FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Enflasyon korkuları yükseliyor. Tahvil yatırımcıları ABD tüketici fiyatlarının nisan ayındaki %4,4’lük yükselişinin nedenini sorguluyor. ABD Merkez Bankası (FED) yükselen tüketici fiyatlarının geçici olduğu konusunda yanılıyor olabilir mi? Bu durumda FED ve diğer merkez bankalar diğer bir çok konuyla birlikte, içinde bulundukları dijital para yarışını yeniden düşünmek zorunda kalabilir.
Merkez bankalarının piyasaya süreceği dijital paralar (CBDC) fiyat baskılarının durulmasının ardından gerçekleştirilmesi gereken bir proje ve bunun için de pandemi nedeniyle ortaya çıkan aşırı yüksek likiditenin azalması gerekiyor. Dijital yuan, dijital euro, FedCoin ya da BritCoin’in zamanından önce piyasaya sürülmesi bu paraların yalnızca fiziki nakit için değil, banka rezervlerinin de yerine geçmesine neden olabilir. Bu durumda ise enflasyonun kontrol altına alınması zorlaşır.
Bunun nedenini anlamak için parasal genişleme stratejisi izleyen bir para otoritesinin beklenmedik bir enflasyon yükselişine verdiği tepkiyi düşünmek gerekiyor. Otorite kabaran bilançosunu küçültmek ve hükümet ile kurumsal tahvil satışı yapmak zorunda kalacak. Aynı zamanda merkez bankasında bulunan aşırı miktardaki rezervlerin de erimesi gerekecek. Likiditesi azalan kredi kurumları ise kredi varlıklarını satacak. Sıkılaşmış parasal koşullar ise enflasyonu baskı altında tutacak.
Ancak bu standart senaryoda bir fark ortaya çıkabilir. Bloomberg’in haberine göre, insanlar banka hesaplarındaki mevduatı doğrudan bir parasal otorite tarafından piyasaya sürülen elektronik nakitle değiştirebilir. Ticari kurumlar mevduatları kaybedecek ancak likiditelerinin eksilmesi konusunda rahatsızlık duymadıkları takdirde, bunu telafi etmek için gelir getiren kredi varlıklarını satmayacaklar. Bunun yerine defterlerini dengelemek için bir başka varlığı elden çıkarabilirler: Merkez bankalarında duran nakitleri.
Bu durumda para otoritesi ticari bankalara daha az, vatandaşa ise daha çok borçlu durumda olur. Bilançonun boyutu değişmez ve özel sektöre tahvil satışıyla amaçlanan baskılama gerçekleşmez. İsviçre Finans Enstitüsü tarafından yapılan bir araştırmada, dijital nakit “mevcut varlık alım programlarını yarı kalıcı hale getiriyor ve bu programların tersine uygulaması daha zor hale geliyor” dendi. Çin ve İsveç merkez bankaları perakende kullanımı için dijital para planlarında önde gidiyor.
finansgundem.com'un derlediği bilgilere göre, diğer önde gelen ekonomiler de değerlendirmeler ya da denemeler yapıyor. Ancak hiçbir merkez bankası, dijital paraların banka rezervleri yerine geçmesini planlamıyor. Ulusal otoritelerin ilk aşamadaki hedefi, vatandaşlarına güvenilir bir Bitcoin alternatifi sunarak kripto para çılgınlığını hafifletmek. Ancak Çin ve ABD için dijital para planlarının arkasındaki motivasyon, küresel ekonomide doların konumuyla ilgili.
Elektronik para birimlerinin piyasaya sürülmesinin nedeni ne olursa olsun, küresel enflasyonun dönüşü dikkatli olunması gerektiğini gösteriyor. Çürük tahvillerde rekor seviyelerde düşük getiriler, nakit fazlasının işaretlerinden bir tanesi. Küresel likidite geçtiğimiz yılda 32 trilyon dolar arttı ve Londra merkezli Crossborder Capital’a göre dünya çıktısının üçte birinden fazlasına denk hale geldi.
Karları maksimize etmeyi hedefleyen ticari kredi sistemi ise kolaylıkla perakende mevduatlarının dijital paraya dönüştürülmesine izin vererek riskli varlık satışından kurtulabilir. Enflasyonunun gidişatının yakından izlenmesi gerekiyor. Agresif mali teşvikler ve cömert parasal koşulların bir araya gelişi, enflasyonu tetiklemiş olabilir. 2008 finansal krizinin ardından yalnızca parasal genişleme politikaları bunu başaramamıştı. Eğer küresel enflasyonda yükselişe tanıklık edeceksek, para otoriteleri dijital paralara yönelik ilginin düşük kalmasını umut etmeli.
ECB'nin varlık alımları geçen hafta arttı
'FED için politika değişikliği düşünmüyoruz'
Bankacılık sistemi enerji tüketimi Bitcoin'den fazla