Ekonomistler, geçen yılın 36,7 milyar dolarlık cari açıkla tamamlanmasının ardından, gerek büyümenin sürükleyicilerinin değişeceği gerekse turizm ve taşımacılık gelirlerindeki artış beklentisi ile yıllık açıkta düşüş eğiliminin başlayacağını öngörüyor.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, cari işlemler hesabı geçen yılın aralık ayında 3 milyar 210 milyon dolar açık verdi. Böylece 2020 yılında cari açık 36 milyar 724 milyon dolar düzeyinde gerçekleşti.
Ödemeler dengesi hesabı 2019'da 6 milyar 759 milyon dolar fazla vermişti. Geçen yıl ise bu fazlanın yerini açığa bırakmasında, yeni tip korona virüs (Kovid-19) salgını nedeniyle dış ticaret ve hizmetler dengesi kalemlerindeki azalış etkili oldu.
Dış ticaret dengesi 2019'da 16 milyar 751 milyon dolar açık verirken, 2020'de bu açık 37 milyar 878 milyon dolara yükseldi.
Aynı şekilde hizmetler dengesi kalemi altında elde edilen fazla, 2019'da bulunduğu 35 milyar 528 milyon dolar düzeyinden, 9 milyar 640 milyon dolara geriledi. Bu gelişmede, seyahat, taşımacılık ve yolcu gelirlerindeki düşüş kilit rol oynadı.
Türkiye, 2020'de 36,7 milyar dolar cari açık verdi
"2021'de daha düşük cari açık umabileceğimiz gelişmeler var"
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi, aralık gerçekleşmesiyle geçen yıl verilen cari açığın 36,7 milyar dolara ulaştığını, milli gelire oranla da yüzde 5,2 düzeyinde gerçekleştiğini söyledi.
Verilerde geçmişe dönük belirgin revizyon yapıldığına dikkati çeken Bürümcekçi, 2016'dan itibaren ikincil gelir dengesi, doğrudan yatırımlar, portföy yatırımları ve diğer yatırımlar kalemleri başta olmak üzere çeşitli güncellemeler sayesinde yıllık cari açığın yaklaşık 1,7 milyar dolar aşağı çekildiğini kaydetti.
Bürümcekçi, ocak ayı öncü verilerin geçen yılın hafif altında dış açığa işaret ettiğini aktararak, "Turizm ve taşımacılık gelirlerinde devam eden zayıflığa rağmen baz etkisi nedeniyle yıllık cari açıkta düşüş eğiliminin başlayacağını düşünüyoruz." dedi.
Bürümcekçi, Cari açıkta aralık ayında gözlenen kötüleşmede turizm ile taşımacılık gelirlerinin düşüşünü sürdürmesinin ana etken olduğunu anlattı.
Cari dengenin iç talep kaynaklı büyüme, altın ithalatı, turizm ve taşımacılık gelirlerinin sert düşüşü gibi birçok olumsuz faktörün bir araya gelmesi nedeniyle geçen yıl belirgin kötüleşme gösterdiği izlenmekte. Bu yılın seyri açısından bu faktörlerin gelişimi yine çok kritik olacaktır, ancak 2021'de daha düşük cari açık umabileceğimiz gelişmeler var. Petrol fiyatları geçen yıl cari açığı yükselten faktörler arasında yer almamış, tersine 2019 yılı ortalaması olan 65 doların altında kalarak cari açığı azaltıcı etkide bulunmuştu. Bu faktör 2021'de fiyatların 61 dolarla 2020 ortalaması olan 43 doların üzerinde olunması nedeniyle aleyhimize dönecektir. Altın ticaretinde ise geçen yıl verilen açık 22,4 milyar dolarla önceki yıla göre 13,1 milyar dolar arttı. Yerleşiklerin portföy tercihi TCMB rezervlerinde artan payı nedeniyle gözlenen bu yükseliş, 2021'de yerini geçmiş dönem ortalamalarına doğru düşüşe bırakabilir. Buna ek olarak, turizm net gelirleri 2020'yi 9,2 milyar dolarla önceki yıla göre 16,5 milyar düşüşle kapattı. Salgın kısıtlamalarıyla gözlenen bu düşüş aşılama çalışmalarına bağlı olarak yerini kısmi toparlanmaya bırakabilir.
Bürümcekçi, yurt içinde kredi artış ivmesinin azalmasıyla iç talep artışının hız kesecek olmasının cari dengeye olumlu yansıyabileceğine değinerek, "Bu etki yavaşlamanın şimdilik ılımlı boyutta olmasıyla henüz sınırlı boyutta gözleniyor. Bu doğrultuda 2021'de 24 milyar dolar cari açık öngörürken, bu tahmin üzerindeki risklerin hafif aşağı yönde olduğunu düşünmekteyiz." diye konuştu.