Nature Communications'da yayımlanan çalışmada Birleşik Krallık ve ABD'den gönüllülerin tıbbi verileri kullanıldı.
Yapay zeka tabanlı bir yazılımla kişilerin sağlık ve zindeliğine dair veriler incelendi. Araştırmacılar, insanın yaşam süresini biyolojik yaş ve dayanıklılık şeklinde iki temel kategoride değerlendirdi.
Biyolojik yaş stres, yaşam tarzı ve kronik rahatsızlıklarla ilişkili olarak ele alınırken, dayanıklılık ise kişinin bir stresöre maruz kaldıktan sonra ne kadar hızlı şekilde normal durumuna dönebildiğine bağlı olarak değerlendirildi.
Bilim insanları 120 ila 150 yaş arasında insan vücudun dayanıklılık özelliğini "tamamen kaybettiğini", bunun da iyileşme kapasitesini ortadan kaldırdığını gözlemledi.
Araştırmanın yazarı Timothy V. Pyrkov, "Yaşlandıkça, rahatsızlıkların iyileşmesi için gereken zaman artıyor" dedi.
Çalışmaya katkıda bulunan bilim insanlarından Andrei Gudkov ise bulguların "insanın yaşam süresindeki temel faktörlerin rollerini ayırıp belirlediği için kavramsal açıdan çığır açıcı olduğunu" belirtti.
Sonuçlar, gerçekten yaşlanma karşıtı tedaviler geliştirilmediği sürece, yaşa bağlı hastalıklara karşı en etkili önleme ve tedavi yöntemlerinin bile neden maksimum değil de yalnızca ortalama yaşam süresini iyileştirdiğini açıklıyor.
Bilim insanlarının düzenlediği çalışma, son dönemlerde revaçta olan "biohacking", yani kişinin birtakım sibernetik cihaz ve teknolojilerle kendi vücudunun gelişimi üzerinde doğrudan kontrol sahibi olarak ömrünü uzatmaya çalışmasına yönelik trendler tartışılırken yayımlandı.
Geçen hafta 39 yaşındaki emlak kralı Ari Rastegar, kök hücre tedavisi ve hiperbarik odada meditasyon gibi uygulama rutinleriyle biyolojik yaşının 5 olduğunu iddia etmişti.
Salgın sonrası ‘Yaşlı Turizmi’ patlayacak
ABD’nin en yaşlı insanı 116 yaşında öldü
Dünyanın en yaşlı kuşu anne oldu