Son yıllarda aşı karşıtlarının sayısı dünyada ve Türkiye'de artıyor. Türkiye'de 2013 yılında 980 olan aşı reddi, 2017'de 23 bine kadar çıktı. Aşısızlığın artması nedeniyle 2019 yılında 2 bin 666 kişi kızamığa yakalandı. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre bu sayı 2016'da 9, 2017'de 69, 2018'de ise 716'ydı.
'Aşı, birey için değil, toplum için yapılıyor’
Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Songül Yalçın, aşılamanın belli hastalıkları kontrol altına almak için tıp tarihindeki en iyi silah olduğunu söyledi.
Prof. Dr. Yalçın, "Aşılar sayesinde çiçek hastalığı artık tamamen yok oldu. Çocuk felcinde ise tip 2 ve 3 yok olurken, yalnızca tip 1 ile mücadele ediliyor. Ancak aileler, 'Artık nasıl olsa gözükmüyor' diyerek aşı yaptırmaktan kaçınıyor. Aşı birey için değil, toplum için yapılıyor. Aşı olmadıkları için hasta olan çocuklar, bağışıklık sistemi zayıf olan kişilere hastalıklarını bulaştırıyor" diye konuştu.
‘Aşı karşıtlığını popüler hale getirenler, kendi çocuklarına aşı yaptırıyor’
Aşı karşıtlığının sansasyonel haberlerle artırıldığını söyleyen Prof. Dr. Yalçın, "Şu an eksik aşı nedeniyle kızamık salgını var. Çocuklarda kızamık tedavi edilse dahi 5-10 yıl sonra beyinde kalıcı hasara yol açabiliyor. Karaciğer kanserinin en büyük sebebi olan Hepatit B'nin, aşıyla önüne geçilmeye çalışılıyor. Bitkisel ürünler ile hiçbir hastalığı önleyemezsiniz. Son 4-5 yılda ülkemizde ve dünyada aşılanmayan çocuk sayısında artış var. Önemli olan aşılama yapılmayan kişilerin sayısı değil. Ancak bu kişiler nedeniyle toplumda hastalıklar ve ölümler artacaktır. Aşı karşıtlığını popüler hale getirenler, kendi çocuklarına aşı yaptırıyor. Aşılamanın azalması kimlere yarıyor bunu görebiliyoruz" diye konuştu.
‘Ortaya çıkan kişiler kesinlikle aşı konusunda uzman değil’
Kişilerin kişisel çıkarları nedeniyle aşı karşıtlığı yaptığını söyleyen İstanbul Aile Hekimleri Derneği (İSTAHED) Aşı Çalışma Grubu Genel Sekreteri Dr. Hamza Özdemir ise, "Aşı karşıtlarının sayısı artmaya devam ediyor. Son zamanlarda aşı ile ilgili bir kitap daha çıktı. Bu konularda ortaya çıkan kişiler kesinlikle aşı konusunda uzman değil. Anne ve babalar çocukları sağlıklıyken aşı yaptırmaktan imtina etse de hastalandığında her şeyi yapmaya hazır hale geliyorlar" dedi.
‘Elimizde imkan varken çocuklarınızı ölüme terk etmeyin’
Aşısızlık oranının toplumda yüzde 5'i geçmesi halinde salgının artacağını belirten Dr. Özdemir, "Türkiye'de aşı karşıtlığı nedeniyle 2019 yılında kızamık salgını sayısı 2 bin 666'ya ulaştı. Bu hastalık nedeniyle ölümler binde 1 oranındadır, şu ana kadar bir ölüm olmaması sevindirici. Kızamık geçiren çocukların 10-15 yıl içerisinde geri dönüşü olmayan, beyinde kalıcı hasara veya ölüme neden olan SSPE hastalığına yakalanma ihtimali bulunuyor. Şu an birkaç ülkede kızamık nedeniyle ölümler var. Ölümlerin başlamasıyla devletler bu konuyla ilgili önlemler alıyor. Elimizde imkan varken çocuklarınızı ölüme terk etmeyin" uyarısında bulundu.