o yıla ait olmasıdır. Oysa genel yerleştirmede adayın elindeki sonuç belgesi bu yıla aitken kılavuzdaki puan ve sıralar bir önceki yılın yerleşen son öğrencisine aittir. Puan ülke ortalamalarına ve standart sapmalarına göre yıldan yıla esneklik ve değişkenlik gösterirken taban sıraları daha stabil ve güvenilir bir veri sunar.
2. Üniversite mi, bölüm mü?
Aday öncelikle ilgi, yetenek ve becerisine uygun meslekler belirlemeli, sonra da onları hangi şehirde, hangi üniversitelerde okuyacağına karar vermeli. Bu değerlendirmemizden meslek seçiminin, öğrenim görülecek üniversiteden daha önemli olduğu yargısı çıkarılmamalı. Her ikisi de önemli. Puan ve sıralama gibi belirleyici unsurların baskın karakterine havlu atıp diğer tüm hususları göz ardı ederek yapılacak bir meslek seçimi öğrenciyi genelde yanlış adreslere götürebilir.
3. İstediğimiz üniversiteyi kaçıncı sıraya yazdığımızın önemi var mı?
Sistem ilk önce yerleştirme puan üstünlüğüne bakar. Kim daha yüksek puan almışsa tercihin kaçıncı sırada yazıldığına bakılmaksızın ilk onu alır. Yerleştirme puanı eşitliğinde OBP’den sıyrılmış sınav puanına bakılır. Orada da eşitlik varsa o puan türüne kaynaklık eden asıl test performansı kimin yüksek ise ona öncelik verilir. Örneğin sayısal puanı eşit olan iki adaydan, en çok AYT matematik ve fen bilimleri yaparak o puana erişen öncelikle yerleşme hakkını elde eder. Zaten bu kadar eşitliğin bir arada olması olağan bir durum değildir. Ancak bu da eşitse o zaman programın kaçıncı sırada tercih edildiği ve öğrencinin doğum tarihi gibi faktörler devreye girer. Bu nedenle adayların bir tercihi kaçıncı sırada yazdığının şansını arttırdığını ya da azalttığını söylememiz pek mümkün değil.
4. Puan yeterli olmasa bile ilk birkaç tercihi üst sıradaki bölümlerden yazmak mantıklı mı? Tercih aralığı nasıl olmalı.
ÖSYM bir adaya 24 tercih hakkı sunar. Bu durumda bazı tercihlerin kendi gücünün daha üstünde, bazılarının da kendi gücü düzeyinde ve daha altında olmasının hiçbir sakıncası yok. Her yıl puanlar o yılın öğrencileri tarafından sıfırdan oluşturulduğundan kendi sıralamasının üzerindeki yerleri de listenin ilk sıralarına yazmak adayın iyi bölümlere yerleşme şansını kullanması anlamına gelir. 24 tercihin 6-7’si nispeten kazanma şansı düşük olan ama kazanıldığında mutlu edecek bölümler olabilir ama kalan tercihler hem adayın başarı düzeyinde hem de o düzeyin bir miktar altındaki yerlerden oluşmalıdır ki puanlarda yaşanacak bir hareketlilikte yerleşme şansı zora girmesin. Adaylar kendi sıralarının yüzde 20 daha üstünden başlayarak kendi sıralarının yüzde 40 altına kadar inerlerse doğru bir liste yaparlar.
5. Hukuk, mimarlık, mühendislik, tıp gibi programlarında en düşük başarı sırası nedir?
Sınavda puan barajı ve sıralama barajı var. Puan barajı adaya 2 veya 4 yıllık okul seçmenin vizesini verirken, sıralama barajı ise nispeten ilgi gören bazı bilim ve meslek dallarına yerleşmek için geçilmesi gereken bir barajdır. Puan barajı OBP eklenmemiş sınav puanı üzerinden belirlenirken sıralama barajı ise OBP ekli yerleştirme sırası üzerinden belirlenir. İlk tıp ve hukukla başlayan bu uygulamaya sonradan mühendislik, mimarlık, öğretmenlik, diş hekimliği ve eczacılık gibi programlar da eklendi. Bu programlar hangi puan türünde öğrenci alıyorlarsa o türün yerleştirme sırasında adayın bu barajı geçmesi istenir. Örneğin tıp tercih etmek için ilk 50 bin içinde yer almalı. Diş hekimliğinde ilk 80 bin, eczacılıkta ilk 100 bin arasında olmalı.
6. Sıralama oynamalarında büyük dalgalanmalar olur mu?
Bu yılın en büyük sürprizi geçen yıl pandemi nedeniyle düşürülen 170 barajının bu yıl yeniden 180’e yükseltilmesi ve buna bağlı olarak da barajı geçen aday sayısında hissedilir derecede düşüşler yaşanmasıydı. Aday sayısı azaldıkça rekabet azalacak, tercih yapacak aday sayısı düşecek, bu da tercihin daha esnek bir platformda yapılmasına olanak sağlayacaktır. Bu bakımdan özellikle düşük puanlı devlet üniversiteleri ile ücretli ve kısmi burslu vakıf üniversitesi programlarının bazılarında kontenjanların dolmayacağını düşünüyorum.
7. Vakıf üniversitelerinde burs oranları ve kontenjanlara dikkat etmenin önemi nedir?
Vakıf üniversitelerinin çoğu bölümleri ya kısmi ya da tam ücretlidir. Vakıf üniversitesi seçilirken dikkat edilmesi gereken koşullardan biri de burs türü ve oranıdır. Vakıflarda ücretli ve kısmi ücretli programları tercih eden adaylar bütçe planlaması yapmalı. Bunu yapamayanlar eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalabiliyor.
8. İncelenmesi gereken özel koşullara nereden ulaşabiliriz?
Üniversitedeki tüm bölümler aynı niteliklerde öğrenci almayabilir. Örneğin ebelik programı çoğu üniversitede sadece kız öğrencilerin tercihine açık bir bölümdür. Pilotaj okumayı çoğu aday isteyebilir zira havacılık ilgi çeken bir alandır. Ancak bu bölüme girebilmek için adayların sağlık ve psikomotor testlerinden başarıyla çıkması gerekir. Özel koşullar, yaş, cinsiyet, dil, sağlık durumu, beden fizyonomisi, yerleşke farklılığı gibi pek çok unsuru açıklayan maddelerdir. Bu koşullara adaylar kılavuzdaki tercih tablolarının hemen bitiminde erişebilirler. Her bir programın özel koşullar sütununda yazan değerleri o açıklamalardan bularak okuyup değerlendirebilirler. Kılavuzda bu koşullar iki şekilde tasnif edilmiştir. İlk dosyadakiler hayati öneme haiz olmazsa olmaz koşullardır. İkinci dosyadakiler ise daha opsiyoneldir. Bilgilendirme amaçlıdır.
9. Yeni açılan bölümleri tercih ederken nelere dikkat etmeli?
Bu yıl kılavuzda 11 bin 250 lisans, 9 bin 965 önlisans ve bin 57 özel yetenekle öğrenci alan program olmak üzere toplam 22 bin 272 program bulunuyor. Bunlardan bin 678’i geçen yıl olmayıp bu yıl kılavuza giren programlardır. Yeni bölümlerde ne puan ne de sıra bilgisi olmadığı için aday yeni açılan bir programı listesinin kaçıncı sırasına yazacağını bilmeyebilir. Böyle bir durumda en iyi referans o bölümün eşdeğer bir diğer üniversitedeki puan ya da sırasıdır. Örneğin Bolu’da bir iktisat bölümü açılmışsa bu bölümün taban sırasının Bolu’nun komşu illerindeki üniversitelerin iktisat bölümleri ile yakın çıkması olasıdır.
10. Farklı puan türlerinden tercih yapacak adayların liste oluşumu nasıl olmalı?
Sayısaldan sonra bir eşit ağırlıklı tercih yapıp tekrar sayısaldan devam edip araya TYT ile alan iki yıllık sıkıştırıp tekrar 4 yıllık bir eşit ağırlıklı program gönül rahatlığı ile yazılabilir. Ancak bu denli çeşitlilik arz eden bir tercih listesinin sahibi henüz ne olacağına karar vermemiş olarak da nitelenebilir. O listedeki programların karakteristik olarak daha benzer bölümlerden oluşması adayın tercihe de hazırlandığını gösterir. Aynı puan türünde olmasına rağmen birbiri ile taban tabana zıt bölümler de aynı listede yer edinmemelidir. Örneğin mimarlık yazan birinin biyoteknoloji de tercih etmesi ya kendini ya da bölümleri tanımadığı anlamına gelir.
(Hürriyet)