FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Salgın vurduğunda, dünyanın dört bir yanındaki piyasa düzenleyiciler ve politika yapıcılar ekonomiye indirilen darbeyi hafifletmek ve bankaların işleyişini sürdürmek için adeta yarıştılar. Kredilerin garanti altına alınmasından ödeme tatillerinin genişletilerek sermaye taleplerinin hafifletilmesine kadar uygulanan politikalarda amaç kredi borcu olanların bir miktar nefes almasını sağlamak ve kredilerin ödenememesi ihtimaline direnmekti. Bu politikalar oldukça işe yaradı.
Bloomberg yazarı Elisa Martinuzzi’nin ifadelerine göre başarılarından cesaret alan piyasa düzenleyicilerinin daha cesur bir eylemi benimsemeleri gerekiyor: En azından şartlara uyun hareket eden bankaların yatırımcı ödemeleri yapmasına izin vermek.
Avrupa Merkez Bankası’nın ve İngiltere Merkez Bankası'nın bu ay yeni bir öngörü yayınlaması bekleniyor. Alınan bilgilere göre merkez bankaları temettülere kısmi bir geri dönüş düşünüyorlar. Zira aksi takdirde, denetledikleri firmalar kadar denetçilere olan güveni de zedelenecek. Bankaların ekonomik toparlanma gücü konusundaki belirsizlik halen korunsa da Martinuzzi’ye göre, tüm bankalara aynı biçimde müdahale etmek sadece güçlü olan bankaların geride kalmasına neden oluyor. Bu sürenin daha fazla uzaması halinde tüm finans sektörü zarar görebilir.
Piyasa düzenleyicilerinin yatırımcı ödemelerini bankaları koruma amaçlı yasakladığı Mart ayından bu yana ekonomi uzun bir yol kat etti. Söz konusu hamle ilk zamanlarda tartışmalı da olsa şimdi gerekli bir açılım olarak görülüyor. Bankaların kriz sürecinde daha fazla çözüm odaklı kalabilmeleri için belli bir miktar sermaye tutmaları gerekebilir. Ancak fazladan rezervlerini uygun gördükleri biçimde tahsis edebilirler. Salgın sırasında finansal istikrarı korumak en önemli unsurdu. Martinuzzi’ye göre şimdi ihtiyaç olan şey uygun bankaların sürüden ayrılmasını sağlamak.
Adil olmak gerekirse, bazı üst düzey piyasa düzenleyicileri krizin başlamasından bu yana çok az şeyin değiştiğinden endişe ediyorlar. Pek çok şirketin ve hane halkının, hükümet desteklerine ihtiyaçları sürüyor. Martinuzzi söz konusu yardımın büyüklüğünün göz ardı edilmesini oldukça zor olarak tanımlıyor: Haziran ayı itibarıyla, Avrupa'da toplam kredilerin yaklaşık %7,5'ini oluşturan 1 trilyon dolarlık kredi ödeme tatillerine tabi tutulurken, bazı firmalarda bu rakam toplam kredilerin yarısından fazla olacak şekilde bir artış gösterdi.
Daha bu hafta Avrupa Bankacılık Otoritesi borçlulara sonbaharda yaşanan kilitlenmeler nedeniyle ödemelerdeki gecikmeler konusunda daha fazla zaman verirken, Uluslararası Para Fonu (IMF) insan faaliyetlerine getirilen yeni kısıtlamaların Euro Bölgesi’ni yeniden düşüşe sürüklediği konusunda uyardı. IMF temettü ve hisse geri alımlarının ekonomi tekrar yoluna girene kadar beklemede kalması gerektiğini açıkladı. Hangi müşterilerin borç sorumluluklarını yerine getirebileceğine yönelik görünürlük halen çok sınırlı.
Merkez bankalarını 2021’de hangi sınavlar bekliyor?
Dahası, bankalar büyük miktarda sermaye ile krize girse de ve hatta birçok banka geçtiğimiz aylarda önlemlerini geliştirmiş olsa da sahip olduklarını bu güç krizden kurtulacaklarına dair yeterli özgüveni gerektirmiyor. Avrupa'nın en üst düzey kredi kuruluşları, Kovid’le ilgili potansiyel kayıpları için kredilerinin %1'inden azını oluşturacak büyüklükte fonlar ayırdılar ve bu da ekonomilerin gelecek yıllarda pandemi öncesi seviyelere geri dönmemesi halinde çok küçük bir miktar olabilir. Tüm bunların yanında Martinuzzi bankaların temettü ertelemeleri ve piyasa düzenleyicilerinden aldıkları yardımlar sayesinde sermaye pozisyonlarında iyileşmelerin gözlendiğini de yazısında belirtiyor.
Finans uzmanı, özetle kıyamet tellallarının bankaların parçalanmış hale geldiğini ve salgının etkisine dayanabileceklerini kimsenin tahmin etmediğini söylediklerini belirtiyor.
Ancak Martinuzzi gerçekte denetçiler hangi kurumların şoku diğerlerinden daha iyi atlatabileceği ve hangi kredi kuruluşlarının salgın sonrası sermaye üretmeye devam edebileceğine dair daha iyi bir anlayışa sahip olacağını belirtiyor. Finans uzmanı bankaların durumuna ilişkin saydamlığın oluşturulmasında önümüzdeki yaz ayları için planlanan stres testlerinin daha erkene çekilmesinde de fayda olabileceğini belirtiyor. Ancak yatırımcı ödemelerine yönelik sektör çapındaki kısıtlamanın uzatılması, tüm sektörün kâr üretemeyebileceği, daha sağlıklı bankaları cezalandırılacağı ve sektöre yatırımcı çekmenin zorlaşacağı yönünde endişelere yol açıyor. Aynı zamanda teknoloji yatırımları ise dijitale hızlı bir geçiş sürecinde bankalar için gittikçe acil bir sorun haline geliyor.
Bazı merkez bankası yetkilileri birkaç banka için temettü ödemelerine geri dönüşün doğru olduğu konusunda eğilim gösteriyor. Martinuzzi’ye göre bu yetkilileri dinlemekte fayda var. Zira birçok banka Kovid-19 krizi öncesinde de hayatta kalma mücadelesi veriyordu. Sağlam görünen bankalara temettü ödemeleri için izin vererek, piyasa düzenleyicileri doğal akışında giden kalabalık bankacılık sektöründe fazlasıyla ihtiyaç duyulan bir silkelenmenin gerçekleşmesine izin vereceklerdi. Bu hamle, yatırımcılar için de göz ardı edilmesi zor bir güven işareti olacaktır.
Finteklerin başarı için ihtiyaç duyduğu 3 faktör
JPMorgan: Türkiye'de enflasyon artışı bir uyarı sinyali
Sorunlu kredilere öteleme mi geliyor?