Yazdır
Başbakan Diyab, yaptığı basın açıklamasında, ülkedeki ekonomik kriz sonucu hayat şartlarının zorlaştığına dikkati çekerek, Lübnanlı gençlerin güvenli bir hayat için göç ettiğini belirtti.
Halihazırdaki hayat pahalılığına rağmen devletin ilaç, un ve akaryakıta olan sübvanseyi kaldırmayı düşünenlerin olduğuna işaret eden Diyab, şu açıklamayı yaptı:
"Bu şartlarda Merkez Bankasının sübvanseyi kaldırması kabul edilemez. Merkez Bankası, sübvanseyi kaldırmaya yönelik atacağı her türlü adımın sonucuna katlanmalıdır. Merkez Bankası'nın temel ürünleri sübvanse etmekle üstlendiği zarar, bu uygulamayı kaldıracağı zarardan daha azdır. Merkez Bankası, geçmişte siyasi baskılara karşı koyamadı. Bugün de insanlara karşı zorbalık etmesin."
Lübnan'da devletin ilaç, un ve akaryakıta sağladığı sübvanseyi sonlandırmasının felakete yol açacağını aktaran Diyab, ülkenin krizlerle devam etmemesi gerektiğinin altını çizerek, yeni hükümetin bir an önce kurulması çağrısını yineledi.
Halk, sübvansiyonun kaldırılmasından endişe ediyor
Kamu borcu 90 milyar doları aşan Lübnan, 1975-1990 yıllarındaki iç savaştan bu yana en büyük ekonomik krizlerden birini yaşıyor.
İşsizliğin yüzde 35 ve yoksulluğun yüzde 50'nin üzerinde olduğu ülke, 4 Ağustos'ta Beyrut Limanı'nda meydana gelen büyük patlamayla daha da zor duruma düştü.
Yerel para birimi Lübnan lirası, Merkez Bankasının kuru sabit tutmasına rağmen değer kaybetmeye devam ediyor. Resmi kura göre 1 ABD doları 1515 Lübnan lirası olsa da karaborsada dolar 8 bin Lübnan lirasının üzerinde işlem görüyor.
İlaç başta olmak üzere bazı ürünlerin ithalatçılarına halen resmi dolar kuru üzerinden kredi temin eden Lübnan Merkez Bankası, ağustos ayında rezervlerdeki sert düşüş nedeniyle ilaç gibi temel ihtiyaç maddelerini sübvansiyona devam edemeyeceği uyarısında bulunmuştu.
Merkez Bankasının, temel ürünlere yönelik sübvansiyonu bir iki ay içinde kaldıracağı yönündeki söylentiler, halkı ciddi yönde endişelendiriyor.