Anketlerde ekonomistlerin medyan beklentisi Mart ayında TÜFE’de yüzde 1,10 artışla yıllık enflasyonun da yüzde 16,14 yönünde gerçekleşeceği beklentisi sonrası bu sabah açıklanan veride aylık TÜFE yüzde 1,08 yıllık ise yüzde 16,19 olarak gerçekleşti. 2 yılın ardından yüzde 16 seviyesinin üzerine çıkılması sonrası kurumların enflasyon gerçekleşmeleri, beklentileri ve kurlar ile Merkez Bankası’ndan beklentileri ne şekilde oluştu? İşte Marbaş Menkul Değerler, İnfo Yatırım, Vakıfbank ve İş Yatırım enflasyon analizleri…
EKİM’DEN BU YANA YÜKSELİŞ TRENDİNDE
Marbaş Menkul Değerler analizinde, “TÜİK verilerine göre Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) Mart ayında %1,08 açıklanarak beklenti ortalaması olan 1,10’a paralel gerçekleşti” denildi.
Analizin tamamı şu şekilde:
“Yıllık enflasyon 2020 Ekim ayında gördüğü seviye olan %11,89’dan sonra yükseliş trendine girmiştir. Enflasyon 2020 Kasım ayına kadar yatay bir seviyede gerçekleşmişti. Kasım ayından beri TÜFE’de hafif yükseliş olduğu gözlemlenmiştir. Bir önceki yılın aynı ayına göre artışın düşük olduğu diğer ana gruplar sırasıyla, %7,43 ile giyim ve ayakkabı, %8,01 ile haberleşme ve %8,33 ile eğitim oldu. Buna karşılık, bir önceki yılın aynı ayına göre artışın yüksek olduğu ana gruplar ise sırasıyla, %24,85 ile ulaştırma, %23,64 ile ev eşyası ve %21,49 ile çeşitli mal ve hizmetler oldu.
Ana harcama grupları itibarıyla 2021 yılı Mart ayında ulaştırma grubunda değişim gerçekleşmedi. En az artış gösteren diğer ana gruplar %0,54 ile ev eşyası ve %0,70 ile konut oldu. Buna karşılık, 2021 yılı Mart ayında artışın yüksek olduğu gruplar ise sırasıyla,%3,70 ile sağlık, %2,77 ile eğitim ve %2,60 ile lokanta ve oteller oldu.
ÜFE
TÜİK verilerine göre Üretici fiyat endeksi (ÜFE) Mart ayında %4,30 olarak gerçekleşti. Aylık ÜFE’nin %4,13 açıklanmasıyla yıllık üretici fiyat endeksi %31,20 olarak hesaplanmıştır. Yıllık ÜFE 2020 Temmuz ayında %8,55’ten sonra yükselişe geçmiştir. Ekim ayında %20’lerin üzerini gören ÜFE Mart ayında hızlı yükselerek yıllık %27’den %31,20’ye sıçramıştır. Son açıklanan Mart Ayı ÜFE verisiyle ÜFE’deki azalan yükseliş baskısı tekrar kendini göstermiştir.
Sanayinin dört sektörünün yıllık değişimleri madencilik ve taş ocakçılığında %21,26, imalatta %33,96, elektrik, gaz üretimi ve dağıtımında %2,55, su temininde %27,30 artış olarak gerçekleşti. Ana sanayi gruplarının yıllık değişimleri ara malında %37,72, dayanıklı tüketim malında %29,68, dayanıksız tüketim malında %23,98, enerjide %23,27, sermaye malında %27,31 artış olarak gerçekleşti. Yıllık en düşük artış %2,55 ile elektrik, gaz, buhar ve iklimlendirme üretimi ve dağıtımında gerçekleşti. Aylık tek düşüş %1,18 ile deri ve ilgili ürünlerde gerçekleşti."
MART ENFLASYONU BEKLENTİLERE PARALEL
İnfo Yatırım tarafından hazırlanan enflasyon değerlendirmesinde ise, “Mart ayında TÜFE %1,20 olan beklentilerin altında %1,08 artış gösterirken, yıllık bazda TÜFE Şubat’taki %15,61 seviyesinden Mart ayında %16,19’a yükseldi. ÜFE ise aylık bazda %4,13 artış gösterirken, yıllık artış bir önceki aydaki %27,09 seviyesinden Mart ayında %31,20’ye yükselmiş oldu” denildi.
Analizin devamında, “TÜFE tarafında, sağlık %3,70, eğitim %2,77 ve lokanta ve oteller %2,60 en çok artış gösteren sektör grupları olurken, Mart ayında düşüş gösteren grup olmadı. ÜFE tarafında ise en fazla artış %14,03 ile kok ve rafine petrol ürünleri, %9,05 ile ana metaller gruplarında gerçekleşirken, en fazla düşüş ise %1,18 ile deri ve ilgili ürünler grubunda gerçekleşti” diye belirtiliyor.
Merkez Bankası beklentileri ve döviz kuru
20 Mart’ta yayımlanan Cumhurbaşkanı Kararnamesi ile TCMB Başkanı Naci Ağbal’ın görevden alınarak, yerine Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu’nun atanmasının ardından TL varlıklarda değer kaybı yaşandı. Atama öncesi Dolar / TL 7,21 seviyesinden, atama sonrasında 8,50 seviyelerine kadar yükseldi. Geçtiğimiz hafta gerek siyasilerden, gerek yeni başkan Kavcıoğlu’ndan gelen açıklamalar ile kur 8,15 – 8,20 seviyesinde dengelenirken, güne 8,18 başlayan Dolar / TL enflasyon verisinin açıklanmasının ardından 8,21 seviyesine kadar yükseldi.
Küresel piyasalar ABD Başkanı Joe Biden’ın 2,3 trilyon dolarlık alt yapı planını açıklaması ile FED Başkanı Powell ve ABD Hazine Bakanı Janet Yallen’ın ekonomiye dair ılımlı açıklamaları küresel piyasalardaki risk iştahını yüksek tutuyor. Ancak korona virüs pandemisinde 3. dalga paniği, Avrupa’da tekrar alınan sert tedbirler ve bazı ülkelerin bazı korona virüs aşılarını durdurması endişeleri de beraberinde getiriyor.
Naci Ağbal’ın başkanlığında yapılan son TCMB toplantısında önden yüklemeli 200 baz puan faiz artışı ile birlikte TCMB Politika Faizi %19,00’a yükseldi. Ağbal’ın sıklıkla vurguladığı ’sıkı para politikası ve %5 enflasyona bağlı kalınması’ vurgusu yeni TCMB Başkanı Kavcıoğlu tarafından da yinelendi. Merkez Bankası değişimi ile birlikte para politikasında değişim olabileceği öngörülerine cevap veren Kavcıoğlu 'hemen faiz indirilecek' önyargısı doğru değil’ dedi.
TCMB’nin 15 Nisan’da Para Politikası Kurulu toplantısında en önemli gündem maddesi jeopolitik riskler ve siyasi konular birlikte korona virüs salgını ve buna ilişkin oluşan ekonomi adımları olacaktır. 15 Nisan gerçekleşecek PPK toplantısında faiz artırımı öngörmüyoruz."
MART AYINDA ENFLASYONDA GENELE YAYILAN BİR ARTIŞ OLDUĞU GÖRÜLÜYOR
Vakıfbank tarafından hazırlanan analiz raporu şu şekilde:
"Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) Mart’ta beklentilerin üzerinde aylık bazda %1.08 (Piyasa beklentisi: %1.04) arttı. Yıllık bazda ise TÜFE Şubat’taki %15.61’den Mart’ta %16.19’a yükseldi. Mart ayında genele yayılan bir artış olduğunu, en yüksek belirleyicinin ise gıda ve alkolsüz içecekler grubu olduğunu görüyoruz. Yİ-ÜFE ise Mart’ta aylık bazda %4.13 artarak yıllık bazda %31.2’ye yükseldi.
Mart ayında enflasyonda genele yayılan bir artış olduğu görülüyor.
En sert artış Şubat ayında da olduğu gibi sağlık grubunda yaşandı.
Aylık bazda %3,7 oranında artan sağlık grubu enflasyonu 0.13 puan artış yönlü etkiledi. Mart’ta üç grupta %2’nin üzerinde artış yaşandı ve bu gruplar enflasyonu 0.27 puan artış yönlü etkiledi. Yeni dönem kayıtlarının başladığı Mart ayında eğitim grubunda fiyatlar aylık bazda %2.77 arttı. Mart ayında karantina sonrası açılmaların başlamasıyla beklendiği gibi lokanta ve oteller grubunda da artış yaşandı. Böylece grup fiyatları aylık bazda %2.60 oranında artarak enflasyonu 0.15 puan artırdı. Eğlence ve kültür grubundaki artış da
%2.01 oldu. Mart’ta enflasyona en yüksek katkı gıda ve alkolsüz içecekler grubundan geldi. Aylık bazda %1.13 artan grup fiyatları enflasyonu 0,3 puan artırdı. Mart’ta enflasyonu yüksek oranda artıran bir diğer harcama grubu ise aylık bazda %0,7 artan konut grubu oldu.
Grubun enflasyona yukarı yönlü katkısı 0.11 puan oldu.
Enflasyon sepetinde gıda ve alkolsüz içecekler grubunun ardından en yüksek paya sahip ikinci grup olan ulaştırma grubunda ise Mart’ta artış yaşanmamış olması enflasyondaki yükselişi sınırladı. Gıda ve enerji gibi kontrol edilemeyen kalemleri içermeyen ve enflasyondaki ana eğilimi gösteren çekirdek enflasyon (C endeksi) Mart’ta bir önceki aya göre %1.33 arttı ve yıllık bazda Şubat’taki %16.21’den %16.88’e yükseldi. Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ[1]ÜFE) Mart’ta bir önceki aya göre %4.13 arttı ve yıllık bazda Şubat’taki %27.09’dan %31.20’ye yükseldi. Birkaç aydır aylık artışın yavaşladığı Yİ-ÜFE’de Mart’ta kurdaki oynaklığın etkisiyle yeniden %4’ün üzerinde artış yaşandı.
Sonuç olarak, Mart ayında enflasyon aylık bazda %1.08 arttı ve yıllık bazda %16.19 ile son 20 ayın en yüksek seviyesinde gerçekleşti.
Mart’ta çekirdek enflasyon yıllık bazda %16.88 ile son 21 ayın, Yİ-ÜFE ise %31.2 ile son 26 ayın en yüksek seviyesine yükseldi. Şubat’ta enflasyon üzerindeki kur ve maliyet kaynaklı baskılar azalmıştı ancak
Mart’ta kurda yaşanan artışların Yİ-ÜFE’ye yansıdığını ve emtia fiyatlarındaki yükselişin de etkisiyle Yİ-ÜFE’nin aylık bazda %4’ün üzerinde arttığını görüyoruz. Kurda Mart ayının son haftasında yaşanan artış nedeniyle Yİ-ÜFE’deki yükseliş Nisan’da devam edebilir ve Yİ-ÜFE’deki yükseliş TÜFE’ye de yansıyabilir. Geçen yıldan gelen baz etkisi nedeniyle enflasyonda Nisan ayında da yükselişin devam etmesini ve kurlarda beklenmedik bir hareket olmadıkça Nisan ayında tepe seviye görüldükten sonra Mayıs’ta düşüşün başlamasını bekliyoruz."
ENFLASYONDA YUKARI YÖNLÜ RİSKLER DEVAM EDİYOR
İş Yatırım tarafından hazırlanan analizde de, enflasyondaki yükselişte yukarı yönlü seyrin devamına ilişkin uyarıda bulunuluyor.
Mart ayı manşet enflasyonu %1,1 ile piyasanın (%1,0) ve İş Yatırım (%1,0) tahminlerine yakın geldi. Son 5 yıllık tarihsel ortalamasının (%0,7) çok üzerinde gelen veri yıllık enflasyonu %16,2 ile 2019 Temmuz'undan beri gördüğü en yüksek seviyeye taşıdı. Aylık %4,1, yıllık %31 artan üretici fiyatları, enflasyon üzerindeki baskının yılın ikinci çeyreğinde de devam edeceğine işaret ediyor.
Harcama sepetinde ağırlığı yüksek gıda fiyatları, uzun süredir ilk kez tarihsel ortalamasının altında gelerek (%1,1, +0,3yp) Mart ayında manşet enflasyonu rahatlattı. Ulaştırma kategorisi (%0,0, +0,0yp) benzin fiyatlarında eşel mobil uygulaması sayesinde yatay kalarak enflasyonu sınırlayan diğer önemli kalemdi. Buna karşın konut (%0,7, +0,1yp), ev eşyası (%0,5, +0,1yp), giyim (%1,7, +0,1yp) gibi ağırlığı görece yüksek kalemler enflasyonu yukarı çekti.
Salgın yasaklarının rahatlatılmasıyla tarihsel ortalamasının üzerinde artan lokanta-oteller (%2,6, +0,2yp), eğlence (%2,1, +0,1yp) ve sağlık (%3,7, +0,1yp) kalemlerindeki yükseliş göze çarpıyor.
Çekirdek enflasyon verileri enflasyondaki yükseliş eğilimini teyit ediyor. Emtia fiyatlarındaki artış ve güçlü iç talep ile yükselmeye devam eden B (%17,5) ve C (%17,3) göstergeleri enflasyonun önümüzdeki aylarda da yüksek kalmaya devam edeceğine işaret ediyor.
Hiç mi iyi bir gelişme yok bu veride diye soranlar için özel kapsamlı TÜFE göstergeleri alt detayları biraz daha pozitif sinyaller üretiyor. Altın hariç dayanıklı mal fiyatlarının mevsimsellikten arındırılmış aylık fiyat artışı Mart ayında %0,6 ile (Şubat %0,4, Ocak %1,4) ılımlı bir seyir çiziyor. Nisan ayında maalesef bu tablo bozulacak. Özellikle ikinci el otomobil piyasasındaki gelişmeler dayanıklı mal enflasyonunun yeniden güçleneceğine işaret ediyor.
Buna karşın hizmet sektöründen enflasyonist sinyaller geliyor.
Mevsimsellikten arındırılmış aylık fiyat artışı Mart ayında %1,4 ile (Şubat %1,1, Ocak %1,6,) inatçı bir enflasyon ile karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor.
Mart ayı verisi uygulanan sıkı para politikasına rağmen fiyatlama alışkanlığındaki bozulmayı düzeltmenin uzun zaman alacağı görüşümüzü doğruluyor. TCMB'deki yönetim değişikliğinin akabinde Mart ayının son haftasında yaşanan kur şokunun etkilerini Nisan ayında göreceğiz.
Yıllık manşet enflasyonunun %17-%18 bandına yükselmesini bekliyoruz.
Önümüzdeki aylarda zorlu bir süreç bizi bekliyor. Uluslararası emtia fiyatlarındaki -özellikle enerji ve gıda fiyatlarında- yükseliş, asgari ücret artışıyla desteklenen iç talep ve Türk lirasının değer kaybı dezenflasyon sürecini zorlaştırıyor.
Enflasyon görünümündeki kötüleşme ve Türk lirasında yaşanan değer kaybı nedeniyle 2021 yılı için %11,3 olan enflasyon tahminimizi kur şoku nedeniyle %13,3 olarak (piyasa ortalaması %13,0) olarak güncelledik. "
Merkez Bankası üzerindeki yeni baskı: Enflasyon
Enflasyonda henüz zirve görülmedi