İnsanlar korona virüsü salgını nedeniyle, her sene sabırsızlıkla bekledikleri yaz tatilinin hayalini kurmayı bıraktı. Ancak Avrupa ülkeleri, turizm sezonunu kurtarma konusunda kararlı.
Salgını kontrol altına almayı başaran ülkeler, kendi aralarında adına ‘seyahat koridorları' ya da ‘seyahat balonları' adı verilen özel bir uygulama başlatmaya hazırlanıyor. Buna göre ‘seyahat koridorları' arasında yer alan bir ülkeden diğer ülkeye giden turistler, normalde uygulanan 14 günlük karantinadan muaf tutulacak.
BALTIK ÜLKELERİ BAŞLATTI
Bu planın öncülüğünü Litvanya, Letonya ve Estonya yaptı. ‘Baltık seyahat koridoru' çerçevesinde bu üç ülkenin vatandaşları herhangi bir karantina olmadan diğer ülkelere gidebilir.
Avrupalıların yaz tatili için en çok tercih ettiği ülkelerin başında gelen ve turizmi 1 Temmuz'da açacak olan Yunanistan da ‘seyahat koridoru' uygulamasına gitmeye hazırlanıyor. Komşunun, Balkan ve Baltık ülkelerinin yanı sıra Almanya, İsrail ve Güney Kıbrıs Rum Kesimi vatandaşlarını ülkeye karantina olmadan alması bekleniyor.
‘BİRLİK RUHUNA AYKIRI'
Hem salgından sakınmak hem de turizm sezonunu kurtarmak isteyen ülkeler bu yönde planlamalar yapsa da önlerinde büyük bir engel bulmaları da olası: Avrupa Birliği seyahat anlaşması… Avrupa Komisyonu, birlik üyeleri arasında seyahat kısıtlamaları konusunda ayrımcılık yapılmaması gerektiğini açıkladı. İtalya Dışişleri Bakanı Luidi Di Maio'ya göre de bu plan ‘Avrupa Birliği'nin ruhuna' aykırı.
FRANSA İÇ TURİZME YÖNELDİ
Turizm, Avrupa Birliği'nin gelirlerinin yüzde 10'unu oluşturuyor. Bazı ülkeler için ise ana gelir kaynağı durumunda. Örneğin, Hırvatistan'ın gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 20'si turizm gelirleri…
Bazı ülkeler ise bu yaz iç turizmi canlandırmaya yöneldi. Fransız hükümeti, ‘Bu yaz Fransa'yı ziyaret edeceğim' sloganıyla kampanya başlattı. İtalya ise vatandaşlarının ülke içinde tatil yapmalarını teşvik etmek için 500 euroluk sübvansiyon vermeyi planlıyor.
İskoçya Strathclyde Üniversitesi'nden turizm alanında uzmanlaşan profesör Richard Butler, “Bir turist, gittiği ülkede hastalanması halinde, o ülkenin vatandaşı gibi tıbbi bakım alabilecek mi?” diyerek planla ilgili en büyük çekincesini dile getirdi.