ABD, son iki gündür çocuk kaçakçılığı yapıldığına dair iddialarla çalkalanıyor. Dünyanın önde gelen online mobilya mağazalarından Wayfair’in internet sitesi üzerinden çocuk kaçakçılığı yaptı iddia ediliyor. Skandal iddia, genel merkezi ABD’nin Boston şehrinde bulunan Wayfair’in çok basit bazı ürünlere fahiş fiyatlar biçmesi ile patlak verdi. Daha sonra satışa sürülen bu ürünlere ABD’de aranan kayıp çocukların isimlerinin verildiği belirlendi.
OLAYLAR DOĞRULAR NİTELİKTE
Bu iddiaları doğrular nitelikteki bir olay şöyle: ABD’de aranan çocuklardan birisinin ismi Reynold Halley. Sitede 4 bin dolara satılan halının markası ise Reynold Hand. Aynı model/kalite halıların piyasa değeri ise 20 dolar civarında. Bazı mobilya ve ürünleri tıklandığında ise sadece giyim ürünlerinde olması gereken boy/beden ölçüleri yer alıyor. Bu urünlerin isimleri de kayıp çocukların isimleri ya da dosya numaraları ile örtüşüyor. Bu ve benzeri çok sayıda örnek bu portal üzerinden çocuk ticareti yapıldığı şüphesini uyandırıyor.
KOLİDEN ÇOCUK ÇIKTI
Wayfair, ‘ürünlerin endüstriyel olduğu için makul rakamlara’ satıldığını öne sürerek, iddiaları reddetti. Ancak şirketin geçtiğimiz yıllarda yayınlanan reklamı, iddiaları doğrular nitelikte. Şirket, reklam filminde içinden çocuk çıkan kolileri müşterilerine ulaştırıyor. Dünya genelinde kayıp çocuk sayısı onbinlere ulaştı. AB ülkelerinde kaybolan mülteci çocuk sayısı 96 bini aşarken, Almanya’da ise 10 binden fazla çocuğun akibeti belirsizliğini koruyor.
Wayfair’in Clinton Vakfı’na ait bir pazar yeri olduğuna dikkat çeken, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Murat Kırık, “Bu pazar yerinde insanlar birinci ve ikinci el ürünlerini satabiliyor. Siteyi biraz incelediğimizde örneğin bilardo masası almak isteyen kişinin karşısına yaş ve cinsiyet seçenekleri çıkıyor. 10 bin dolar gibi fiyatlara satılan plastik bir masa için niçin iki cinsiyet seçeneği çıktığı gerçekten anlaşılır gibi değil” dedi.
AİLELER SATIŞA ÇIKARIYOR
Amerika’da konuyu araştıran kişilerle de görüşen Kırık, “Sitede satılan ürünlere isimler verilmiş. Jonny’nin tulumu diyor, bu tulum normalde 5-10 dolar ama Jonny’nin olunca 50 bin dolara satılıyor. Ayrıca kayıp çocuk isimleriyle bu ürün isimleri aynı. Ürünleri siteye girerken, kayıp çocuk isimleriyle şifreleme yapmışlar. Kayıp çocuklar büyük oranda siyahi veya mültecilerden oluşuyor. Bazı ailelerin bu organizasyon üzerinden satışa çıkardığı da belirtiliyor” diye konuştu.
SKANDAL İLK DEĞİL
ABD’de daha önce Clinton ve Obama’ya danışmanlık hizmeti veren John Podesta’nın ticaret ve bürokrasi çevrelerine vereceği pedofili organizasyonu wikileaks belgelerine sızmıştı. Wikileaks’in ortaya çıkardığı e-postalar, bağış faturaları, kullanılan görseller, şifreleme yöntemiyle gizlenen talepler, logolar vs skandalın insanlık dışı boyutunu somutlaştırırken, skandalın merkezi konumunda olan pizzacının sahibi iş adamı Alefantis’in Hillary Clinton’un bağışçılarından biriydi. Clintonların ismi bu kez de Wayfair skandalına karışmış oldu.
Kodları yazınca fotoğraflar çıkıyor
Wayfair’in internet sitesinde listelenen söz konusu pahalı ürünlerin stok tutma birimine verilen isim olan SKU kodları, Rus arama motoru Yandex’e yazıldığında genç kızların fotoğraflarına ulaşıldığı belirtiliyor. Ünlü Hollywood yıldızı Tom Hanks’in sosyal medya hesabından yıllar boyunca bazı objelerin fotoğraflarını çekerek paylaştığı biliniyor. Ancak Hanks’in 2016’da paylaştığı bir görselde asfalt üzerine yazılmış “SRC USA” ifadesi yer alması ünlü oyuncunun Wayfair skandalıyla ilgisi olduğu şüphelerini de beraberinde getirdi.
Türkiye ayağı var mı?
Sosyal medyada büyük tepki toplayan Wayfair e-ticaret sitesi skandalından sonra gözler Türkiye’de faaliyet gösteren benzer sitelere çevrildi. Adeta dedektif gibi ürünleri inceleyen vatandaşlar, Trendyol üzerinden bazı ürünlerde alakasız şekilde çocuk yaş ve cinsiyet girişlerinin yapıldığını tespit etti. İncelemelerde, çocuklar için üretilen bir kaşe kabanın 290 bin, ekose elbisenin 120 bin TL’den satışa çıkarıldığını belirleyen sosyal medya kullanıcıları, duruma çok sert tepki gösterdi. Tepkiler üzerine açıklama yapan Trendyol, ürün fiyatlarının satıcılar tarafından belirlendiğine dikkat çekti.
Şifreli satış yöntemi
Şifreli satış yönteminin yalnızca ABD’de olmadığını kaydeden bilişim uzmanı Ali Keskin, “Diğer ülkelerde ve birçok e-ticaret kuruluşunda bu şekilde örnekler var. Özellikle Türkiye’de bazı e-ticaret sitelerinde de bu şekilde uçuk fiyatlarda oyuncakların satıldığını, çocuk kıyafetlerinin satıldığını gördük. Maalesef burada kıyafetler ve eşyalar satılmıyor. Mesela bir halının boy büyüklüğünü verirken, çocuğun boyunu veriyor. Ağırlığını verirken çocuğun kilosunu vermiş oluyor. Bu gibi iğrenç şifre detayları ortaya çıkıyor” dedi.(yenisafak)