Marmara’nın sahillerinde oturup nefes aldığımız o günlerin şu dönem çok zor olduğu, yıllarca kirlettiğimiz Marmara Denizi’ni sonunda nefessiz bıraktığımız ortaya çıktı. Milliyet muhabirlerinin yaptığı araştırmaya göre manzara şöyle: "Özelikle Kadıköy, Kartal ve Pendik sahillerinin durumu ‘Ne ekersen onu biçersin’ deyimini açıkça ortaya koyuyor. Sahildeki teknelerin alt kısmı müsilajdan görünmüyor. Balıkçılar para kazanamıyor çok dertli. Vatandaşlar sahil kenarında kokudan oturamamaktan ve görüntüden şikayetçi. Sahile sıfır mekanlara denizi izlemek için oturmaya gelenlerin sayısı azalıyor. Kısacası Marmara Denizi’ne sahip çıkmazsak bu yıldan itibaren sahilinde oturacağımız bir denizimiz bile kalmayacak."
KORKU FİLMİ GİBİ
Araştırma denizin altında da sürdü. Deniz Yaşamını Koruma Derneği’nin kılavuzluğunda Marmara Dalış Merkezi’nin desteğiyle Sivriada’da dalan Milliyet'ten Gökhan Karakaş şu izlenimleri paylaştı: “Suya girdiğimiz ilk metrelerden itibaren beyaz bir örtünün kabus yaşatacağını anladım. 6 metreden sonra tabakanın halıya dönüştüğünü görmek beni resmen ürküttü.
Suyun altında seyyar bir kara parçasıyla yüzüyordum. Kara kütlesinin bana verdiği his güneş ışığının kaybolmasıyla korku filmine dönüştü. Güneşin en tepede olduğu saate rağmen Sivriada açıklarına gün doğmamıştı. 2 sualtı fenerinin verdiği ışıkla birbirimizi bulduğumuz Dr. Ahmet Ayhan ile sualtı işaret dilini kullanarak anlaşmaya çalıştık. Ekibin diğer 4 üyesini bulmamız görüşün 10 cm’e kadar düşmesi nedeniyle mümkün olmadı. Müsilaj bir kara parçasına dokunma hissini verecek kadar yoğundu etrafımda. Etrafta hiç balık olmaması şaşkınlığımı arttırırken kendimi uzay boşluğunda gibi hissettim.”
Deniz salyası kabusu! Bakanlık harekete geçti...