Dünya Bankası, Türkiye'de Güvenli Okullaşma ve Uzaktan Eğitim Projesi için 160 milyon dolarlık kredi desteğini onayladı.
Euronews Türkçe'de yer alan haberde, perşembe günü yapılan açıklamaya göre amaç, pandemi sürecinde ve sonrasında olası benzer kriz dönemlerinde okul yaşındaki çocukların uzaktan eğitim alabilmeleri için eğitim sisteminin kapasitesini artırmak.
Birçok ülkenin eğitim sisteminin uzaktan öğrenim sürecine pandemi döneminde hazırlıksız yakalandığı düşünüldüğünde, ileride kamu sağlığını veya afetler gibi kamu güvenliğini ilgilendiren benzeri durumlarda ülkelerin aynı anda milyonlarca kullanıcının yer alacağı şekilde dijital eğitim sisteminin altyapısını geliştirmeleri artık bir lüks değil, gereksinim halini aldı.
Dünya Bankası'nın fonladığı ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından uygulanacak olan proje ayrıca sosyo-ekonomik açıdan dezavantajlı durumdaki çocukların, engellilerin, mültecilerin uzaktan eğitim erişimlerini de güçlendirmeyi hedefliyor.
Bu açıdan Türkiye'de mevsimlik tarım işçilerinin çocuklarının, mülteci çocukların ve Roman çocukların uzaktan eğitim sürecinde eğitim sisteminin dışına itildiklerine ve eğitimden kopma riski taşıdıklarına dair tartışmalar bir süredir devam ediyordu. Zira, televizyon ve bilgisayar gibi teknik ekipmanların noksanlığı ve kalabalık hane koşulları söz konusu grupların uzaktan öğrenim sürecini olumsuz etkiliyor.
Mülteci çocukların durumu
Göç İdaresi Genel Müdürlüğü verilerine göre, Türkiye'deki Suriyeli nüfusun 1 milyon 82 bin 172’si eğitim çağında olmasına rağmen sadece yüzde 63'ü yani 684 bin 919’u okula gidebiliyor. Uzaktan öğrenim sürecinin beraberinde ortaya çıkardığı sosyo-ekonomik kırılganlıkların bu rakamları daha da aşağı çektiği tahmin ediliyor. Oysa özellikle bu dönemlerde risk grubundaki çocukların eğitim sistemi içerisinde tutulması gerekiyor.
EBA TV'de 30 Mart'ta başlayan ve ilkokul ve ortaokul öğrencisi olan mülteci çocuklara verilen “Uyum İçin Türkçe” dersleri ile birlikte, Suriyeli Çocukların Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonunun Desteklenmesi Projesi (PİKTES) kapsamında Suriyeli çocukların Türkçe dil yeteneklerinin bu süreçte geri kalmaması için çalışıldı. Ancak uzaktan eğitimle birlikte sosyal bağların kopması ve mülteci çocukların hane ekonomisine katkıda bulunmak gibi ek sorumluluklarının doğması, onlar açısından bu süreci birkaç kat daha zorlaştırdı.
Benzer şekilde, Eğitim Reformu Girişimi'nin geçtiğimiz yıl hazırladığı “Türkiye’de Eğitimin Durumu” raporuna göre, 6-17 yaş grubundaki 743 bin 932 çocuk eğitim alamazken, eğitim dışına çıkan çocukların sayısı, yasal çalışma yaşı olan 15 yaştan itibaren büyük oranda artış gösteriyor, zira çalışan çocukların üçte biri eğitimine devam edemiyor.
Üç aşamalı uygulanacak
Proje üç aşamada uygulanacak: Birinci aşamada, acil durumlarda eğitim sisteminin bağlantı ve IT altyapısı güçlendirilecek, EBA'nın (Eğitim Bilişim Ağı) yaygınlık ağı geliştirilecek. Zira, EBA’nın 18 milyon öğrenciye kesintisiz erişimi hedefleniyordu, ancak bu rakamın halihazırda oldukça gerisinde kalındı.
İkinci aşamada ise, uzaktan eğitimin içeriğini desteklemek üzere mal, hizmet, danışman, meslek-içi eğitim gibi destek mekanizmaları devreye girecek. Böylelikle, hem sınıf-içi hem de çevrim-içi eğitim ve öğretime dayalı bir anlayışın teknik altyapısı oluşturulacak. Son aşamada ise, Milli Eğitim Bakanlığı'nın projeyi koordine etme, yönetme, izleme ve değerlendirme kapasitesi ve sürekli, güvenilir ve herkesin erişebileceği dijital eğitim hizmetleri sağlaması temin edilecek.
Proje ile birlikte, online uzaktan eğitim platformunun haftalık kullanım oranı anaokulundan lise son sınıfa dek yaklaşık 12 milyon öğrenciye ulaşması ve 900 binden fazla öğretmene sertifikalı online eğitim verilmesi, 30 binden fazla yeni dijital eğitim materyali ve pedagojik araç geliştirilip kullanıma geçirilmesi de öngörülüyor. Bu noktada örneğin Eğitim Reformu Girişimi'nin önceki çalışmalarında öğretmenlerin dijital okur-yazarlık ve dijital araçlara hakimiyet konusunda destek talep ettiği kaydedilmişti.
100 bin online sınıf hedefi
Türkiye ile Dünya Bankası Grubu arasında eğitim ve yetenek kazanımı yoluyla insan sermayesinin geliştirilmesine verilen taahhütleri içeren Ülke Ortaklık Çerçevesi (FY18-23) çerçevesinde uygulanan Proje sonunda yaklaşık 100.000 online sınıf üzerinden eğitim verilecek şekilde bir IT altyapısı kurulması hedefler arasında. Türkiye, 2018 yılında açıklanan Eğitim 2023 Vizyonu'nda da bir dijital dönüşüm için iyileştirmelerde bulunmak üzere çalışmalarına başlamıştı.
Dünya Bankası geçtiğimiz günlerde hazırladığı başka bir raporda ise, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından dolayı okulların kapanmasının eğitimde kalıcı kayıplara neden olabileceği uyarısında bulunmuş, bunun zaman içerisinde küresel ekonomide 10 trilyon dolarlık kayba dönüşebileceğini öngörmüştü.
Raporda ayrıca salgın öncesinde de dünya çapında düşük ve orta gelirli ülkelerdeki çocukların yüzde 53'ünün eğitim yoksulluğu yaşadığı bildirilmişti. Dolayısıyla eğitimin benzeri kriz dönemlerini fırsat bilerek yeniden yapılandırmaya gitmesinde Dünya Bankası'nın fonlamalarının önemli bir katkısı olacak.
Dünya Bankası verilerine göre, 130'a yakın hükümet salgınla birlikte uzaktan eğitime yatırım yaptı.