Yazdır

ABD yaptırımları Hong Kong bankalarını korkutmadı

Tarih: 28 Ekim 2020 - 10:26

Hong Kong’un küresel bankaları ABD yaptırımları karşısında korkulan zorluklarla karşılaşmadı

FINANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ

ABD’nin Hong Kong’a uyguladığı yaptırımlar, hukukçulara göre finans merkezinde faaliyet gösteren uluslararası bankalar için korkulduğundan daha az sorun yaratacak. Temmuz ayında, ABD Başkanı Trump Hong Kong’un otonomisini baltalayan ve finansını kontrol edenleri hedef alan bir yasa onayladı. Bu zamandan beri bankalar diken üzerinde. En kötü senaryoda, şirketlerin ABD’nin finansal sistemiyle ilişiği etkin bir şekilde kesilebilirdi. ABD’nin hamlesinin ardından, Pekin Hong Kong’da yeni ve sert bir ulusal güvenlik yasası devreye soktu.

ABD Hazine Bakanlığı’nın yabancı finansal kurumların listesini oluşturmak için Aralık ortasına kadar zamanı var. Bundan önce, ABD Dış İşleri Bakanlığı tarafından, Hong Kong Başkanı Carrie Lam ve diğer dokuz resmi yetkili, bu ayın erken dönemlerinde bireysel hedefler olarak belirlendi. Hukuk uzmanları, Hong Kong’da faaliyet göstermenin bankalar için daha da belirsiz ve karmaşık bir hale geldiğini söyledi. Yine de bankalar ABD’nin Başkanlık tarafından yaptırım uygulanacak olan kişiler listesinin genişletilmemiş olmasından güven duyuyor.

ABD Hazine Bakanlığı’nın Yabancı Varlıklar Kontrolü birimi geçtiğimi günlerde yapılan açıklamada, bankalara, kara listeye eklenmelerinden önce şüpheli para transferleri hakkında soru sorulacağı söylendi. Steptoe&Johnson’ın avukatlarından Nicholas Turner, bunun bankalara, sorunlu bankacılık ilişkilerini sonlandırmak için zaman tanıyacağını söyledi. Finansal kurumlara ekonomik yaptırım ve uyumluluk konularında danışmanlık veren Turner, “bankalar derin bir nefes aldı” dedi. Açıklamasının devamında

“Hazine’nin yol göstermiş olması, bir bankanın önceden bilgi almadan, yaptırım açıklamasıyla karşı karşıya gelmeyeceği anlamına geliyor”

ifadesini kullandı.

Wall Street Journal’ın haberine göre Hong Kong birçok uluslararası bankaya, yatırım şirketine ve sigorta şirketine ev sahipliği yapıyor. Hong Kong’un Çin’in diğer şehirlerine kıyasla daha fazla tercih edilir olmasının nedeni, Hong Kong’un ayrı bir hukuk sistemi olması ve Çin’de uygulanan sermaye kısıtlamalarından bağımsız olması.

Hong Kong merkezli Hogan Lovells’in avukatlarından Benjamin Kostrzewa, ABD Dış İşleri Bakanlığı’nın listesinin yalnızca 10 kişiden oluşmasının da faydasının dokunduğunu söyledi. Bu kişilerin tamamı, Ağustos ayında ABD Başkanı Trump tarafından ayrı bir başkanlık kararnamesinde duyurulmuştu. Daha önce gerçekleşen bu hamle sonucunda, Lam ve diğer yetkililere yönelik ABD’de mal varlığının dondurulması ve seyahat kısıtlamaları getirilmişti. Kostrzewa “ABD Dışişleri Bakanlığı’nın raporu Hong Kong için iyi haber oldu, çünkü rapora yeni yetkililer ve kurumlar eklenmemişti” dedi.

Pratikte, bankaların yalnızca birkaç somut adım atması gerekiyordu. Örneğin, şehirde şube ağları olan Citigroup, yaptırımlar sonucunda bir kredi kartını askıya aldı. Bankacılar ve avukatlar, Hong Kong’un finans sektörünün tehlikeyi tam olarak atlatmamış olduğunu söylüyor. Haziran ayında yasalaşan Hong Kong’un bağımsızlığı, Washington’a yaptırımların kapsamını her an genişletebilme gücü veriyor.

Morrison & Foerster’ın Hong Kong’da bulunan bir yetkilisi Chen Zhu,

“bunun büyük bir bölümü ABD ve Çin ilişkilerinin durumuna bağlı. ABD hükümetinin Çin ve Hong Kong üzerinde daha fazla baskı uygulayıp uygulamama kararı belirleyici olacak”

dedi. ABD son dönemde diğer yaptırımların kapsamını genişleterek, Çin’in kuzeybatısındaki Xinjiang bölgesinde gerçekleştirdiği insan hakları ihlalleriyle ilgili ceza alması gereken hedefler listesine kurumsalları da ekledi.

Tüm bunlarla birlikte, uluslararası bankalar için Hong Kong’da faaliyet göstermek oldukça karmaşık bir hale geldi ve bazı durularda siyasi olarak da tehlikeli olabilir. Özellikle HSBC, ABD’nin eleştiri oklarının yöneldiği bir banka oldu. ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, “özgürlük arayanlar için” hesapları kapattıkları gerekçesiyle bankayı eleştirdi. HSBC’den Salı günü yapılan açıklamada “özellikle de ticaretle ilgili jeopolitik risk ve ABD ile Çin arasındaki diğer gerilimler yükselişini koruyor” dendi.

Hukuk şirketi Reed Smith’in ortaklarından Dora Wang, küresel finans kurumları her zaman yaptırım konularının ortaya çıktığı yerlerde faaliyet göstermiş olsa da, bu durumun Hong Kong’da yakın zamana kadar önemli bir endişe kaynağı olmadığını söyledi. Buna ek olarak, Wang yaptırım hedefleri ve Hong Kong’la ilgili yönetmeliklerin şimdi daha sık görüleceğini ifade etti. Zira, şehrin adı ABD ve Çin ilişkilerinde odak noktası haline geldi. Bu da Wang’e göre bankaların “risk analizi çabalarını hızlandırmasını gerektirdiği ve uyum kontrollerini desteklemeleri gerektiği” anlamına geliyor.

Ancak Çin’in bankalarının bu durumdan kaçması çok daha zor. Washington merkezli Arent Fox’un Danışmanı Matthew Tuchband, Trump 3 Kasımda yapılacak başkanlık seçimlerini kazansa da, kazanmasa da “koşullar Başkan Trump’ın Çin bankalarını listeleyerek Çin’e karşı ek bir hamle yapması için olgunlaşmış olacak” dedi. Diğer yandan menkul kıymetler şirketi Jefferies’in Bankacılık Analisti Chen Shujin, daha büyük Çin bankalarına yaptırım uygulanma ihtimalinin düşük olduğunu çünkü bunun potansiyel yüksek maliyetlerinden haberdar olacaklarını ve uygun şekilde hareket edeceklerini söyledi.

Shujin, “tüm sorunlu para transferleri için seçeneklerden biri, diğer büyük oyuncuları korumak için, tamamının tek ve daha küçük bir Çin bankasına taşınması olabilir” ifadesini kullandı.

ECB daha fazla parasal desteğe hazır mı?

 

ABD'de başkan adaylarının miting maratonu

 

Bankalarda ispiyonculuk krizi

 

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/abd-yaptirimlari-hong-kong-bankalarini-korkutmadi/1527748