PINAR MUTLU - FINANSGUNDEM.COM
İstanbul Four Seasons Hotel Bosphorus Atik Paşa Salonu’nda düzenlen TBB 64. Genel Kurul Toplantısı’nın açılış konuşmasını yapan Lütfü Elvan, pandemi dönemine yönelik değerlendirmede bulundu.
Bakan Elvan,“20 yıldır bankacılık sektörü kalkınmada önemli bir rol üstleniyor. Zorlu bir yılı geride bıraktık. Ekonominin işleyişi derinden etkilendi. Dünya ticareti %8 üzerinde daraldı. Benzersiz politikalar devreye girdi. Liberal sistemin en müdahaleci dönemi yaşandı. Ülkeler diğer ülkelerin zararlarını göz ardı etti. Kapsayıcı bir yaklaşım görülmedi. Maalesef bu dönemde küresel sinerji kayboldu. Günümüzdeki tabloda, 2020 ilk dört ayı küresel ekonomide salgın öncesi seviyeler geçildi. Ancak toparlanma hızı bölgeler arasında farklılaşıyor. İstihdam kaybı bütçe açığı aşırı parasal genişlemenin sorunlarıyla mücadele ediliyor. Tedarik zincirleri yeniden şekilleniyor. Salgının seyri ve aşılamada gelişmeler var. Pandemiyi iyi yöneten en iyi ülkeler rakiplerinin önüne geçecek. Biz de tüm çabamızla mücadele ediyor ve yeni döneme hazırlanıyoruz. Türkiye başarılı bir yönetim gösterdi. Tüm imkânlar seferber edildi. Sanayimizi ve işgücü piyasalarını ayakta tuttuk. Merkezi yönetim bütçesinden 79 milyar liralık harcama yapıldı yılsonunda 109 milyar liraya ulaşacak. İşsizlik fonu devreye girdi” diye konuştu.
Hazine ve Maliye Bakanı Elvan sözlerine şöyle devam etti:
Reform programında kadın ve genç istihdamını canlandırma çabası devam edecek. Yılsonuna kadar toplam harcamalar 183 milyar liraya ulaşacak. Bütçe açığı hedefini %3,5’e revize ettik. Hassasiyetimiz, gerekli harcamaları yapmaya kararlıyız. Geçici desteklerle vatandaşımızın yanındayız. Orta vadeli bütçe hedeflerimizden sapmıyoruz. Bankacılık sektörü önemli görevler üstlendi. Kredi kanalları açık tutuldu. Sektörlere özel paketler uygulandı kolaylık sağlandı. Borç teminat oranında esneklik getirildi. 315 milyar liralık kredi desteği sağlandı. Bütüncül politikalarla çarklar döndü 2020 pozitif büyümeyle kapandı. Şimdi cari açığın kontrol altında tutulması ve işgücü piyasalarının canlanması gerekiyor. Bu sene ilk çeyrekte finansal koşullarda sıkılaşmaya rağmen %6 büyüme görüldü. İç ve dış talep daha dengeli. Kaliteli büyüme görülüyor. Bu eğilim devam edecek. Dış talep büyümeye destek verecek. İhracat verileri tüm zamanların en yüksek seviyelerinde. Fiyat istikrarı - enflasyonla mücadelede bütüncül yaklaşım. Kredi gelişimini yakından takip ediyoruz. Finansal sistemde tedbir almaktan çekinmiyoruz. Dolara olan talep gevşeme eğiliminde ancak zaman alacak. TL cinsinden tasarrufu teşvik edeceğiz. Dolarizasyonu tersine çevirmeyi hedefliyoruz. Sürdürülebilir büyüme sağlayacağız.
RİSKLER İYİ YÖNETİLİYOR, SORUNLU KREDİLER MAKUL DÜZEYDE
Özel sektör önceliğinde büyüme hedefleniyor. Vazgeçilmez unsur ise bankacılık sektörü. 2000’lerin başında milli gelirin %50’si olan sektör şimdi %120’yi geçti. Sektör finansal sistemin %85’ini oluşturuyor. Krediler sağlayabildi. Sektördeki riskler dengeli. Sorunlu krediler makul düzeyde. Riskler iyi yönetiliyor. Tahsili gecikmiş alacaklar düşük. Yeniden yapılandırmalar gibi desteklerimiz etkili oldu. Salgına rağmen bankacılık sektörü güçlü sermaye yapısını korudu. Stres senaryolarında gerekli tamponlar mevcut. Dış finansmana erişimde de bir zorluk yok. Dış borçlar uygun maliyetle çevriliyor. Sektörde iyi bir dayanışma ve rekabet var. Ekonomi politikalarının uygulanmasında sektörün işbirliği kıymetli. Verimliliği artıracak her öneriyi takip ediyoruz. Vergi uygulamalarında ve aracılık maliyetlerindeki öneriler üzerinde çalışıyoruz.
Donuk alacaklar grubundaki kredilerin menkul kıymetleştirilmesine yönelik çalışmalar devam ediyor. Bankaların yeniden yapılandırma konusunda teşvik edici olmaları gerek. Firma rehabilitasyonları için yeniden yapılandırma birimleri kurulması. Dijital bankacılık lisanslarına kolaylık sağlanacak. Tüketicileri korumak için adımlar atılacak. Bankalarla birlikte diğer finans kurumları da katılım sağlamalı. Fintek politikaları hayata geçirilecek. İstanbul finans merkezi projesi kanun teklifi meclise sunulacak.
ULUSLARARASI YATIRIMCI ÇEKME KONUSUNDA ÖNEMLİ GÖREV
Uluslararası yatırımcı çekme konusunda bankalara önemli görevler düşüyor. 3 konuda destek talep ediyorum. Yüksek katma değerli üretim ve istihdamı artıran yatırımlara destek; KOBİ’lere destek; küresel tedarik zincirlerine entegrasyon. Risk yönetimine dayalı finansman uygulamaları yaygınlaşmalı. Bu şirketlerin yeterli finansal kaynağa ulaşabilmesi için önemli. Bu uygulama bankaları zorlayabilir. Finansal sağlamlığı korumaktan vazgeçilmemesi gerekiyor. Gelişmiş birçok ülkeye göre iyi durumda sektör. Ancak rehavete sürüklenmemeliyiz, dinamik ve değişken bir dünyada yaşıyoruz. Dış dünyadaki gelişmelerin yakından takip edilmesi gerekiyor.
Akben: Bankacılık sektörü finansal şoklara karşı dayanıklı