Yazdır
Enfeksiyon Hastalıkları ve Uzmanı Prof. Dr. Bülent Ertuğrul, yeni tip korona virüs (Kovid-19) salgınının Türkiye'deki seyriyle ilgili olarak, "Rakamları biraz daha azaltabilirsek, sonbahara biraz daha rahat girebileceğimizi düşünüyorum. Ama bunu azaltamazsak, gerçekten sonbaharda iyi bir dalga bizi bekliyor" diyen Ertuğrul, şu an aktif hasta sayısının 12 bin civarında olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:
"Biz buraya, 84 binlerden indik. 24 Nisan'da 80 binin üzerinde aktif olgumuz vardı. Yaklaşık 3-4 ayda bu seviyeye indik. Tekrar Nisan ayındaki dönemlere dönerse, böyle devam ederse ne yazık ki sonbaharda biz hekimlerin beklentisi o, korkuyoruz, tedirginiz ondan, sağlık sistemimiz tekrar zorlanmaya başlayacak, yoğun bakımlarımız tekrar dolmaya başlayacak.
Özellikle şunu belirtmek istiyorum, sonbaharla birlikte mevsimsel grip yani influenza dediğimiz, onunla birlikte gelmesi bizi gerçekten çok zorlayacak. Ben buradan bir uyarı da yapmak istiyorum. Lütfen eylül-ekim gibi influenza yani grip için, grip aşılarınızı yaptırın. Özellikle risk grubunda olanlar, ileri yaştakiler... Yaptırın ki bizim influenza açısından riskimiz azalsın, biz o dönemde sadece Kovid-19 ile uğraşalım. Aşılarınızı yaptırın. Zatürre aşılarınızı da yaptırmadıysanız mutlaka yaptırın, kış dönemine hazırlıklı olarak girelim."
Ertuğrul şöyle devam etti:
"Haziran başı ile birlikte herkes pandemi ortadan kalmış gibi davranınca, serbestleşmenin hızla alınması, birtakım sektörlerin hızla açılmış olması sonuçta böyle bir tablo ile karşı karşıya bıraktı. Önlemler ile birlikte devam ediyor olabilseydik, şu an bu röportajı yapmıyor olabilirdik. Bilim insanları hep uyarılarda bulundu. Bazı önlemleri yavaş yavaş aşma konusunda... En basitinden futbol maçlarının başlaması konusu... Aslında ligler ertelenebilirdi. Şehirler arası ulaşım konusunda çok rahat bir serbestlik oldu. Telefonla başvuru yaptığınızın birinci dakikası HES kodunuz hemen size geliyor ve istediğiniz yere gidebiliyorsunuz."
'Mümkünse yine herkes oturduğu yerde kalsın'
Prof. Ertuğrul, yaklaşan Kurban Bayramı ile ilgili olarak da "Kurban etinin pişirilmesinde bir problemimiz yok. Kasaptan da et alıp gayet rahat bir şekilde yiyebiliriz. Benim asıl korkum kurban eti değil, meşhur kurbanlık pazarlığı sırasındaki tokalaşmalar ve yakın temaslar. Kurban Bayramı için asıl korkum tekrar bir seyahat hareketliliği başlayacak. İnsanlar mutlaka büyüklerini görmeye gitmeye çalışacaklar. Mümkünse yine herkes oturduğu yerde kalsınlar. Onları riske atmamak için bence bu bayram da yerimizde oturalım derim" ifadesini kullandı.