Yazdır
Nobel ödüllü ekonomist Joseph Stiglitz, yeni tip korona virüs (Kovid-19) salgınının ardından küresel ekonomideki öncelikleri sıraladı.
Columbia Üniversitesi Profesörü Stiglitz, Dünya Ekonomik Forumu (WEF) ve merkezi Prag'da bulunan medya analiz sitesi Project Syndicate için "Post-Kovid Öncelikleri" başlıklı bir makale kaleme aldı.
Stiglitz, makalesinde, virüs kontrol altına alınana kadar ekonomik toparlanma olamayacağını belirterek, "Sağlık krizine cevap verilmesi politika yapıcılar açısından en büyük öncelik." ifadesini kullandı.
Salgının ardından yeni dönemde uygulanacak politikalara da işaret eden Stiglitz, "En çok muhtaç durumda olanların korunmasına yönelik politikalar, gereksiz iflasların önüne geçilmesi için sağlanacak likidite, çalışanlar ve şirketler arasındaki bağların korunması zamanı geldiğinde yeniden hızlı bir başlangıç yapılması için gerekli olacaktır." değerlendirmesinde bulundu.
Krizin başlangıcında çoğu insanın hızlı ve V şeklinde bir toparlanma tahmininde bulunduğunu aktaran Stiglitz, "Bu çekici bir fikirdi. Fakat şimdi temmuz ayındayız ve V şeklinde bir toparlanma büyük ihtimalle fantezi" ifadelerini kullandı.
"Salgın, eşitsizliği artırabilir"
Joseph Stiglitz, salgının eşitsizliği artırabileceğine işaret ederek, "Makineler virüs kapmayacağı için işverenler için çok daha çekici hale gelecekler. Özellikle de görece kalifiye olmayan emek gerektiren sektörlerde..." değerlendirmesinde bulundu.
Stiglitz, yeni dönemde zor kararlar verilmesi gerekeceğini ancak zamanı geçmiş, krizden önce de zorlanan eski perakende şirketleri gibi şirketlerin kurtarılmaması gerektiğini aktardı.
Koronavirüsün uzun süre var olmaya devam etmesinin olası olduğunu vurgulayan Stiglitz, "Harcamalarımızın önceliklerimizi yansıtması gerekir. Salgın geldiğinde, Amerikan toplumu ırksal ve ekonomik eşitsizlik nedeniyle bölünmüştü." ifadelerini kullandı.
Stiglitz, yeni dönemde büyük kamu harcamaları yapıldığını, yatırım yapılan şirketlerin sosyal ve ırksal adalete katkıda bulunması, sağlık sistemini güçlendirmesi, daha yeşil ve çevreci bir ekonomiyi desteklemesi gerektiğini belirterek, halkın bunu talep etmeye hakkı olduğunu kaydetti.