Başkan Donald Trump, ilişkilerde gerilimin tırmandığı Çin’e karşı atılan adımlar kapsamında, Hong Kong’un ayrıcalıklı statüsüne son veren kararnameyi imzaladığını açıkladı. Rakibi Joe Biden’ı Çin ve göçmenlik konusunda eleştiren Trump “Beni destekleyen sessiz bir çoğunluk var” dedi.
Başkan Trump, Salı akşamı Beyaz Saray’da kapsamlı bir basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısının başında Corona virüsü salgını başta olmak üzere pek çok konu başlığında gerginliğin yaşandığı Çin’e karşı atılan adımlara değindi.
ABD Başkanı, Çin’in yürürlüğe koyduğu ulusal güvenlik yasasının ardından, Hong Kong’a ticaret alanında uygulanan ayrıcalıklı statüye son veren kararnameyi ve Çin’i Hong Kong adımlarından sorumlu tutan yasa tasarısını imzaladığını açıkladı.
“Virüsten tamamen Çin’i sorumlu tutuyorum”
“Virüsün dünyadan gizlenmesinden ve dünyaya yayılmasından tamamen Çin’i sorumlu tutuyorum” diyen Cumhuriyetçi Başkan Trump, Kasım ayında yapılacak başkanlık seçimlerinde Demokrat Parti’nin başkan adayı olarak yarışacak olan Joe Biden’a Çin konusunda yüklendi.
Trump, Çin’in Dünya Ticaret Örgütü’ne üye olmasına Joe Biden’ın destek verdiğini ve Çin’in bu avantajlardan yararlandığını söyleyerek rakibinin Çin konusunda yeterince sert olmadığı imasında bulundu.
“Ulusumuzun bilimsel dehasını ortaya koyuyoruz”
Aşı çalışmalarına da değinen Trump, “Çok başarılı çalışmalar yürütülüyor. Yakın zamanda olumlu haberler duyabilirsiniz” dedi.
“Aşıyı bulduğumuzda dağıtımını yapmaya da hazırız. Ordu da hazır. Virüsü öldürmek amacıyla ulusumuzun bilimsel dehasını ortaya koyuyoruz” ifadelerini kullandı.
“Radikal sol ülkemizi mahvedecek”
Trump, basın toplantısının geri kalan kısmında rakibinin göçmenlik, polis reformu gibi iç politikaya ilişkin konu başlıklarındaki yaklaşımını da eleştirdi.
İki aday arasında bu seçim döneminde çok büyük siyasi farklılıklar olduğunu vurgulayan Trump, Demokratlar’ın göçmen politikası bağlamında “açık sınırlar istediklerini”; kendisininse “sınır yoksa ülke de yok” yaklaşımını benimsediğinin altını çizdi.
“Radikal sol ülkemizi mahvedecek” diyen Trump bir kez daha sosyalizm bağlamında Venezuela örneğini vererek, “Eskiden çok zenginlerdi ama şimdi suları bile yok” dedi.
“Sessiz çoğunluk” vurgusu
Başkan Donald Trump, Beyaz Saray Gül Bahçesi’nde yaklaşık bir saat süren konuşmasının ardından basın mensuplarından soru aldı.
Gazetecilerden biri Trump’a, “Yaklaşık bir saat boyunca seçmen neden sizi seçmeli bunu anlattınız. Seçimleri kaybedeceğinizi mi düşünüyorsunuz?” sorusunu yöneltti.
Başkan Trump ise bir kez daha rakibi Joe Biden’la arasındaki politika farklılıklarına atıfta bulunarak anket verilerinin iyi olduğunu, kendisine destek veren sessiz bir çoğunluğun olduğunu belirtti.
“Kazanma şansımız yüksek” diyen Trump, posta yoluyla oy kullanılmasından endişe duyduğunu, bu yöntemle bağlantılı inanılmaz usulsüzlüklerin olduğunu söyledi.
Göçmenler konusunda yeni kararname yolda
2016 yılındaki başkanlık seçimleri sürecinde de göçmenlik politikalarını kampanyasında öne çıkaran Başkan Trump Kasım ayındaki seçimler öncesinde de benzer bir kampanya stratejisi izliyor.
Corona virüsü salgını sürecinde geçici çalışma vizeleri dahil olmak üzere çok sayıda göçmen vizesini bir süreliğine askıya alan Trump göçmenlerle ilgili yeni bir başkanlık kararnamesi imzalayacağını da açıkladı.
Trump imzalayacağı kararnameyle yeni sistemin yeteneklere bağlı olarak göçmen kabulünü temel alacağını belirtti.
ABD basınında geçtiğimiz hafta yer alan haberlerde, söz konusu kararnamenin Amerika’ya çocukken aileleriyle birlikte kaçak olarak gelen göçmenlere sınır dışı muafiyeti tanıyan DACA adlı programı da kapsayacağı belirtilmişti.
Demokratlar bugüne kadar DACA kapsamına giren göçmenlere vatandaşlık yolunun açılması konusunda ısrar etmiş, Başkan Trump ise buna yanaşmayarak zaman zaman programı sonlandırmak amacıyla adım atmıştı. (amerikaninsesi.com)