Yazdır
Adalet ve Kalkınma Partisi'nden (AK Parti) eylül ayında istifa eden eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun partileşme çalışmalarında son dönemece girildi.
Kulis bilgilerine göre, Davutoğlu ve ekibinin 2-3 Aralık’ta kampa girmeleri ve bu kampa kurucular kurulunun katılması bekleniyor. Partinin isim ve amblem dahil olmak üzere son şekline söz konusu çalışma kampında karar verilecek ve bu toplantıdan birkaç gün sonra Ankara’da partinin kuruluşu kamuoyuna bir basın açıklaması eşliğinde tanıtılacak.
Ancak, Davutoğlu yakın çevresiyle yaptığı görüşmelerde, AK Parti’yi bölmek ve oradan milletvekili transfer etmek gibi bir düşünce içerisinde olmadığını sık sık ifade ediyor.
Kurucular kurulunda, birkaç ay önce AK Parti’den istifa eden eski Diyarbakır milletvekili Cuma İçten’in yanı sıra Kürt seçmenin aşina olduğu temsilciler de yer alacak.
Yeneroğlu da A Takımı'nda olacak mı?
AK Parti’den yakın zamanda istifa eden İstanbul milletvekili ve hukukçu Mustafa Yeneroğlu'nun şu anda partiye katılıp katılmayacağı kesinlik kazanmadı. Ancak, kendisinin Davutoğlu ile Ali Babacan'ın parti girişimlerinin birleşmesi yönünde bir tutum benimsediği ileri sürülüyor.
Yeneroğlu geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, “Nazım Hikmet’in belirttiği gibi ‘Bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine’ yaşayabiliriz” demiş; ayrıca “Şehir Üniversitesi'nin karşı karşıya kaldığı hukuksuzluk, ne münferit bir olay ne de yalnızca eğitim-öğretim hakkına vurulmuş bir darbedir” şeklinde bir başka sosyal medya paylaşımında da bulunmuştu.
Kurucular kurulu yaklaşık 100 kişi olacak
Davutoğlu'nun ekibinden isminin açıklanmasını istemeyen bir yetkili, "Kurucular kurulunun listesi 100 civarında olacak; bu kişilerin 30-40 kadarı ise ana kademe denen Davutoğlu’nun A takımından seçilecek" dedi.
Kurucular kurulunda muhafazakar kesimden olduğu gibi sol kesimden de katılımlar olacak ve Alevi, Kürt, genç, kadın gibi farklı kesimler arasında bir denge gözetilmesine önem gösterildi. Ayrıca illerin büyüklüklerine göre de bir üye oranı belirlenecek. Yeni ve yıpranmamış isimlerin katılımına özel önem gösterilecek.
Ancak yetkili, partinin 81 ilde havuzlar üzerinden teşkilatlandığına dair son haberleri yalanladı.
Yaprak dökümü devam ediyor
Öte yandan AK Parti’de devam eden yaprak dökümü, Davutoğlu’nun çiçeği burnundaki partisine katılımlar şeklinde yorumlanıyor.
Son olarak AK Parti Bayburt eski il başkanı Hakan Kobal, pazartesi günü sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada “Kuruluşundan bugüne yönetici ve il başkanlığı görevleri yaptığım AK Parti’den bugün itibariyle istifa ediyorum” diyerek Twitter paylaşımında Ahmet Davutoğlu ve A Takımı’ndan üç kişiyi (Ayhan Sefer Üstün, Feramuz Üstün, Selim Temurci) etiketledi.
Eski Başbakan Davutoğlu, 14 Eylül 2019 tarihinde Selçuk Özdağ, Ayhan Sefer Üstün, Abdullah Başçı, Feranuz Üstün ve Selim Temurci ile birlikte basın toplantısı düzenleyerek partiden istifa etmişti.
Öte yandan, AK Parti İstanbul İl Kadın Kolları Başkan Yardımcısı ve Halkla İlişkiler Birim Başkanı Zeynep İşcan da, yine pazartesi günü AK Parti’den istifasını açıkladı. Geçmişte AK Parti’den milletvekili adayı da olan Zeynep İşcan, Twitter hesabından paylaştığı istifa mesajında, “Gördüğüm lüzum üzerine Ak Parti’den istifa ettim saygılarımla” ifadelerini kullandı.
Genel merkez CHP belediyesinin sınırları içinde
Fiziki altyapı konusunda ise; Parti’nin Ankara’daki genel merkezi kiralandı. Ancak bu süreçte yapılan görüşmelerde birçok kişi kiracının Davutoğlu olması sebebiyle baskı yemek ve işinin bozulması gibi endişeler sebebiyle binalarını kiraya vermekten çekindi. Ancak genel merkez şu anda Cumhuriyet Halk Partili bir belediyenin sınırları içerisinde tutuldu.
euronews Türkçe’nin görüştüğü yetkili, medyada yaygın iddiaların aksine, Davutoğlu’nun partisini kamuoyuna açıklamadan önce, kendisi de yakın bir tarihte yeni partisini kurması beklenen ancak çalışmalarını görece daha sessiz ve düşük profilli ilerleten Ali Babacan ile birlikte hareket etme teklifiyle yeniden bir görüşme yapmadığını özellikle vurguluyor.
Şehir Üniversitesi'nin akıbeti ne olacak?
Eski Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun kurucusu olduğu Bilim ve Sanat Vakfı'na bağlı İstanbul Şehir Üniversitesi'nin tüm varlıklarına Halkbank tarafından el konmasının ardından üniversitenin durumu ise henüz netlik kazanmış değil.
Ulaştığımız yetkili, “Üniversiteye dair mahkeme süreci devam ediyor, itirazlar yapılıyor. Ancak öğrenciler kantinden ayran aldıklarında bile bu paraya bloke konuyor. Halk Bankası’nın hesapları dondurmasının ardından başka bankalarla görüşmüştük, ama o bankalara da BDDK’dan yazı gittiği için bir sonuç alamadık” diyor.
Yetkili, eğitim sisteminde her üniversitenin bir "hami"si olduğunu, süreç sonuçlanmazsa Şehir Üniversitesi’nin de muhtemelen Davutoğlu'nun siyasete adım atmadan önce dört yıl akademisyenlik yaptığı Marmara Üniversitesi'nin idaresi altına geçeceğini belirtiyor.
Davutoğlu'nun Marmara Üniversitesi'nde 27 Kasım 2017'de yapacağı açıklanan program iptal edilmiş, Davutoğlu ise buna tepki olarak "Benimle öğrenciler ve gençler arasına kimse giremez, kimse bariyer koyamaz" demişti. Davutoğlu, 1995-1999 yılları arasında Marmara Üniversitesi uluslararası ilişkiler bölümünde öğretim üyeliği yapmıştı. (Euronews)