Yazdır
ABD’de yer alan Harvard Üniversitesi’nden bilim insanları, günde 10 bin adım atmak yerine sadece 4 bin 400 adım yürümenin ciddi hastalıklara karşı korunmak için yeterli olabileceğini ortaya koydu. “10 bin adım” hedefinin 1960’lı yıllarda Japonya’da bir reklam kampanyası sırasında ortaya atıldığını ifade eden araştırmacılar, günde atılan 7 bin 500 adımın ardından egzersizin faydasının düştüğünü keşfetti.
Peki, uzun süredir tüm dünyanın kabul ettiği sağlıklı bir yaşam için günlük 10 bin adım atmamız gerektiği bilgisi bir anda geçerliliğini yitirdi mi? Uzmanlar merak edilenleri yanıtladı...
Hürriyet gazetesinden Ece Çelik'in haberinde görüşlerine yer verilen, Dahiliye Uzmanı Dr. Aytaç Karadağ, "Sağlıklı yaşam için önerdiğimiz yürüyüş miktarı yaşa ve kişinin hastalıklarına göre değişiyor. İleri yaşta olan, kalp ya da nefes darlığı hastalıkları olan kişilere 4 bin adım önerirken genç, kondisyonu olan sağlıklı kişilere günlük ortalama 8 bin adım atmasını tavsiye ediyoruz. Özellikle her gün çok fazla yürümek diz kapaklarında kireçlenmeler, eklem hasarları ve kalbe daha fazla yük binmesine bağlı kan basıncında artışlara sebep olabiliyor. Her gün yapılan ideal düzeyde bir yürüyüş kemik erimesinin önüne geçerken eğer fazla abartılırsa kemiğe baskı yaparak zarar veriyor. Sağlıklı kişilerin yüksek tempolu olarak düz yolda 6 bin ile 8 bin adım arasında atması en ideali" dedi.
Diyetisyen Ece Köprülü: Günde 10 bin adım atılmasının herkes için ideal olmadığı görüşündeyim. Özellikle kronik sağlık problemleri olanların ve diz, eklem veya belinde problem olanların bu konuda daha dikkatli davranması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca her gün 10 bin adım atacağım diye kendimizi strese sokmak da o yürüyüşün faydalı etkilerini ciddi oranda azaltmaktadır. Yürüyüş sırası ve sonrası stresten ziyade, rahatlama ve mutluluğun olması gerekir. Bu sebeple benim önerim adım sayısına takılmaktan ziyade, zamanınız ve sağlığınızın el verdiği koşulda düzenli olarak yürüyüş yapmaktır. Bu şekilde yaptığınız yürüyüşlerden daha çok verim ve keyif aldığınızı siz de göreceksiniz.
Kalp- Damar Cerrahı Prof. Dr. Melih Us: 2019 yılında JAMA dergisinde yayımlanmış bir çalışma, ancak çalışmayı yanlış yorumlamışlar. Çalışmada günlük aktivite seviyelerine bakarak kişileri değerlendirmişler. 2700 adım atanlara göre 4400 adım atanlarda ölüm oranı daha düşük çıkmış. Ancak aktivite oranı arttıkça ölüm oranı daha da düşmüş. 7500 adımdan sonra ölüm oranı fark etmemiş. Ancak konuyu sadece adım sayısına indirgememek lazım, egzersizin yoğunluğu, sıklığı ve süresi diğer önemli faktörlerdir. Bilimsel verileri bu şekilde yanlış yansıtmak yerine halkı spora ve aktif yaşama teşvik etmeliyiz.
"EN İDEALİ 10 BİN ADIM"
Milliyet gazetesinden Meltem Günay'a konuşan İstanbul Medeniyet Üniversitesi İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Banu Mesçi ise, "Harvard Üniversitesi’nin çalışmasında 72 yaş ortalamasındaki kadınlar ele alınmış ve bu kadınlarda bile 7 bin 500 adıma kadar fayda sağlanacağı gösterilmiş. Ama 7 bin 500’den sonrası faydasız ya da zararlı denilmiyor. Günde 4 bin 400 adım yeterli demek insanların daha hareketsiz kalmalarına neden olur. 10 bin aslında normal bir adım sayısı. Yarım saat tempolu yürüyüş yapıldığında buna ulaşılıyor. Sağlıklı bir yaşam için de gerekli olan bu. Tabii ki yaşlı insanların tolere edebilecekleri düzeyde yürümeleri gerekiyor ama normal popülasyon için 10 bin adım ideal bir sayı. Ne kadar adım atılırsa o kadar iyidir ve yararlıdır. Bunu unutmamak gerekiyor" dedi.
Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumu Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tezer Kutluk: “6 bin 742 kadının 4 yıl boyunca adımlarını saymışlar. 4 bin 400 adım atan kadınlarda ölüm oranları, 2 bin 700 adım atanlara göre daha düşük bulunmuş. 7 bin 500 adımda bu oranlar daha da düşmüş. Adım atmaya devam ettikçe de riskler düşüyor. Bu yüzden 10 bin adım yerine 4 bin 400 adım yeterli demek yanlış. Biz zaten haftada beş gün orta şiddette bir egzersizi tavsiye ediyoruz. 10 bin adım atamıyorsanız, 7-8 bin adım bile kârdır. 10 bin adım aslında insanların vazgeçmemek için önlerine koydukları bir hedef. Ne kadar hareket edersek o kadar faydalı. Aslında olayın özü bu. 10 bin adım atamadığınızda üzülmeyin ama adım atmaktan da vazgeçmeyin diyoruz.”
Türk Kardiyoloji Derneği Başkanı Prof. D. Mustafa Kemal Erol: Adım sayısından ziyade her gün tempolu olarak 30-45 dakika yürüyüşü tavsiye ettiklerini belirterek, “Buradaki amacımız hareketli bir yaşam tarzı. Her gün yürüyüş diyoruz. Aheste yürümeyi ya da koşmayı da önermiyoruz. Postacı tarzı yürüyüş en ideali. Bence adım sayısına takılmamak gerekiyor. Bu kabaca söylenen bir rakam, 10 bin değil de 8 bin adım atsanız da faydalı. Bunu tamamlayacağım diye strese girmeye hiç gerek yok. Ne kadar çok hareket edersek o kadar faydalı. Ama bunu yaparken de dikkat etmek gerekiyor. Yaşlı, eklemlerinden rahatsız kişilerin buna göre bir tempo belirlemeleri gerekiyor. Bugün 5 bin, yarın 7 bin adım atsanız da hepsi hareket sağladığı için faydalı” diye konuştu.
Yürüme tarzı kişilikle ilgili ne anlatıyor?
Yürüyüşten en etkili fayda sağlamanın 9 kuralı