Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Ömür Gökmen Sevindik, kolon ve meme kanserinde, yüksek D vitamini düzeyine sahip kişilerin daha az metastazla karşılaştıklarını söyledi. Sıcak bölgelerde yaşayan kişilerde, az güneş alanlara oranla daha az kanser ölümü görüldüğünü ortaya koyan çalışmaların olduğunu belirten Sevindik, “Bazı kanserlerde tedaviye başlamadan önce D vitamini düzeyini ölçüyoruz” dedi.
D vitamini başta kemik sağlığı olmak üzere kanser, diyabet (şeker hastalığı), kalp-damar hastalıkları ile ilişkisini ortaya koyan çalışmalar mevcut. Harvard Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma da D vitamininin kanserin ilerlemesini önleyerek ölüm riskini azalttığını gösterdi. Araştırmayı ve D vitaminin kanserle olan ilişkisini değerlendiren Medipol Mega Üniversite Hastanesi Hematoloji bölümünden Doç. Dr. Ömür Gökmen Sevindik, “D vitamini vücudumuz için esansiyel adını verdiğimiz dışarıdan güneş yardımıyla aldığımız bir vitamin. O nedenle aslında hücresel fonksiyonlar için çok önemli rolleri olan bir vitamin. Kanser de bir hücresel hastalık ve hücrelerin kontrolsüz bölünmesiyle yayılmasıyla biliniyor. Vitamin D’nin de burada önemli bir rolü olduğunu biliyoruz” diye konuştu.
Borsada büyük düzeltme başladı mı?
Önceki yıllarda, D vitamininin hücre çekirdeğindeki reseptörleri üzerinden kanser hücrelerinin bölünmesini azalttığını gösteren klinik çalışmalar yapıldığını anlatan Doç. Dr. Ömür Gökmen Sevindik, “Kanserin uzak dokulara yayılmasını engellediğini gösterildi. Amerika’da yaptığımız bir çalışma, Amerika’nın daha sıcak bölgelerinde yaşayan kişilerde daha az güneş alan kişilere oranla daha az kanser ölümü görüldüğünü ortaya koydu. Bu ilişkiyi biraz daha netleştirmemiz gerekiyor. Her zaman aynı sonuçları elde edemesek de bir kolon, meme kanserinde yüksek D vitamini düzeyine sahip kişilerin daha az metastazla karşılaştıklarını söyleyebiliriz” ifadelerini kullandı.
Lady Gaga’dan hırsızlara 500 bin dolar teklifi
Her kanser için bu çok geçerli bir kavram olmasa da özellikli bazı kanserlerde tedaviye başlamadan önce D vitamini düzeyini ölçtüklerini anlatan Doç. Dr. Sevindik, “Özellikle eksiklik varsa 30 ng/ml altındaysa D vitamini tabi ki kanser tedavisine başlamayı ötelemiyoruz. Ama eş zamanlı olarak D vitamini tedavisine de başlıyoruz. Çünkü D vitamini dışardan kolay bir şekilde verilen bir vitamin ve elimizde çok güzel D vitamini takviyelerimiz var. Cildimiz güneşi gördüğü zaman kendisi D vitaminini üretebiliyor. Bu vitamin karaciğer ve böbrekte aktif forma dönüşüyor. Biz kanser hastalarımızın kendilerini eve kapatmasını istemiyoruz. Bu şartlarda dışarıda olmayı çok öneremesek de yaz aylarında güneşten faydalanmalarını günde en az yarım ile bir saat kendilerini güneşe maruz bırakmalarını istiyoruz. Özellikle açık alanlar insan yoğunluğunun olmadığı az kalabalık alanlarda bu hareketliliklerini sürdürmeleri çok önemli” uyarısında bulundu.
Esenler Medipol Üniversitesi Hastanesi'nden Diyetisyen Öznur Akgöz ise D vitaminin faydalarını şöyle anlattı:
“D vitamini bağışıklık, kas ve sinir sistemi, kalsiyum-fosfor dengesi gibi vücudun birçok metabolik olayında rol oynar. Bunların yanında aslında vücuttaki en önemli etkisi kemik gelişimi için kalsiyum emiliminde oldukça önemlidir. Ayrıca bağışıklık sistemi fonksiyonlarının normal şekilde devam edebilmesi için D vitamini gereklidir. Yapılan bazı çalışmalarda bazı genlerin D vitamininden etkilendiği, D vitamini düzeylerinin de en ekspresyonunu önemli ölçüde etkilediği bu durumun tip 1 diyabet, romatoid artrit gibi hastalıklar ve kanser, kalp damar hastalıkları üzerinde olumlu etkisi olacağı belirtilmiştir.”
Banka hesaplarına sızan çete çökertildi
D vitamini seviyelerinin 3 ayda bir kontrol ettirmesi tavsiyesinde bulunan Diyetisyen Öznur Akgöz, “Özellikle yaz aylarında güneş sayesinde depolayacağımızdan kış aylarında düşme yaşanacaktır. Bu nedenle kış aylarında 3 aylık periyotlar şeklinde vitamin düzeyine baktırmalıyız. Güneşten yeterli derecede D vitamini sentezleyebilmek için 10.00-15.00 saatleri arasında kollar ve bacaklar açık olacak şekilde güneşlenilmeli” dedi.