Koronavirüs, yatırım ikliminde yeni bir döneme yol açıyor. Düşük faiz, alternatif yeni ürünleri çoğaltırken ülkeler kendi dinamikleriyle ekonomik çıtayı yükseltmeye çalışacak.
Koronavirüs salgınının günlük hayata olduğu kadar yatırım dünyasına da yansıması oldu. Tedbirlerin gevşetilmeye başlandığı bu günlerde anlaşılıyor ki artık yatırım ikliminde de farklılaşmalar meydana gelecek.
ABD’de Fed faizleri sıfıra yakın seviyelere indirdi. 2023 yılına kadar da değişmesi beklenmiyor. TCMB, 2018 Ağustos kur krizi sonrasında yüzde 24’lere kadar çıkan faizi yüzde 8.25’e indirdi ve düşüş eğilimi devam ediyor.
Küresel bazda Satın Alma Gücü Paritesi düşüyor. IMF tahminlerine göre, 2020’de dünya ekonomisi, Satın Alma Gücü Paritesi’ne göre GSYH olarak yaklaşık 3.7 trilyon dolar daralacak. .
Dünyanın hemen tüm ülkelerinde faiz indirimleri sürüyor ya da dip seviyelerde. Küresel sistemde ülkeler ekonomileri canlı tutmak için faiz getirisinden feragat ediyor. Önümüzdeki dönemde büyük bir kesim için vazgeçilmez görülen geleneksel enstrümanlara olan ilgi korunsa da faizlerdeki düşüş eğilimi alternatif türev ürünlere yönelimi artırıyor.
Ülkeler küresel dengeler içinde biraz daha içe yönelerek çözüm arayışı geliştirmeye çalışırken mevcut ekosistemlerini geliştirmeye çalışacaklar.
Oynaklık olur mu?
Bu “yeni normal”e geçiş döneminin öne çıkan özelliği olacak. Kurulacak yeni küresel ekonomik denge ülkelerin de stratejilerini belirleyecek. Teknolojinin gelişmesi ile birlikte uluslararası piyasalarda ülke sınırlarını aşan bireysel türev işlemleri kripto paralar, algoritmalarla gerçekleşen alım ve satımlar paranın akışkanlığını ve seyrini yönlendirebilecek.
Para piyasalarında çok küçük marjlarda yüksek hacimle gerçekleşen işlemler bir yandan bu sistemleri geliştiren şirketlere kazandırırken bir yandan da ülke ekonomilerinde volatiliteleri zirveye çıkaracak oynaklıklara yol açabilecek.
Anlaşılan o ki yeni bir döneme girilirken sadece sağlık alanında değil, ekonomiden savunmaya ekolojik dengeden sürdürülebilirliğe kadar her alanda değişikliklerin yaşanacağı bir süreç söz konusu. Bu yeni dönemi iyi okuyabilenler öne çıkacak sektör ya da enstrümanları yakalarken kazançlarını da yükseltme imkânı bulabilecek.
Para ve sermaye piyasalarında birçok üründe yenilenmelerin gerçekleştirilmesi gerekecek.
Üretim sürecinin öne çıktığı bir dönemde mali sektörün yeni alternatif ürünler meydana getirmesi kaçınılmaz. Güvenli limanlara park etmiş paranın yeniden dolaşıma girmesi için daha aktif bir hareket gözlenecek. Türkiye’de yurtiçi yerleşiklerin döviz mevduatı 8 Mayıs itibari ile 194 milyar dolar.
Döviz kurunun yükselişinin devam edeceğine dair inancın kırılması halinde dövizde duran nakit alternatif ürünler içinde sisteme dönebilir. Halihazırda yabancı para mevduatının toplam mevduat içerisindeki payı yüzde 49.7 seviyesinde bulunuyor.
Fonlara ilgi artacak
Yeni dönemde paranın güvenli limanlardan çıkmaya başlaması ile birlikte borsalara ilgi artmaya başlayacak. Yatırım fonları en fazla rağbet gören ürünler arasında öne çıkmaya aday. Fon türleri artacak. Fon pazarındaki büyüme ivme kazanarak hızlanacak.
Şirketler teknoloji üssü haline gelecek
Koronavirüs döneminde teknoloji şirketleri gıda ve sağlık alanındaki şirketlerin de üzerinde bir değer kazandı. BIST Teknoloji Endeksi yılbaşından bu yana yüzde 41 yükseldi. Aynı dönemde BIST 100 Endeksi’ndeki değer kaybı yüzde 10.29 oldu. Teknoloji şirketleri borsada gıda ve sağlığın da önüne geçti. Gıda sektörü şirketlerinin yılbaşından bu yana değer artışı yüzde 1.44 ile sınırlı kaldı. Teknoloji şirketleri ilgi görmeye devam edecek.
Önleri açıldı
Koronavirüs salgınıyla birlikte küçük şirketlerin de önü açıldı. Çözüm geliştiren, pratik, hızlı, esnek seçenekler sunan firmalar rekabet yarışında öne çıkacak. Büyük şirketler, daha fazla küçük şirketlerle birlikte çalışmaya başlayacak.
Bireysel yatırımcılara hizmet artacak
Bireysel yatırımcıların önemi giderek daha fazla artıyor. Yeni dönemde kurumlar bireysel yatırımcılara verdikleri hizmetleri artırmak durumunda kalacak. Hem ürün bazında hem bilgi bazında bireysel yatırımcıların sistem içerisinde hareket etmelerini sağlayacak platformlar yaratacak ve bunları aktif olarak beslemeleri gerekecek.