Yazdır
Avrupa Birliği (AB), Temmuz ayı ortasında yetişkin nüfusun yüzde 70’ini ve gelecek yaz sonundan önce 18 yaşını dolduranların hepsini yeni tip korona virüse (Kovid-19) karşı aşılamak amacıyla, üretim kapasitesini mevcut seviyenin dört katına çıkarmayı temel alan revize edilmiş aşılama strateji planını açıkladı.
Uzmanlar tahminlerini, ilk çeyrekte her ay ikiye katlanan dozların dağıtımının hızlanmasına, Ocak’ta 14 milyon doz olan aşıların Şubat’ta 28 milyona ve geçen ay 60 milyona yükselmesine dayandırıyor.
Aşı üretimin bu yılın ikinci çeyreğinde ayda 120 milyon doza ve Temmuz ortasında 420 milyon doza ulaşmasını bekliyorlar.
Ancak aşı geliştirme ve üretmeyle ilgili teknolojiyi transfer etme konusunda dünyanın önde gelen uzmanlarından biri olan Christopher Howard, aşı endüstrisinin çok karmaşık olduğunu ve sürprizlerin yaşanmasının tuhaf olmadığını söyledi.
Howard, “Avrupa Komisyonu’nun tahminlerinde dayandığı veriler, ilaç şirketlerinden yöneticiler aracılığıyla elde ediliyor. Bu veriler de, şirketlerin çalışanları ve işçilerinden geliyor. Onlarca yıllık deneyim, üretim döngüsü sırasında bu tahminlerin gerçekleştirilmesini engelleyen birçok sorunun ortaya çıktığını göstermiştir” yorumunda bulundu.
Buna örnek olarak da Howard, ABD’nin Baltimore şehrinde Johnson&Johnson’ın yaklaşık 15 milyon doz aşısı, üretim tesisinde bileşenlerinin karıştırılması sonucu çöpe gitmesini hatırlattı.
Şarku’l Avsat’a konuşan Aşı ve Bağışıklık Küresel İttifakı (Gavi) Yürütme Kurulu üyesi Rafael Vilasanjuan ise, “Avrupa Komisyonu’nun açıkladığı, bu yaz sonuna kadar yetişkin nüfusun yüzde 70’inin aşı kapsamına alma hedefi gerçekçi değil. Şu anda aşı üretme kapasitesinin yanı sıra ülkeler ve bölgesel sağlık kuruluşlarının bunları dağıtma yetenekleri ile mevcut stratejinin yeniden değerlendirilmesini gerektiren yeni viral mutasyonların ortaya çıkışı konusunda kesin bir cevabımız yok” dedi.
Soruları ve şüpheleri gün geçtikçe artan vatandaşlar arasında aşırı iyimserlik atmosferi yaymanın ters tepebileceği konusunda uyaran Vilasanjuan, “Avrupa artık, vatandaşların güvenli olduğunu bildiğimiz ve yan etkileri çok nadir görülen aşılara olan güvenini artıran büyük bir kampanyaya çaresizce ihtiyaç duyuyor” şeklinde konuştu.
Avrupa Sağlık ve Gıda Güvenliği’nden sorumlu Komisyon üyesi Stella Kyriakides, Sağlık Bakanları Konseyi’nin son toplantısında üye devletlere, vatandaşlar arasında aşılara karşı belirsizlik ve kafa karışıklığını gidermek için bilimsel kanıtlara dayanan birleşik bir yaklaşımın benimsenmesi çağrısında bulundu.
Hintli doktordan kritik Kovid-19 uyarısı: Mutasyonlar konusunda aşılara güvenemeyiz
'Aşılarımızın etkisi düşük'diyen Çinli yetkili: Yanlış anlaşıldım