Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, "Rusya ile yaşadığımız ve bir provakasyon olarak kabul ettiğimiz, FETÖ'nün bizzat içinde olduğu uçak krizi, bizim açımızdan Suriye meselesini daha da karmaşık hale getirdi." dedi.
Erdoğan, İdlib'de 7 asker ile 1 sivil personel şehit olduğu saldırıya ilişkin, "Suriye'de anlaşmalara uyulmuyor. Önceki gün askerlerimize yapılan saldırı Türkiye açısından Suriye'de yeni bir dönemin miladıdır. Her kim, 'Türkiye'nin Suriye'de ne iş var' diye soruyorsa bilin ki ya gafildir ya da taammüden bu milletin ve ülkenin hasmıdır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye'nin Suriye'deki varlığı basit çıkar hesapları sonucu ortaya çıkmadı. 2015'ten itibaren Suriye'deki kriz tamamen kontrolden çıktı. Elimiz kolumuz bağlı kalacak değildi. Bazıları 'Sizin Suriye topraklarında ne işiniz var?' diyor. Elimizde kapı gibi bir Adana Mutabakatı var ve biz bunun gereği olarak oradayız." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Türkiye her ne yapacaksa bunu hiçbir masumun canına, malına zarar gelmeden yapma prensibi ile hareket ediyor. Medeniyetimizin ve kültürümüzün bize gösterdiği yol zalimin başını ezmek, mazluma sahip çıkmaktır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, rejimin şubat ayı içinde gözlem noktalarının gerisine çekilmemesi halinde Türkiye'nin bu işi bizzat yapmak mecburiyetinde kalacağını belirtti.
"Rejimin ihlalleri mukabil şekilde cevaplandırılacak"
Erdoğan, "Rejim, nasıl muhalif grupların en küçük bir ihlaline, sivilleri de hedef alan ağır saldırılarla karşılık veriyorsa bundan sonra rejimin ihlalleri de askeri unsurlarına yönelik olarak mukabil şekilde cevaplandırılacaktır." şeklinde konuştu.
"Askerimize yapılan her saldırı misliyle cevaplandırılacak"
Erdoğan, şunları kaydetti:
"TSK'nın hava ve kara unsurları ihtiyaç duyduğumuzda tüm hareket bölgelerimizde ve İdlib'de serbestçe hareket edecekler, gerektiğinde operasyon yürüteceklerdir. Askerlerimize ve birlikte çalıştığımız dost unsurlara yapılan her saldırı kaynağın aidiyetine bakılmaksızın ve herhangi bir ikaz yapılmaksızın misliyle cevaplandırılacaktır."
"Bizim hiçbir ülkeyle karşı karşıya gelmek gibi bir niyetimiz yok"
"Madem İdlib bölgesindeki askerlerimizin güvenliği sağlanamıyor, öyleyse bunu bizzat yapma hakkımızı kullanmamıza kimse itiraz edemez." diyen Erdoğan, "Bizim hiçbir müttefikimizle, hiçbir dostumuzla, hiçbir ülkeyle karşı karşıya gelmek gibi bir niyetimiz, amacımız, derdimiz söz konusu değil." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Onların derdi, 'biz PYD, YPG'yi yani PKK'yı nasıl fazla silahlandırırız, öyle silahlandıralım ki bunlar Türkiye'ye karşı orada ayakta durabilsinler.' Dertleri bu." dedi.
"Rusya'dan tek beklentimiz Suriye'deki hassasiyetlerimizi daha iyi anlaması"
Erdoğan, Rusya'dan tek beklentilerinin Suriye'deki hassasiyetlerini daha iyi anlaması olduğunu söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "'Ne işimiz var orada' diyor Bay Kemal. Bay Kemal; Misakı Milli'nin altında kimin imzası var önce onu bir araştır. Sen hep diyorsun ya 'CHP Atatürk'ün partisidir' Ama sen kimin partisinin olduğunun bile farkında değilsin." dedi.
"Planın yegane hedefi İsrail'in işgal, yıkım ve gasp politikalarına meşruiyet kazandırmak"
ABD Başkanı Donald Trump'ın sözde barış planına değinen Erdoğan, "Açıklanan planın yegane hedefi, 70 yıldır aralıksız süren İsrail'in işgal, yıkım ve gasp politikalarına meşruiyet kazandırmaktır." şeklinde konuştu.
"Asla destek vermeyeceğiz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Filistinli kardeşlerinin razı olmadığı bir plana asla destek vermeyeceklerini vurguladı.
"Ne yaparsanız yapın, bunu kesinlikle başaramayacaksınız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Şu anda maalesef ABD gerek şahsıma, gerek istihbarat başkanıma yönelik tehditler savuruyor ve Türkiye'deki bazı finans kuruluşlarını da tehdit altına alıyor. Ne yaparsanız yapın, bunu kesinlikle başaramayacaksınız."