FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Kalabalık nüfusuyla ünlü İngiltere’nin başkenti Londra’nın sokakları korona virüs kısıtlamalarıyla birlikte yeniden sessizliğe büründü. The Guardian’ın haberine göre The Wodge (Yığın) lakabıyla bilinen şehrin en yüksek ofis binası 22 Bishopsgate inşaatının tamamlanması içinse daha garip bir zaman olamazdı. Özellikle de firmaların çalışma ortamlarında bu derecede keskin değişiklikler yaptığı bir dönemde 62 katlı ve 12 bin kişinin bir arada çalışabildiği binanın geleceği düşündürücü bir hal alıyor.
Dev bina şehrin ünlü gökdelenlerinin arasında yükseliyor, etrafındaki arsanın tamamını kullanarak jetlerin uçuş bölgelerinin sınırına kadar tırmanıyor. The Wodge Londra şehri için eşsiz bir manzara noktası olmakla birlikte şehrin Square Mile bölgesinin siluetini de değiştirecek ayırt edici gri bir görünüm oluşturuyor.
Haberde bu dev gökdelenin şehrin otuz yıldır gevşek bırakılan planlama kuralları ve değerinin çok üstünde artan arazi fiyatlarının bir sonucu olduğu ifade ediliyor. Binanın ilk kiracılarına ulaştığı dönem de aynı zamanda dev ofislerin eski değerini korona virüs krizine denk geldi.
1980’lerden 2014’e kadar Londra şehir planlamasından sorumlu olan Peter Rees binanın kaliteden yoksun olduğuna dikkat çekerek “Bundan sorumlu değildim. Şükürler olsun inşaat ağırlıklı daha büyüğünün daha iyi olduğu fikrinin yaygın olduğu dönemi geride bırakıyoruz” ifadelerine yer verdi. Gerçekten de korona virüs sonrasında 12 bin insanın kullanacağı asansörleri barındıran gökdelenleri insanların yeniden tercih edip etmeyeceği bir soru işareti olarak kalıyor.
Bir eleştirmen tarafından The Wodge (Yığın) lakabı uygun görülen bina bu çağın en son jenerasyon gökdelenlerinden olabilir. Ancak sonuncusu da değil. Şehrin çevresinde Google ve Apple’ın da dahil olmak üzere birçok şirketin Londra merkez binalarının inşaatları sürüyor.
Şehir finansal krizden geri dönmüş gibi görünüyor. Ancak krizin artçı etkileri ülkenin 300 yıl boyunca karşılaştığı en kötü ekonomik durgunluğa sebep olabilir. Şirketlerin çalışma biçimleri de sonsuza kadar değişebilir. Merkez binası inşaatı devam eden Google dahi çalışanlarına en azından Temmuz ayına kadar evde çalışmaları gerektiğini belirtiyor. Yatırım bankası Morgan Stanley iki katına çıkan evde çalışanların sayısının 2030 yılına kadar %30 daha fazla artacağını belirtiyor.
Dev ofis binaları apartman dairelerine mi dönüşecek?
Deloitte’un araştırmasına göre Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığında İngiltere ofise dönüşü en az tercih eden ülke. Araştırma verilerine göre çalışanların %72’si gelecekteki süreçte de uzaktan çalışmak istiyor. Piyasa da bu değişikliğe karşı reaksiyon gösteriyor. Londra’nın merkezindeki ofis kiraları geçen Eylül ayına kadar olan altı ay içerisinde dibe vurdu ve son çeyrekte en düşük seviye kaydedildi. Tıpkı savaş sonrasında askeri ofislerin otellere çevrilmesi gibi bugünün camdan gökdelenleri gelecekte yüksekteki apartman dairelerine dönüşebilir.
Londra bankaları tüm çalışanlarını evine gönderdi
Korona virüsü dünya turizmine 1 trilyon dolar kaybettirdi
Küresel ekonomide toparlanma yavaş olacak