Yazdır
Trabzon'da doğan ve 1960'lı yıllarda Adana'ya, 1980'de ise İstanbul'a taşınan Mehmet Nuri Müftüoğlu (93), zamanla Silivri, Selimpaşa, Çorlu bölgelerinde yaklaşık 1000 dönüm arsanın sahibi oldu. Uzun yıllar arsa ticaretiyle uğraşan Müftüoğlu, gayrimenkul dışında milyonlarca lira para ve menkul değere de kavuştu. Müftüoğlu, Adana'da vali, emniyet müdürü gibi devlet kademelerinden önemli isimlerin yanı sıra, Hacı Ömer Sabancı gibi dönemin iş adamlarıyla aile dostlukları kurdu. İstanbul'da da önemli isimlerle yakın ilişkilerini sürdürdü. Siyaset dünyasıyla da sıkı ilişkiler içinde oldu. Öyle ki, merhum Süleyman Demirel başbakanlığı döneminde Müftüoğlu'na o çok meşhur şapkalarından birini hediye etti. Kuveyt Emiri de som altın saatlerinden birini de Müftüoğlu'na hediye olarak vermişti.
TEDBİR KONULMASINI İSTEDİLER
Sabah'tan Zeynel Yaman'ın haberine göre, iki ayrı eşten 5 çocuğu olan Müftüoğlu'nun evlatları arasında bir süre önce miras kavgası başgösterdi. Çiğdem, Hakan ve Resul Müftüoğlu, büyük kardeşleri Harika ve Fatih Müftüoğlu hakkında dava açıp suç duyurusunda bulundu. Buna gerekçe olarak da iki kardeşin, alzheimer olan babalarının mal varlığını haksız yolla üzerilerine geçirmesi ve kendilerini mirastan devre dışı bırakması gösterildi. Kardeşler, babalarının mal varlığına tedbir konulmasını da istedi. Halen Antalya'da ablası Harika'nın yanında ikâmet eden babasının 2010'de eşini kaybettikten sonra unutkanlık ve diğer sağlık sorunları yaşamaya başladığını ifade eden Hakan Müftüoğlu, "Babam, 2010'da akli melekelerinde zayıflama meydana gelmeden önce ağabeyim Fatih Müftüoğlu'nu mirastan reddetmişti ancak ağabeyim 2014'te kendini tekrar mirasa dahil ettirdi. 2018'de ise beni ve küçük kardeşimi mirastan reddettirdi. Geçen yıl babamızın banka hesaplarından boş kağıtlara imza attırılarak para çekildiğini öğrendik. Kardeşim, 'Baba ne yapıyorsun sen' deyince, babamın yanıtı 'Ben mi atmışım' olmuş. Hatırlamadığını fark edince dava açtık. 200 bin, 400 bin lira gibi miktarlarda paralar çekildiğini öğrendik. Heyet raporu olmadan babama 'sağlıklıdır' diye evrak almışlar. Noter de aynı isim olduğundan sürekli onay vermiş. Hatta noter, başka yerlere gittiğinde bile orada onay alınmış. Babamı, Bakırköy Akıl ve Ruh Sağlığı Hastanesi'ne götürdük. Hiçbir soruya düzgün yanıt veremedi" dedi.
SEKRETER KENDİNE TAZMİNAT ÖDETMİŞ
Hakan Müftüoğlu, geçen yıl 31 Ekim'de, babasının akli dengesinin yerinde olmadığı gerekçesiyle vasi atanması için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na müracaat ettiklerini belirterek şunları söyledi: "Hesaptan çekilen paralarla ilgili de suç duyurusunda bulunduk. İki yılda toplam 22 milyon lira para çekildi. Daha önce ne kadar çekildiğini bilmiyoruz bile. Babamın sekreteri kendisine 600 bin TL tazminat ödetmiş."
'BABAMI GÖREMEMEK BANA ACI VERİYOR'
Dava açan 3 kardeşten biri olan Resul Müftüoğlu, "Önceden babamla iş yerimiz yakındı. Her gün gider sohbet ederdik. Şimdi babamı göremiyorum. Bu da bana çok acı veriyor" dedi. Çiğdem Müftüoğlu da, "Babama yıllar önce arsalarım için vekalet vermiştim. Kendime ait arsamı babama verdiğim vekaletle sattılar. 2 milyon lira tutarındaki parayı hâlâ alamadım. Onu da çekmişler. Babam asla kızına ait arsayı satmaz. Beni telefonla arayıp, 'Elinde ne varsa alacağız' diyerek tehdit ettiler" şeklinde konuştu.