ABD'de Afrika kökenli George Floyd'un polis şiddeti sonucu öldürülmesinin ardından başlayan eylemler Avrupa'da da birçok ülkeye yayıldı. Belçika'da ise Kongo'nun sömürge olduğu dönemde görevde olan Kral II. Leopold'un heykellerinin sokaklardan kaldırılması için iki ayrı kampanya başlatıldı.
1800'lü yıllarda Belçika'nın sömürgesi olan Kongo'da meydana gelen acı olaylar George Floyd'un polis şiddeti sonucu öldürülmesi ile tekrar gündeme taşındı. Kongo'yu kişisel mülkiyetine alan Kralı II. Leopold'un ülkede bulunan heykellerinin kaldırılması istendi. Bu amaçla iki ayrı imza kampanyası başlatıldı.
İmza kampanyasını 14 yaşındaki bir çocuk başlattı
İmza kampanyasının ilki 14 yaşındaki bir çocuk tarafından fotoğraf paylaşım ağı Instagram'da başlatıldı. Brüksel'de ve Halle şehrinde bulunan Kral II. Leopold'un heykel ve büstlerinin kaldırılması talep edildi.
İmza kampanyasını başlatan Noah adındaki çocuk, "Bizler çocuğuz bu yüzden kimliklerimizin açığa çıkmasını istemiyoruz. Bir sivil toplum örgütü tarafından temsil edilmek istiyoruz." ifadelerini kullandı.
Change.org sitesinde Fransızca ve Flamanca başlatılan imza kampanyasında haziran sonuna kadar II. Leopold'un heykellerinin kaldırılması isteniliyor. Çok kültürlü ve Avrupa'nın başkenti olan Brüksel'de bunun yeri olmadığı belirtiliyor.
Gent ve Anvers kentlerinde heykeller boyandı veya ateşe verildi
Belçika'nın Gent şehrinde II. Leopold'un heykeli kırmızıya boyanarak üzerine "Nefes alamıyorum" yazıldı. George Floyd ölmeden önce bu sözleri sarfetmişti. Belçika basını Belçika'nın Anvers şehrinde bir heykelin ateşe verildiğini aktardı.
Birçok Belçikalı 1885 ile 1908 yılları arasında milyonlarca Kongo vatandaşının öldürülmesine rağmen söz konusu kralın saygıyla anılmasına anlam veremediklerini belirtiyor. O dönemde Kongo, Kral II. Leopold'un özel mülkiyetiydi.
Kral Afrikalıların ellerinin kesilmesi emrini vermişti
Kral II. Leopold yeterince iyi çalışmayan kölelerin ellerinin kesilmesi emrini vermişti. Bunun yanı sıra birçok Kongo vatandaşı sergilenmek üzere Belçika'ya getirilmişti ancak birçok kişi iklim şartlarına dayanamayarak hayatını kaybetmişti.
Belçika'nın varlıklı bir Avrupa Birliği ülkesine dönüşmesi, sömürge döneminde yaşanan üzücü olayların sonucu olarak görülüyor.