ABD ve Çin arasında ticaretten teknolojiye birçok alanda devam eden 'süper gerilim' Dünya Ticaret Örgütü'nün ardından şimdi de deniz ticaretiyle ilgili başka bir kuruluşa sıçradı. Küresel ticaretin neredeyse yüzde 90'ının gerçekleştiği denizlerde yaşanan uzlaşmazlıkların çözüldüğü Uluslararası Deniz Hukuku Mahkemesi'nde (Internatiional Tribunal for the Law of the Sea) hakim koltuklarından birine Çin kendi adayını gösterdi. ABD ise bu adıma şiddetle karşı çıkarak Çin'e böyle bir koltuğun verilmemesi gerektiğini söyledi ve Çin'in Güney Çin Denizi'nde uluslararası deniz hukukunu ihlal ettiği gerekçesiyle bu kurumda Çinli hakim olmaması gerektiğini savunuyor.
ABD temmuzda tutumunu sertleştirdi
Aslında Çin daha önce Uluslararası Deniz Hukuku Mahkemesi'ne daha önce hakim çıkarmıştı. Hatta mahkemenin websitesindeki bilgilere göre 1996 yılında gerçekleşen ilk seçimden bu yana üç Çinli hakim mahkemede görev yaptı. Ancak ABD, Çin ile ikili ticaretindeki gerilimlere paralel geçen ay Çin'in Güney Çin Denizi'ndeki iddialarına karşı tutumunu ilk kez resmileştirdi ve sertleştirdi. Dışişleri Bakanı Mike Pompeo 13 Temmuz'da yaptığı açıklamada Çin'in denizdeki kaynaklar üzerinde hak iddia etmesini 'tamamen kanunsuz' olarak nitelemiş ve "Dünya Pekin'in Güney Çin Denizi'ne denizcilik imparatorluğuymuş gibi davranmasına izin vermeyecek" demişti.
Pompeo'dan bir gün sonra ise ABD'nin Doğu Asya ve Pasifik İlişkilerinden Sorumlu Dışişleri Bakan Yardımcısı Davit Stilwell, katıldığı bir online forumda "Bu otoriteye Çin Halk Cumhuriyeti'ninden bir yetkiliyi getirmek, İtfaiye Departmanı'nı yönetmeye yardım etmesi için bir kundakçı kiralamak gibi" ifadelerini kullandı. Stilwell konuşmasında tüm ülkeleri yaklaşan Uluslararası Deniz Hukuku Mahkemesi hakim seçimlerinde Çin'in adayı çok dikkatli incelemeye çağırarak "Çinli bir hakimin mahkemeye faydası mı yoksa zararı mı olacağını değerlendirmeye çağırıyorum. Pekin'in daha önceki hamlelerine bakıldığında bu sorunun yanıtını net olmalı" dedi.
Çin: Bölgesel barışı yok eder
ABD, uzun bir süredir Çin'in Güney Çin Denizi'nin büyük bir kısmında hak iddia etmesine karşı çıkmaktaydı. Hatta ABD bu süreçte, her yıl 3 trilyon dolar ticaretin geçtiği stratejik öneme de sahip Güney Çin Denizi'ne savaş gemileri de göndermişti. Ancak temmuzda ABD hükümeti ilk kez resmi olarak Çin'in bölgedeki haklarını inkar eden bir açıklama yaptı. ABD'nin açıklamasına karşılık Çin Dışişleri Bakanlığı ABD'nin Çin'in iddialarına daha şiddetle karşı çıkmasını kınamış ve "Bu bölgesel barışı ve istikrarı yok eder ve sorumsuzca atılmış bir adım" demişti.
Çin Güney Çin Denizi'nin muhtemelen enerji zengin olduğu düşünülen, yaklaşık yüzde 90'lık kısmında hak iddia ediyor. Ancak Brunei, Malezya, Filipinler, Tayvan ve Vietnam da Deniz'in bazı kısımlarında hak iddia eden ülkeler.