AK Parti’nin ocak ayında Meclis’e sunmayı planladığı “yerel yönetimler” yasa tasarısının hâlâ üzerinde çalışılan taslağında, belediyelerin işleyişi ile ilgili çok önemli düzenlemelere yer verildi. Taslakta 30 büyükşehir belediyesi, genel bütçe vergi gelirlerinden aldıkları pay oranı bakımından sınıflandırıldı. Yalnızca Kocaeli, İzmir, İstanbul, Ankara ve Erzurum belediyelerinin, vergi geliri payı ortalamasının üzerinde kaldığı, geri kalan 25 büyükşehir belediyesinin ise ortalamayı geçemediği tespit edildi.
“Belediyeler arasındaki gelir adaletsizliği”nin önüne geçmek için, yasa ile söz konusu 25 belediyenin vergi paylarının artırılması; ortalamanın üstündeki beş belediyenin ise, vergi paylarının baskılanması sağlanacak. Söz konusu beş belediyeden İstanbul, Ankara ve İzmir CHP’nin; Kocaeli ve Erzurum ise AK Parti’nin elinde bulunuyor. Ortalamanın altında kalan 25 belediyenin sekizi CHP’li, 14’ü AK Partili belediye başkanları; üçü ise kayyum tarafından yönetiliyor.
“Gelir adaletsizliği”ne çözüm olarak vergi dağılımında kullanılan nüfus, yüzölçümü, sanayileşme gibi parametrelerin ağırlıklarını değiştirmek ya da fon temini gibi yöntemler masadaki başlıklar arasında yer alıyor.
Sekreterin süresi
Taslağa göre, mevcut durumda belediye başkanının talebi ve Çevre Bakanlığı’nın onayıyla atanan büyükşehir belediye genel sekreterlerinin artık seçilmiş belediye başkanı ile birlikte göreve gelip birlikte görevden ayrılacakları bir sistem kurgulanıyor. Buna göre yasaya, “Büyükşehir Belediye Genel Sekreteri’nin görev süresi, büyükşehir belediye başkanının görev süresi ile sınırlıdır” ifadesinin eklenmesi öngörülüyor. Yeni sistemde belediye başkanı seçilir seçilmez, mevcut genel sekreteri görevden alabilecek. Yerine atanacak yeni ismin onayı için de süre kısıtlaması getirilecek.
Her şehrin, belediye meclisleri tarafından oluşturulacak kentsel tasarım rehberleri olacak. Kentle ilgili yasadan sonra yapılan her çalışma bu rehberlere uygun olarak gerçekleştirilecek.
İmar yetkisi tek elde
Mevcut durumda Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı, TOKİ, Karayolları gibi pek çok kurumun elinde bulunan imar planlama ve değiştirme yetkileri, belediye meclislerine devredilecek. Böylelikle imar yetkisi tek elde toplanmış olacak. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, sadece denetim ve kontrol yapabilecek.
Kişi lehine imar tadilatına izin verilmeyecek. Yapılması halinde belediye meclisleri bünyesinde oluşturulacak değer tespit komisyonları aracılığıyla değer artış payı belirlenecek ve bu bedel devletin kasasına aktarılacak. Devlet, bu parayı sadece kentsel dönüşüm çalışmalarında kullanacak. İmar tadilatları artık levhalar yardımıyla tüm kamuoyuna ilan edilecek. Kararlar hızlıca mahkemelere taşınabilecek. (Milliyet)