Korona virüs (Kovid-19) salgınının tüm sektörlerde olduğu gibi gayrimenkul beklentilerinde de önemli değişiklikler yarattığını söyleyen DAP Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Ziya Yılmaz, “Deprem güvenliğinin yanı sıra artık insanların sağlık kaygısına hitap eden projeler müşteri beklentilerinde öne çıkıyor. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın defalarca vurguladığı gibi yatay mimariye sahip projeler geliştirmemiz gerekiyor. Biz şirket olarak, bunun kararını 3-4 yıl önce zaten alıp arazilerimizi de buna göre geliştirmiştik. Bana göre yüksek katlı bina devri bu salgınla beraber kapandı. Bu sadece Türkiye için değil, tüm dünya için geçerli.” dedi.
DOKTORLARDAN OLUŞAN ÖZEL BİR KURUL
Bu noktada değişen dinamiklere vurgu yapan Ziya Yılmaz, “Depremin ardından inşaat sektörü deprem kriterleri ile tanışmıştı. Şimdi bu kriterlere bir yenisinin eklenmesi gerekiyor. Bu süreç hepimize bahçesiz, balkonsuz ya da terassız ev olamayacağını gösterdi. Bunun için de imar yönetmelikleri düzenlenirken evlerin balkon ve teraslı yapılması konusunda birtakım teşvikler verilerek düzenlenmesinde yarar var. Biz sağlık kriterleri konusunda ciddi bir çalışma yaptık. Hekimlerden oluşan bir ‘Sağlık Kurulu’ oluşturduk. Çekmeköy projemizi de bu kurulun önerileri etrafında şekillendirdik. Pandemi sonrası gayrimenkul anlayışının dünyadaki en önemli örneklerinden birini Çekmeköy’de göreceksiniz.” ifadelerini kullandı.
BİNA YÜKSEKLİĞİ ZEMİN+5 KAT
Projede alınan mesafeyle ilgili bilgileri de aktaran Yılmaz, şunları paylaştı: “Bugün itibarıyla aldığımız ön talep 58 bini aştı. Çok sayıda kişi gelip görmek istiyor. Onlar için de sosyal mesafe kurallarını gözeten bir sisteme geçiyoruz. Projemizde binaların yüksekliğini de zemin+5 kat olarak kurguladık. Otoparklarımızı evlerimizin altına aldık. Ortada yer alan bölümü orman olarak koruyalım ve proje sakinlerinin kullanımına açalım istedik.
Salgınla birlikte hızlı bir geçiş yaptığımız evden çalışma konusuna da değinen Ziya Yılmaz şunları söyledi: “Uzmanlar diyor ki, evde bir çalışma odanız olsun. Yoksa mutlaka bir çalışma alanı oluşturun. İşte bu yüzden çalışma odalarını unutmadık. Mesela bazı evlerimize yarım odalar şeklinde bölümler ekledik. Ayrıca projemizdeki bahçeli ev sayımızı artırdık. Toplam daire sayısının yüzde 20’sini villa bahçe konseptiyle tasarladık. Tüm dairelerimizi balkonlu yaparak, projedeki evlerin yüzde 20’sini de teraslı ev olarak kurguladık.”
Bu süreç Cumhurbaşkanımızın liderliğinde çok iyi yönetildi
Salgın döneminde çok başarılı politikalara imza atıldığına da dikkat çeken Ziya Yılmaz, “Bir Türk vatandaşı olarak şu bana büyük bir gurur veriyor; Dünya ülkeleri bu dönemde hem ekonomik hem de sağlık anlamında ciddi çaresizliklerle boğuşurken Türkiye bu anlamda dostun ve düşmanın gıptayla baktığı bir ülke oldu. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde faizlerde düşüşün sürdüğü, çarkların dönmeye devam ettiği, enflasyonun düşerken, ciddi büyüme rakamlarına imza atıldığı bir dönem yaşadık. Özellikle kamu bankaları iş dünyasına çok pozitif bir yaklaşım sergiledi. Bu sürecin sayın Bakanımız Berat Albayrak’ın koordinasyonunda çok iyi yönetildiğini düşünüyorum. Türkiye olarak yılın ikinci yarısında da bunun faydalarını göreceğiz.” diye konuştu.
5 maddede ‘sağlıklı ev kriterleri’ ne demek?
1- Binada asansör elbette olacak. Fakat asansöre ihtiyaç duymadan çıkılabilecek yükseklikteki eve sağlıklı ev diyoruz.
2- Mümkünse bahçesi olacak. Bahçe yoksa teras, teras da veremiyorsanız kesinlikle geniş balkona sahip bulunacak.
3- Orman içinde ve geniş bir yeşil alanı sahip olacak.
4- Her dairenin havalandırma sistemi korona sürecindeki sağlık kriterlerine uygun tasarlanacak.
5- En son deprem yönetmeliğine uygun inşa edilecek.