Yazdır
İngiltere ile Avrupa Birliği'nin (AB), Brexit sonrası dönemi düzenleyecek bir ticaret anlaşması imzalamasına rağmen, yeni tip korona virüs (Kovid-19) salgınının olumsuz etkisiyle yeni dönemin yeni kuralları İngiltere'ye mal taşımada sorun yaratacak. Brexit'in ardından ticarette yeni bir dönemin başladığı İngiltere'de yeni kurallar lojistik alanında bazı sıkıntıları tetikliyor.
Kovid-19 salgınının olumsuz etkilerinden ekonomisini hızla toparlama sürecine giren Çin, küresel ekonominin de itici gücü konumunda bulunurken, ürettiği malların başta ABD ve Avrupa olmak üzere küresel pazarlara ulaştırılması için taşıma kapasiteleriyle konteynerlere ihtiyaç duyuluyor.
Alıcı ülkelerde konteyner boşaltma kapasitesinin yetersiz kalması ve Kovid-19 salgınına karşı uygulanan kısıtlamaların etkisiyle mal teslimatlarında sorunlar yaşanmakta. İngiliz şirketler açısından Kovid-19 salgınının olumsuz etkilerinin yanı sıra Brexit sonrası uygulanan yeni kurallar da malların taşınmasını daha sorunlu hale getiriyor.
Çin'den nakliyede 40 fitlik bir konteyner için geçen yıllarda 1,600 dolar ödenirken, konteyner azlığı ve yaşanan sıkıntılar nedeniyle lojistik firmalarının 10-15 bin dolar arası ücret istediği ifade ediliyor.
Brexit'in ardından AB ile İngiltere arasındaki ticaretin, imzalanan anlaşma ile kesintisiz devam etmesi beklenirken, pratikte işler farklı işliyor.
Yeni ticaret kurallarıyla AB ve diğer ülkelerle iş yapan İngiliz firmaları çok sayıda yeni bürokrasi ve evraklarla uğraşmak zorunda kalıyor. Gümrük beyannameleri, menşe kuralları denetimi, özellikte gıda ürünleri başta olmak üzere ürün güvenliği, denetimi ve sertifikası yeni ticaret rejiminin bir parçası olarak dikkati çekiyor.
İngiliz hükümeti, AB ile yeni kurallarla ticarette bazı aksaklıklar olacağını kabul ederek, AB'den İngiltere'ye giren mallar üzerindeki tam kontrolleri 6 ay daha erteleme gibi bazı hafifletici önlemler alarak süreci kolaylaştırmak niyetinde.
Almanya merkezli Cuxhaven Limanı Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Hans-Peter Zint, AA muhabirine, 2016'da Brexit kararını öğrendiklerinde şoke olduklarını belirterek, AB'den ayrılmanın "ortak pazarı terk etmek" anlamına geldiğini söyledi.
Son 4 yıldır Brexit sonrası için gerekli tüm hazırlıkları yaptıklarını belirten Zint, AB lojistik sektörünün ortak pazarın dışında olan İzlanda ve Norveç gibi ülkelerle ilişkilerde olduğu gibi AB dışından müşterilerle iş yapma konusunda tecrübeli olduğunu söyledi.
Zint, İngiltere'ye yönelik kargo trafiğinin Cuxhaven Limanı trafiğinin yüzde 90'ını oluşturduğunu,, Brexit hazırlığı için bilgi teknolojilerine yatırım yaptıklarını anlattı.
İngiltere'ye giden tırların doğru belgelere sahip olmaması halinde uzun kuyruklar oluşacağının altını çizen Zint, bazı lojistik firmalarının limanlardaki kapasitelerini sınırlandırdığını bunun da büyük kargolarda sorunlara ve gecikmelere yol açabileceğine işaret etti.
Zint, İngiltere ile gümrük formalitelerinin 1 Ocak'tan itibaren gerekli olduğunu vurgulayarak sözleşmelerde öngörülen dağıtım tarihinin tutturulması için lojistik sektöründe yoğun çağa verildiğini anlattı.
İngiltere'deki ithalatçıların ve bu ülkeye ihracat yapanların 1 Ocak'tan sonra lojistik için çok fazla para ödenmesi konusunda endişeleri olduğunu kaydeden Zint, "Bu nedenle, 1 Ocak'tan önce olabildiğince fazla kargo taşımaya çalıştılar. Bu yüzden kargoda gerçekten çok yüksek bir hacim gördük, muhtemelen normal ortalamanın yüzde 30-40 üzerinde olduğunu söyleyebilirim." yorumunda bulundu.
Zint, Kovid-19 salgının ekonomik faaliyetleri olumsuz etkilemesi nedeniyle boş konteynerlerin limanlarda kalmak zorunda olduğunu ve bunun da Çin'den gelen konteynerlerin artmasına neden olduğunun altını çizerek, konteyner sıkıntısının yaşanmasına Kovid-19 ve Brexit'in sebep olduğunu kaydetti.
Türk lojistik şirketlerini İngiltere'de gelişen durum konusunda da uyaran Zint, "Avrupa'dan İngiltere'ye trafiği olan bir Türk lojistik şirketi varsa ve kargo trafiğini kanal limanları üzerinden yapıyorsa, orada gelişen duruma iyice bakmalarını tavsiye ederim." dedi.
Zint, Türk lojistik şirketlerinin İngiltere'ye ulaşmada alternatif seçeneklere bakmasını önererek, İngiltere tarafında dağıtımı yapacak bir ortak şirket bulmaları tavsiyesinde bulundu.