FINANSGUNDEM.COM – DIŞ HABERLER SERVİSİ
Korona virüs krizinin ortasında ABD’nin en büyük bankası bir yıl öncesine göre daha yüksek kâr açıklayarak yatırımcıları şaşırttı. JP Morgan Chase Salı günü açıkladığı üçüncü çeyrek bilançosunda bir önceki yıla göre %4 oranında yükseliş göstererek Wall Street beklentilerini aştı. Citigroup da benzeri şekilde beklentilerden daha iyi sonuçlar gösterdi.
Birlikte ele alındığında, iki bankanın üçüncü çeyrek bilançoları, işletmelerin ve tüketicilerin salgının ABD'yi durgunluğa sokmasından bu yana geçen aylarda şaşırtıcı derecede ayakta kaldığını gösteriyor. Ancak Wall Street Journal'ın haberine göre her iki bankanın liderleri de ekonominin en kötüsünü henüz atlatmadığı konusunda uyardılar.
Bilançolardaki yükseliş bankaların kredi kayıplarını karşılamak için kenara daha fazla likidite ayırmaya gerek görmemesi sayesinde gerçekleşti. Ancak banka yöneticileri gelecekte önemli seviyede kredi kayıplarıyla karşılaşacakları görüşlerini henüz değiştirmediklerini açıkladılar. Bankalar potansiyel kayıplar için rezervlerini korumaya devam ediyor ve gelecek yıl da işsizliğin yüksek kalacağını ve daha fazla müşterinin kredilerini temerrüde düşürebileceğini öngörüyorlar.
JPMorgan CEO’su James Dimon, ekonomiye daha fazla kamu yardımı yapılmadığı sürece bu krizin daha da fazla büyüyebileceği konusunda uyardı.
Dimon gazetecilere verdiği demeçte, "Olumlu ve iyi tasarlanmış bir teşvik paketi daha iyi sonuçlar alma şansımızı artıracaktır, fakat çok fazla belirsizlik bulunduğundan bunun kesin olduğunu söyleyemiyoruz" ifadelerine yer verdi.
JP Morgan kredi kayıplarını dengelemek için yaklaşık 34 milyar dolar ayırdı. Dimon ekonominin hızla düzelmesi halinde bu rakamın ihtiyaç olandan 10 milyar dolar daha fazla olabileceğini belirtti. İki dipli bir resesyonda ise bankanın 20 milyar dolara daha ihtiyacı olacak.
Korona virüs resesyonu sürecinde ekonomiye alışılmadık seviyede destek sağlandı. ABD’de işsizlik yardımları, hane halkı teşvikleri ve diğer hükümet önlemleri pandeminin başında Amerikalı tüketiciler ve işletmeler tarafından kullanıldı ve ekonominin ayakta kalması sağlanıldı. Fakat bu önlemlerin süresi bitiyor ve ABD’li yasa koyucular ikinci teşvik paketi konusuna anlaşabilmiş değil.
JPMorgan ve Citigroup üçüncü çeyrek sonuçlarını bildiren ilk büyük ABD bankaları oldu. Bankaların Amerikan tüketicileriyle dünya çapındaki şirketlere olan yakınlığı genişleyen bir ekonomiye işaret ediyor. Ancak bilançoların yansıması karışık mesajlar veriyor olabilir. Bu iki banka ve diğer büyük bankalar nispeten varlıklı Amerikalılara hizmet verme eğilimindeler ve üçüncü çeyrek bilançolarındaki güçlü tablo kısmen bu müşterilerin daha fazla sorunla boğuştuğu önceki çeyreklerin zorladığı muhasebe kurallarının bir yansıması olabilir.
Banka analistleri ve yatırımcılar için bilançolar, bu yıl banka hisselerini düşüren yaygın kredi temerrütleri endişelerinin abartılabileceği yönünde umut verdi.
Ünlü yatırımcı Neuberger Berman'ın analistlerinden Kush Goel konuya ilişkin, "Tüm bu tablonun ne zaman bozulacağı konusunda görüş ayrılıkları vardı. Şimdiyse, herkes özellikle daha fazla teşvik olması durumunda bu durumu atlatabileceğimizi düşünüyor” ifadelerine yer verdi.
Korona virüs ekonomini ayrıştırmak oldukça zor. İşlerini koruyabilen, evlerine kapanan ve çok daha az yere para harcayabilen insanla görece daha iyi durumda. Fakat milyonlarca Amerikalı işlerinden çıkarıldı hatta aç kaldı. Walt Disney ve Allstate gibi şirketler geçtiğimiz günlerde dev rakamlarda işçi çıkardıklarını açıkladılar. Kapanmaların daha fazla artması ve potansiyel ikinci dalga korona virüs enfeksiyonları ekonomiye çok büyük zarar verebilir.
Ekonomideki düzensiz iyileşmeye dair bir diğer gösterge de üçüncü çeyrekte JP Morgan’ın rekor sayıda otomotiv kredisi vermesi oldu. Tüketiciler düşük faiz oranlarından faydalanarak pahalı harcamalar için finansman sağladı. Mortgage ödemelerinde de yükseliş gözlemleniyor.
Ancak müşteriler hala bir yıl öncesine göre kredi kartlarına daha az harcama yapıyor, toplam harcama hacmi JP Morgan'da %8 ve Citigroup'ta %10 azaldı. (Her iki bankada da bu harcamalar ikinci çeyreğe göre yaklaşık % 20 arttı.)
Şu ana kadar bankalar için krediler nispeten sağlıklı bir seyirde görünüyor. JP Morgan 1,18 milyar dolar kredi kaybı açıklarken Citi’de ise bu kayıp 1,92 milyar dolar. Her iki bankanın kredi kaybı da ikinci çeyreğe dayanıyor.
Örnek vermek gerekirse, kredi kartı borçları her iki bankanın da salgının etkilerine en savunmasız olduğunu söylediği alan. Ödemeler JP Morgan’da bu alanda sadece %0,69 ve Citigroup’ta ise %1,01 oranında 90 günü geciktirdi ve banklar bir yıl öncesine göre daha iyi performans gösteriyor. JP Morgan, Citigroup ve diğer bankalar müşterilerine kredi kartlarında ve diğer borçlarında ödemelerini geciktirmeye izin veriyor. Fakat iki banka da kart kullanıcılarının büyük çoğunluğunun bu programın dışında olduğunu ve zamanında ödeme yaptığını açıkladı.
Ancak banka yöneticileri, gelecek yıl daha fazla tüketicinin kredi ödemelerinin gerisinde kalmasını beklediklerini söylediler. Dev bankaların üst düzey yöneticileri, hükümetin bugüne kadar aldığı uyarıcı tedbirlerin ekonomiyi kurtarıp kurtarmadığının veya daha keskin bir çöküşü geciktirip geciktirmediğinin net olmadığını belirtiyorlar.
JP Morgan’ın Baş Finans Sorumlusu Jennifer Piepszak, “Asıl sorun oluşturulan köprünün insanları yeniden işlerine dönmesini ve küçük işletmelerin normale dönmesini sağlayacak kadar uzun ve sağlam olup olmaması. Bana kalırsa bunun halen görülmesi gerekiyor” ifadelerine yer verdi.
Bankaların ekonomik öngörüleri parlak değil
JP Morgan'ın ABD ekonomisine ilişkin tahmini biraz da olsa düzeldi. Ancak banka işsizliğin 2021'in tamamında %7'nin üzerinde kalmasını bekliyor. Citigroup’un gelecek yıla ilişkin ABD ekonomisine bakışı ise önceki tahminlerine göre daha karamsar. Yine de Citi işsizlik oranının %6,4’e düşmesini bekliyor ve bu konuda JP Morgan’a göre daha iyimser kalıyor.
Her iki banka da analistlerin beklentilerini geçse de bilançoları birbirinden çok oldukça uzak görünüyor. JP Morgan’ın kârı %4 oranında arttı ve bankanın gelirleri %0,5 düştü. Buna karşın Citigroup’un kârı %34 oranında azalırken gelirleri ise %7 oranında düştü.
Bankaların kârları rezerve oluşturmayı yavaşlatmalarının ardından geldi. JP Morgan gelecekteki kredi kayıpları için 611 milyon dolar ayırdı. Bu miktar beklenenin çok daha altındaydı. Banka ikinci çeyrekte 10,47 milyar dolar likiditeyi kredi kayıplarını dengelemek için ayırmıştı. Citigroup ise 2,26 milyar dolarlık kaynağı rezervlerine çekti. Bu miktar ikinci çeyrekte 7 milyar dolardı. İki banka da önceki rezervlerinin bir kısmını serbest bırakabilir.
İki bankada da Wall Street operasyonları tüketici birimlerinden daha iyi performans gösterdi. Bu model resesyon boyunca tüm bankacılık endüstrisinde benzeri şekilde takip ediliyor. Tüketici bankacılığı zor durumda. Fakat ticaret birimleri belirsizliğin hakim olduğu borsalardan faydalandı ve yatırım bankacılığı endişeli şirketlerin nakit biriktirme, hisse satma ve aşağı yönlü hareketlerden korunmak için tahvil alımları işlemlerinden kâr elde etti.
JP Morgan’ın ticaret birimi %30 artarken Citigroup’ta da bu oran %17 olarak kaydedildi.
ABD'de bankalar üçüncü çeyrek bilançolarını açıkladı
2020’nin 7 büyük teknoloji trendi