Korona virüste dünyada ikinci bir dalga olup olmayacağı endişesi piyasaları baskılamaya devam ederken, Türkiye’de de vaka sayılarının artması sonrası yetkililer virüs konusunda ihtiyatlı yaklaşımı korurken, ekonominin yeniden kapatılmasına sıcak bakmıyorlar.
Reuters’a bilgi veren konuya yakın üst düzey yetkililer salgın kaynaklı olarak ekonomiyi yeniden durduracak sert tedbir almak için henüz çok erken olduğu görüşündeler.
BAKANLAR KURULU’NDA GÖRÜŞÜLECEK
Bazı sağlık tedbirlerinin yeniden ilk Bakanlar Kurulu’nda görüşüleceğini belirten yetkililer, alınacak tedbirlerin ekonomiye etkisi konusunda “seçici” olunacağını belirtiyorlar.
Üst düzey bir yetkili, “Korona virüsü belli bir oranda devam edecek. İhtiyatlı olmamız gerekiyor, ama ekonomiyi kapatmak, iş yerlerinin kapatılması tedbirlerine girilmemesi gerekir ve böyle olacak. Farklı adımlarla yaşam alanlarında kontrollü yaşamaya devam etmeliyiz” dedi.
PİYASALARDA İKİNCİ DALGA ENDİŞESİ
Küresel piyasalarda virüste en kötünün geride kaldığı algısıyla son iki haftada yaşanan sert değer kazançları yerini salgında ikinci bir dalga olabileceği endişeleri nedeniyle satış baskısına bırakmış durumda. Özellikle ABD ve Çin’de virüsün tekrar güç kazandığına yönelik veriler küresel satış baskısında belirleyici konumda. Benzer şekilde Türkiye piyasaların da bu satış baskısı hissediliyor.
Bu süreçte küresel piyasalarda ‘ekonomilerde ikinci bir dalga olacak mı?’, ‘ekonomiler yeniden kapanacak mı?’ soruları daha net sorulmaya başlandı.
1 HAZİRAN’DAN SONRA VAKA SAYILARI ARTTI
Türkiye’de ise mart ortasında başlayan salgında önlemlerin etkisiyle 800’lü seviyelere kadar gerileyen günlük yeni vaka sayısı, önlemlerin gevşetildiği 1 Haziran’dan sonra tekrar artış trendine girdi. Yeni vaka sayısı dün 1592’ye yükseldi.
Önlemlerin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de azaltılmasının ardından insanların da “doğal olarak” sokağa çıktığını belirten yetkili, “Elbette vaka sayısında dalgalı bir seyir olacak. Bir anda 600’e düştü yendik demek yanlış ama 1500’e çıktı tamamen kötüye gidildi demek de yanlış. Diğer ülkeler de aynı şekilde aynı sorunu yaşıyor. Sağlık altyapısı, hastane imkanları başka imkanlarına göre gayet iyi durumdayız” dedi.
Yetkililer salgının en ağır hissedildiği dönemde bile ülke olarak hasta yatak kapasitesinin tam olarak kullanılmadığını vurguladılar.
Türkiye’de de küresel örneklere benzer şekilde 1 Haziran’dan itibaren tecrit önlemleri kademeli olarak kaldırılmaya devam ediliyor. Önlemlerdeki gevşeme önce şehirler arası seyahat yasaklarının kaldırılması, restoranların, parkların, eğitimin ve hava ulaşımının yeniden başlamasıyla devam etti. Bunu yeni adımlar izledi. Dün vaka artışının hızlandığı beş ilde daha maske takılması zorunlu hale getirildi.
HÜKÜMET EKONOMİNİN DEVAMI KONUSUNDA KARARLI
“Hükümet ekononin devamı noktasında kararlı” diyen aynı yetkili, Sağlık Bakanlığı’nın sürece doğal olarak daha ihtiyatlı baktığını belirti.
Yetkili, “Tekrar sert tedbir almak için çok erken, böyle bir yaklaşım ekonomiye zarar vererek ikinci yarı ve özellikle üçüncü çeyreği kaybettirir. Belli tedbirlerin alınması yaklaşımı ortaya çıkabilir, çıkacaktır da böyle giderse ama bunun bir ölçüsü olacak” dedi.
Sanayi üretiminin yüzde 30 düştüğünü hatırlatan yetkili, “Az değil, büyüme açısından ciddi risklere işaret ediyor. Sağlık tarafından ihtiyatlı tutum devam ediyor, etmeli ama ekonominin değersiz olduğu anlamına gelmemeli. Çok ciddi tedbirler aynı şekilde ortaya çıkarsa Türkiye’ye 2020’nin ikinci yarısını kaybettirir. Rekabet halinde olduğumuz ülke örneklerine baktığınızda da benzer uygulamaları görürsünüz” dedi.
Türkiye’de ilk korona virüsü vakasının tespitinin ardından mart ayının ikinci yarısından itibaren salgın sürecinde alınan tecrit önlemleri ile birçok iş yeri kapatılmış, bazı fabrikalar geçici olarak üretime ara vermişti. Türkiye virüsün etkisinin belirginleşmediği birinci çeyrekte yüzde 4.5 büyüdü. Ancak beklentiler ekonominin en belirgin etkiyi ikinci çeyrekte yaşadıktan sonra toparlanmanın da başlayacağı yönünde.
Reuters’ın güncel anketlerinde 2020 için daralma beklentisi yüzde 1.3’ten yüzde 0.75’e geriledi. Ekonomi yetkilileri, bu yılın sınırlı da olsa pozitif bir büyüme ile tamamlanabileceğini öngörüyorlar. Bazı beklentiler ise daha kötü. Uluslararası kuruluşlar genel olarak Türkiye ekonomisinin yüzde 5 civarı daralacağını öngörüyorlar.
ALINABİLECEK SAĞLIK TEDBİRLERİ EKONOMOYİ GÖZETECEK
Üst düzey bir başka yetkili ise, “İlk Bakanlar Kurulu’nda durum değerlendirilecek. Normalleşmenin hızı, vaka sayısını ciddi şekilde artırıyor. Bu da ciddi sıkıntı yaratan bir durum. Belli seviyede tutulması için bazı adımlar atılması gerekebilir” dedi ve şöyle devam etti:
“Sayıların nereye doğru evrileceğine bakacağız. Son günlerde günlük artış yüzde 2 civarı gidiyor. Bu ciddi bir sinyal ve ciddiye alındı. Bazı adımlar olacak ama neler olacak onların değerlendirilmesi kısa sürede olacak. Ancak ekonomi açsısından alınan tedbirler seçici olabilir” dedi.
İlk yetkili, “Şu andaki en kritik konu istihdamın belli seviyede tutulması, işsizliğin önlenmesi” dedi. Mart ayında alınan tedbirlerin kamu maliyesi, bankalar ve para politikası üzeriden önemli bir fayda sağladığını ve uzun vadeli olduğuna dikkat çekti.
“Sağlanan kaynaklarla Türkiye likidite sorunun çözdü” diyen yetkili, daha fazla parasal genişleme, para politika ve maliye politikasının genişletilmesi kredi enjekte edilmesinin ise doğru olmadığını belirti ve “Şimdi artık istihdama odaklanmak gerekiyor” dedi.
Yetkili “İşletmeler hemen normale dönemez, istihdamı koruyup ekonomide işletmelere istihdam kanalından gelen maliyeti hafifleten yeni adımlar gündemde olacak… Talep gelirse işletmeler üretmeye ve satmaya hazır” dedi.
İhracatta dış dünyaya bağlı “bazı sıkıntılar” olduğunu belirten yetkili “İhracatçılarımızın tutanabilmeleri için bazı adım ve destekler olabilir, bu dönemi atlatırlarsa büyümeye katkı açısından da önemli bir destek oradan sağlanabilir” dedi.