Yazdır
FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Son dönemde bankacılıkta en hızlı yaygınlaşan trend dijitalleşme oldu. Accenture Research’ün araştırmasına göre haftalık mobil bankacılık kullanıcılarının sayısı 2018’de %32’yken, 2020 ortalarında %50’ye yükseldi. Aynı dönemde ABD’de şubede yapılan bankacılık işlemlerinde de %40 düşüş görüldü. Deloitte, “kovid-19’un dijitalleşme için bir katalizör görevi gördüğü oldukça açık” dedi. Benzer bir şekilde Forrester Resarch de “eğlenceden alışverişe, tüm dünyada tüketiciler hayatlarında ilk kez bir çok dijital ürün ve hizmeti denedi” açıklamasında bulundu.
Devamında, “birçok tüketici aynı zamanda finansal hesaplarına da akıllı telefonları aracılığıyla erişim sağladı, dijital bir hesap açtı ya da ilk kez dijital ödeme gerçekleştirdi” ifadeleri kullanıldı. MX tarafından banka müşterileriyle yapılan anketin sonuçlarına göre, ankete katılan bin bankacılık müşterisinin neredeyse tamamı banka şubelerini daha az ziyaret ettiklerini ve mobil bankacılığı daha sık kullandıklarını söyledi. Buna ek olarak katılımcıların %87’si yalnızca dijital hizmet veren bankalarda hesapları bulunduğunu ifade ederken, %81’i bu hizmetleri gelecekte kullanabileceklerini belirtti.
Yakın zamanda gerçekleştirilen bir başka çalışmada tüketicilerin %68’i bankacılık deneyimlerinin Netflix, Amazon ve diğer teknoloji şirketlerinin sunduğu hizmetlerle benzerlik göstermesini istediği ortaya çıktı. Başka bir deyişle, tüketiciler bankalarında büyük teknoloji şirketlerinin sunduğu kişiselleştirilmiş ve kişiye özel düzenlenmiş tavsiyeler ve hizmetler istiyor. Finansal kurumlar için geliştirilen yeni ve inovatif teknolojiler ve fintek şirketleri değişen tüketici davranışına uygun hizmet sunabilmek için fırsatlar sağlıyor.
Ancak Financial Brand’in haberine göre, dijital çözümlerin mevcut olması, bunların uygulanmasının kolay olduğu anlamına gelmiyor. Bu nedenle bankaların ve fintek şirketlerinin dijitalleşmeyi ön plana çıkaran finansal deneyimler yaratmak için birlikte çalışması gerekiyor.
Bankacılığın geleceği dijital
Finans kurumları ve fintek şirketleri nasıl ilerleme sağlayabilir? Geçmişte bu tartışmalar genellikle teknolojileri geliştirmek ya da dışardan bu hizmeti satın almak üzerine odaklanıyordu. Bu çözümlere yönelik sorun ise hiçbir şirketin sıfırdan teknoloji üretemeyeceği. Belirli alanlarda uzmanlaşan birçok şirket var ve bu şirketlerle her şeyi yeni baştan inşa ederek rekabet etmek mümkün değil. Bu çözüm zaman alıcı olduğu gibi oldukça yüksek bir maliyeti de beraberinde getiriyor.
Diğer yandan şirketler birbirinin benzeri olan ve her şirketin müşterilerine sunduğu teknolojik çözümleri satın almak istemiyor. Bu çıkmazın çözümü ise teknolojileri dışardan satın almak yerine, bankacılığı bir network işbirliği olarak düşünmek. finansgundem.com'un derlediği bilgilere göre, Citi’nin CEO’su Jane Fraser’ın ortaya koyduğu bu strateji, “az sayıda şube, kesintisiz dijital kapasite ve yüz milyonlarca yeni müşteriye erişim imkanı sunan partnerlerden oluşan bir networke” odaklanıyor.
Forrester da benzer bir görüş savunarak Fraser’ın stratejisini destekliyor. Şirket ticari bileşenlerin sağladığı tüm avantajlardan faydalanarak bir bankacılık geliştirme platformunun kurulması gerektiğini söylüyor. Bankacılığın geleceğinin dijital olduğu açıkça görülse de finansal kurumlar ve fintek şirketleri bu yolculuğu tek başlarına tamamlayamaz. Bu nedenle bankacılık ve fintek sektörlerinde ilerleyen dönemlerde oldukça fazla sayıda işbirliği göreceğiz.
Bankalar bugünün dijital dünyasında ayakta kalmak ve müşterilerine güncel hizmetler sunmak istiyor. Bu nedenle geleceğin bankaları geleneksel bankalardan oldukça farklı olacak. Şimdiden Apple ve Amazon gibi birçok büyük teknoloji şirketinin bankacılık alanına yöneldiğini görüyoruz. Finteklerin ve finans kurumlarının dijital dünyada başarıyı yakalaması için birlikte çalışmaları gerekiyor. Doğru stratejiyle oluşturulan fintek ve banka işbirlikleri esneklik, bağlantı ve hız sağlayacak.
İngiltere mali düzenleyicisinden finteklere sert uyarı
QNB Finansbank sendikasyon kredisini artırarak yeniledi
Uluslararası ticarette Asya etkisi