Osmaniye’nin Kadirli ilçesinde dünyaya gelen Prof. Dr. Meryem Tuncel, ilk, orta ve lise eğitimini ilçede tamamladı. Çocukluk hayali olan doktorluğa Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi’ni kazanarak adım atan Meryem Tuncel, okulunu ‘yıldız öğrenci’ olarak bitirdi. Yeterli olmayan İngilizcesi ve oturma izni olmamasına rağmen büyük cesareti ve azmi ile ABD’ye giden Meryem Tuncel, dahiliye ve böbrek hastalıkları dallarında ihtisas yaptı. Ardından da ABD’nin üstün başarılı insanlara sağladığı özel bir vize ile çalışma ve oturma iznine sahip oldu. Tuncel, öğretim üyesi olarak görev yaptığı üniversitede kısa sürede çok sevilen ve takdir edilen biri haline geldi.
ÇALIŞTIĞI ÜNİVERİSTEYE 1 MİLYON DOLAR BAĞIŞ
Türk gelenek ve göreneklerinden yaşamı boyunca taviz vermediğini kaydeden Meryem Tuncel, Amerika Birleşik Devletleri’nin Tıp alanındaki prestijli ödüllerinden biri olarak kabul edilen ve ‘Dalında Mükemmelliği Yakalamış’ tıp fakültesi profesörlerini onurlandırılmak amacıyla verilen ‘Endowed Chair’ ödülünün sahibi oldu. Tuncel, bu ödül sayesinde görev yaptığı üniversiteye 1 milyon dolar bağışlanmasını sağladı. Türk bilim insanı olarak bu ödülü aldığı için mutlu olduğunu belirten Tuncel, “Tabi bu benim onuruma yapılan bir bağış oldu. Beni de çok memnun etti. Akademik çalışmalara faydası olacağı için sevinçliyim” dedi.
TÜRKİYE, PANDEMİ SÜRECİNDE ÖRNEK OLDU
Bir tıp profesörü olarak Türkiye’deki pandemi sürecini değerlendiren Meryem Tuncel, Sağlık Bakanlığı’nın son derece başarılı uygulamaları hayata geçirdiğini, çok erken tedbirler aldığını, oysa Teksas’ta zaman zaman maske bulmakta bile zorlandıklarını söyledi. Türkiye’nin açtığı pandemi hastaneleri ile pandemi krizini bir nevi fırsata dönüştürdüğünü, bundan sonraki süreçte Türkiye'nin sağlık turizminde çok daha iyi noktalara gelebileceğini belirten Prof. Dr. Meryem Tuncel, “Atatürk’ün dediği gibi Türk insanı zekidir. Bu nedenle Türkiye çok değerli beyinlerini artık yurt dışına kaçırmamalı, onları birtakım teşviklerle ülkemizde tutmalı. Bu konuda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın birtakım çalışmalarının olduğunu biliyor ve bunu memnuniyetle karşılıyorum. Beyin göçü önlendiğinde Türkiye’nin yarınlarının dünden ve bugünden çok daha iyi olacağına inanıyorum” diye konuştu.
TEK ZORLUĞU VATAN ÖZLEMİ OLDU
Yakın zanda Türkiye’ye temelli dönüş yapmak istediğini ve çalışmalarına ülkesinde devam edeceğini kaydeden Meryem Tuncel, verdiği zorlu mücadelede kendisini zorlayan tek konunun aile ve vatan hasreti olduğunu söyledi. Adana’yı ve Kadirli’yi çok özlediğini dile getiren Tuncel, şöyle konuştu:
“Aile ve vatan hasreti belli bir yaştan sonra insanın kendisini sorgulamasına neden oluyor. Bir söz vardır ‘bülbülü altın kafese koymuşlar, ah vatanım’ demiş. Ben ABD’de tüm hayallerimi gerçekleştirdim. Hayatımın önemli bir bölümünü geçirdiğim Teksas’ta çok mutlu, huzurlu ve güvende oldum ama hep vatan özlemi yaşadım. Bu nedenle birkaç yıl içinde Türkiye’ye dönmek ve ömrümün sonuna kadar da memleketime hizmet etmek istiyorum”