FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Geçtiğimiz hafta Forbes tarafından yayınlanan araştırmada geleneksel suçlar ve kripto suçlar analiz edilerek, kripto suçların giderek büyüdüğü ortaya kondu. 2020 yılında ise afyon ticareti, dolandırıcılık ve terörizm finansmanı gibi kripto suçların toplam bilançosu 10,5 milyar dolar seviyesine yükseldi. 10,5 milyar doların mali bilançosu bir yana, insani bilançosu da ağır oldu.
Birleşmiş Milletler’in (BM) tahminlerine göre insan kaçakçılığı mağdurlarının sayısı yılda 4 milyon. Nijerya’da yolsuzluk nedeniyle ülkenin gayrisafi yurtiçi hasılasının %37’si kaybedilmiş olacak. Bunun sonucunda ise eğitim standartları düşecek, insan hayatı kısalacak ve terörizm riski yükselecek. Yasa dışı uyuşturucu kullanımı ise, doğrudan ve dolaylı olarak her yıl tüm dünyada 750,000 kişinin hayatını kaybetmesine neden oluyor.
Geleneksel suçlar teröristlere daha fazla destek sağlıyor
Geçtiğimiz yıl ABD Hazine Bakanlığı’nın Mali Suçları Uygulama Ağı (FinCEN) raporlarının ortaya çıkması, düzenlemelerin ne kadar gevşek olduğuna dikkatleri çekmişti.
Geleneksel suçların, yeni yeni ortaya çıkan kripto paralar alanında işlenen suçlardan çok daha büyük bir kapsamı olduğu kesin. Geleneksel suçların yıllık maliyeti 1,4 trilyon dolar. Bu rakamla ise uç uca eklendiğinde dünya ve ay arasında 21 kez gidip gelmeye imkan tanıyacak miktarda AK-47 alınabiliyor.
Kripto alanında yer alan ticari kurumlar, geleneksel ekonomide gerçekleştirilebilen hileleri uygulayamıyor. Blockchain kaşifleri ve Whale Alert gibi kaynaklar, en azından temel bir düzeyde neler olup bittiğini görmemize imkan tanıyor. Bu ise doğasında kişiler arası işlemler olan bir alan için oldukça önemli. Coinfirm tarafından geliştirilen ileri teknoloji araçlarla birlikte, sahtecilik zorlaşıyor.
Kripto suçlarının bilançosuyla ise dünya etrafında yalnızca 1,6 kez tur atabileceğiniz miktarda AK-47 alınabiliyor.
En hızlı büyüyen kripto suçları
Yine de suç kripto alanında bir istisna değil. Veri analizleri, birçok kripto suçun geçtiğimiz birkaç yılda giderek arttığını gösterdi. Bunların arasında en dikkat çeken suçlar ise darknet pazarları, hackler, yaptırım ihlalleri ve sahtecilik oldu. Darknet pazarları, kripto suçlularının odak noktası haline geldi. Bu pazarlar akla gelen her türlü şeyin gizlilik içinde alınabildiği ve satılabildiği yerler. Darknet pazarları özellikle endişe verici çünkü diğer suçları işlemede yardımcı olabilecek bazı şeyleri satın almak da mümkün.
Bununla birlikte yaptırım ihlalleri vakaları da ABD Yabancı Varlıklar Kontrol Ofisi’ne (OFAC) rağmen, istikrarlı bir şekilde artıyor. Sahtecilik ise büyük bir sorun. Gerçekleşen suçlar gerçekten şaşırtıcı: Sahte kripto para arzları, borsalar, mobil uygulamalar, Ponzi sistemleri, borsa manipülasyon taktikleri… Hacklerin sayısındaki artış ise 2020 yılında hükümetlerin pandemi nedeniyle aldığı karantina önlemleriyle birlikte, şirketlerin çoğunluğununun online sistemlere geçmesiyle görüldü.
Bütün bunlara rağmen piyasalar milyarlarca dolarlık kripto suçlarının bilançosunu hafife alıyor. Ancak kripto suçlar, Forbes’un haberine göre, toplam suçların yaklaşık üçte ikisini oluşturuyor.
Daha sıkı bir denetim ortamı
Kripto suçlar üzerindeki baskılar yakın zamanda artacak. Çeşitli ülkelerde yetkililer kripto sektörünün denetiminin yetersiz olmasını fark etmeye başlamasıyla birlikte, suçluların suçlarını gizli tutması giderek zorlaşıyor.
ABD Milli Gelirler Dairesi’nin (IRS) “Gizli Hazine Operasyonu” girişimi ise yakın zamanda ortaya çıkan örneklerden biri. Kripto ve geleneksel suçlar arasındaki en önemli farklardan biri düzenleme konusunda ortaya çıkıyor. Bu durumda, sektör otoriteleri sürekli olarak hızla gelişen sektörde ortaya çıkan riskler için çözüm bulmaya çalışıyor.
ABD Hazine Bakanı Janet Yellen ise bu konuda iyimser değil. Yellen “kripto paralar online uyuşturucu kaçakçılarının karlarını aklamak için kullanıldı; terörizmi finanse etmek için bir araç oldu” dedi. Blockchain ekonomisi daha kapsayıcı olmasına rağmen, olumsuz yönlerinin denetime tabi tutulması gerekiyor. Kripto finans ürünlerinin ortaya çıkışı suçluların işine yaramış olsa da, blockchain sistemininin denetlenebilirliği etkili bir düzenlemenin uygulanabileceğini gösteriyor.
NATO ülkelerinin savunma harcamaları 1,1 trilyon dolara ulaştı