Güvenli liman olarak bilinin parlak sarı maden altın, son 10 yılın en kötü ocak ayını geçirdi. Fiyatların seyri açısından temel belirleyici olarak görülen ABD mali teşvik paketine ilişkin belirsizliklerin sürmesi ve korona virüs kaynaklı endişelerin doları desteklemesi, altında kısa vadede zayıf bir performans beklentisi oluşturuyor. Yılın genelinde ise analistler ve işlemciler 2020’ye göre daha yavaş da olsa artış beklemeye devam ediyor.
Türkiye Varlık Fonu Başkan Vekilliği'ne Erişah Arıcan atandı
Reuters’ın 40 analist ve işlemcinin katılımıyla yaptığı anket, altın fiyatlarının yılın ilk çeyreğinde ons başına ortalama 1.900 dolar, tüm yıl için ons başına 1.925 dolar ve 2022’de 1.908 dolar olacağı beklentisini ortaya koydu. Üç ay önce yapılan benzer bir ankette, altının 2021’de ortalama 1.965 dolar olacağı yolundaki tahminlerde gerileme meydana geldi. Ankete katılan bağımsız değerli metaller analisti Ross Norman, “Altının 2020’ye kıyasla daha düşük bir oranda olmakla birlikte 2021’de iyi performans göstermesini bekliyoruz. Sarı metalin bu yıl tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşacağını tahmin ediyoruz” değerlendirmesinde bulundu. Ross Norman’a göre, ‘finans piyasaları kırılgan olmaya devam ediyor ve yatırımcılar altını bir panzehir olarak görmeye’ devam edecek.
New York borsası haftayı düşüşle kapadı
Dünya gazetesinden Evrim Küçük’ün haberine göre, ekonomik kriz dönemlerinde genellikle güvenli liman olarak görülen altın, geçtiğimiz yaz korona virüsün küresel ekonomiyi sarstığı dönemde ons başına 2.072.50 dolarla rekor seviyeye yükselmişti. Altın koronanın büyük bir tehdit oluşturduğu ortamda merkez bankalarının faiz oranlarını aşağı çekmesi ve ekonomiye nakit pompalamasından yararlandı. Zira teşvikler enflasyon tehdidini artırıyor ve altına rakip bir varlık sınıfı olan tahvillerin getirilerini düşürüyor. Ancak aşıların yaygınlaşmasıyla yatırımcıların ekonomik büyümeden fayda sağlayabilecek hisse senetleri gibi varlıklara yönelmesi altın fiyatları 1.850 doların altına düştü.
Yatırım araçları bu hafta kaybettirdi
Julius Baer analisti Carsten Menke ise, küresel ekonomik iyileşmenin doları zayıflatarak altını, ABD dışındaki alıcılar için daha ucuz hale getirebileceğini bildirdi. Ancak tahvil getirilerindeki artışın altındaki artışı geçebileceğini belirtti. Değerli metaller ürün ve hizmet desteği sunan Heraeus Precious Metals, yayınladığı son raporda, 2021 yılında altın fiyatlarını destekleyebilecek etmenleri şöyle özetliyor: Ekonomik belirsizlik 2021’de önemini koruyor. ABD seçimleri ve Brexit gibi bazı siyasi riskler azaldı fakat ekonomiye yönelik riskler sürüyor. Salgının ikinci dalgası birçok ülkeyi vurdu ve tecrit tedbirleri halen devam ediyor. Maliye ve para politikaları destekleyici olmaya devam ediyor. Fed ve ECB’nin her ikisi de bilançolarını ayda 120 milyar dolar genişletiyor. Enflasyon ve tahvil piyasası altın lehine. Enflasyon beklentileri şu anda, 2020’de bulunduğu seviyenin üzerine çıktı. Tedarik zincirlerinde aksama gıda ve diğer emtia fiyatlarının yükselmesine neden oldu. Geçen yıl petrol fiyatlarındaki düşüşün baz etkileri de enerji maliyetlerindeki artış nedeniyle sıçramaya neden olacak.
Hazine'nin vergi dışı gelirleri 47,5 milyar lira oldu
Merkez bankaları 2021’de alıcı olmaya devam edecek, ancak Çin ya da Rusya olmadan toplam alımların geçen yılki seviyelerde kalması muhtemeldir. Çin, 2019’da altın rezervlerini artırmayı bırakırken, Rusya alımlarını durdurdu. Tek önemli altın alıcısı Türkiye kaldı, bu da geçen yıl toplam alımlarda düşüşe neden oldu. Yatırım talebinin fiyatları desteklemesi bekleniyor. Mali ve parasal teşvikler yatırımcının güvenli liman olarak altın talebini canlı tutabilir. Altın fiyatının 1.760 dolar/ons ile 2.120 dolar/ons aralığında işlem görmesi bekleniyor.