FİNANSGUNDEM.COM - DIŞ HABERLER SERVİSİ
Ekonomik genişlemeler, faiz oranlarının artırılması ya da mali krizler gibi sebeplerle durabilir. Bu durum ekonomide mal ve hizmet talebinin düşmesine neden olur. 1970’deki petrol krizinden bu yana dünya mal arzı ile ilgili bir krize girmedi. 2020’de ABD ile Çin arasındaki ticaret savaşı dünya çapında bir çöküş meydana getirebilir.
İki ülke arasındaki ticaret savaşı 2019 yılında bitmesi beklenirken artışa geçti. Bazı vergilerin yürürlüğe girmesinin geciktirilmesi iki ülke açısından olumlu karşılandı.
TİCARET SAVAŞININ ETKİSİ
Tarih, bir ticaret savaşı durgunluğunun neye benzediği ya da doğru politika tepkisinin ne olduğu konusunda çok az rehberlik sunar. Bu alanda iktisat teorilerine bakmak gerekecek. Ticaret savaşının en görülür etkisi küresel ithalatın düşüşü ve yatırımların azalması olmuştur.
Amerikan başkanlık seçiminin hem ticaret savaşı hem de ekonomi politikası üzerinde derin etkileri olacak. Trump yeniden seçilirse, Amerikan Merkez Bankası FED’in bağımsızlık tartışması tekrardan gündeme gelecek. Trump karşıtları Jerome Powell’in istifasını ve zenginlerin vergi indirimlerinin kaldırmasını talep edebilir.
MERKEZ BANKALARI KONTROLÜ KAYBEDİYOR
Dünyaca ünlü ekonomi dergisi Economist’e göre her iki durumda da, Amerikan para politikası bir değişim dönemine girecektir. 2020’de FED para politikasını gözden geçirmeyi tamamlayacaktır. Muhtemelen %2 enflasyon ortalamasını hedefleyecekler.
Ticaret savaşı, büyüme yavaşlasa bile, belki de artan petrol fiyatları ile birleşerek enflasyonu tetiklemesi merkez bankaları için en kötü senaryoyu oluşturmakta. Dünya ekonomisi, alışılmadık bir düşüş türünün eşiğinde ve merkez bankalarının kontrolü azalıyor.