Yazdır
ABD Başkanı Donald Trump’ın önceki akşam attığı “Türkiye sınırları aşarsa ekonomisini ortadan kaldıracağım!” Tweet’i geçen yılki kur şokunu hatırlattı.
Türkiye’de sermaye piyasalarında son bir yıldır yaşanan büyük dalgalanmalar, piyasalarda dalga boylarına alışmasını sağladıysa da ABD ile olası bir gerilim, yeniden kur üzerinden piyasaları dalgalandırıyor. Dolar/TL kuru önceki güne 5,70 sınırından başlamasının ardından akşam üzeri Trump’ın tweeti ile 5,85 seviyesine kadar yükseldi. Dolar/TL sonrasında 5,83 seviyesine geriledi. Donald Trump’ın Türkiye ile ilgili son tweetlerinin ardından dolar/TL bu kez de yönünü aşağı yönlü indirdi. Trump, son Twitter paylaşımında Türkiye’nin ticaret ortağı ve çok önemli bir NATO üyesi olduğunu vurguladı ve “Erdoğan 13 Kasım’da davetlim olarak ABD’ye gelecek” dedi. Dolar/TL 5,80’e geriledi.
Peki, şimdi ne olacak? Yeni ne gibi gelişmeler olacak? Bakıldığında piyasaların kapanma saatlerinde gerçekleşen sığ işlemler sert dalgalanmaları beraberinde getiriyor. Bu nedenle her şeyden önce piyasalar açıkken yaşanan fiyat hareketleri izlenmeli.
Teknik olarak dolar kurunda kritik eşik 5,85 seviyesinde bulunuyor. Bu seviyenin aşılması halinde 6 seviyesinin üzerine çıkıldığını görebiliriz. Dolar/TL’de aşağı doğru hareketlerde güçlü destekler 5,74 ve 5,65 seviyelerinde bulunuyor.
Sosyal medyadan yürüyor
Trump önceki akşam saatlerinde attığı tweetinde, Suriye’nin kuzeyinde bulunan 50 ABD askerini çekme kararının ardından, “Daha önce de belirttiğimi yenilemem gerekirse, Türkiye sınırı aşmak olarak nitelendirdiğim birşey yaparsa, Türkiye ekonomisini (daha önce de yaptığım gibi!) ortadan kaldıracağım” dedi. Öte yandan Milli Savunma Bakanlığı dün akşam Twitter’dan yaptığı açıklamada, harekat için tüm hazırlıkların tamamlandığını duyurdu. Sıcak gelişmeler peş peş yaşandı. Dün ise Trump Twitter paylaşımında Türkiye’nin ticaret ortağı ve çok önemli bir NATO üyesi olduğunu vurguladı. Dolar/TL 5,80’e geriledi.
TÜRKİYE'NİN ELİNDE CİDDİ AVANTAJLAR BULUNUYOR
1- Türkiye jeopolitik ve stratejik konumu nedeni ile ABD açısından önemli bir ülke.
2- Trump her defasında çok sert çıkışlarda bulunmasına rağmen nihai noktada mutlaka uzlaşma sağlandı.
3- Uluslararası şirketler aracılığı ile ticaret savaşlarının etkisini hissettirdiği bir dönemde gelişmekte olan ülkelerin tam kalbinde yaşanacak bir olumsuzluk hiçbir ülke açısından kabul edilir olmayacaktır.
4- Türkiye hemen hemen üç ya da dört yılda bir krizlerle başa çıkmak zorunda kalan bir ülke olarak hızlı bir toparlanma sürecine sahip.
5- Bütün olası gelişmeler ve olumsuzluklar fiyatlara yansımış durumda
6- Azil süreci ve seçimler nedeniyle Trump daha agresif hareket edebilir. Ancak bu durumu herkes görüyor.
7- ABD zaten Çin ile ciddi bir ticaret savaşı içerisinde. En son Trump yönetimi, Çin’e sermaye girişlerine yönelik olası kısıtlamaları değerlendiriyor. Beyaz Saray özellikle ABD hükümetinin kamu emeklilik fonları tarafından yapılan yatırımlara odaklanıyor. Çin dışında mecraların genişmesi ABD açısından da istenen bir durum olmayacaktır.
8- ABD hala dünyadaki en büyük küresel güç. Türkiye ise kendi bölgesinde bölgesel bir güç. Yaklaşık son üç yıldır İsrail, Ermeni meselesi ve İran’la ilgili nedenlerle Türkiye ABD ile karşı karşıya geldi. Ancak uzlaşmalar sağlandı. Türkiye çok boyutlu ve çok kutuplu bir dış politika yürütüyor. Bu da onu güçlü kılıyor.
9 - Küresel büyüme Batıdan Doğuya doğru kayarken ABD’nin köprü olabilecek bir ülke ile bağlarını koparmayacağı bir gerçeklik. Karşılıklı çıkarlar ve var olan ticari bağlantıların korunması bile başlı başına önemli. Bu anlamı ile Türkiye kendisine verilen her ödevi uygulayan bir ülke değil gerektiğinde söz söyleyen bir ülke olarak ön planda. Avrupa’da ticari bağlantıları olan ve büyük bir göçmen kitlesini barındıran Türkiye açısından seyirci kalmayacaktır.
10- Piyasalar cephesinden bakıldığında Türkiye’nin yatırım yapılabilir bir kredi notu yok ve risk primi 368’li seviyelerde. Bu nedenle zaten çıkmak isteyen yabancı yatırımcılar çıkmış durumda. Zorlu süreçler, bunların aşılması zaman alabilecek olsa da mevcut piyasalar yatırımcılara ciddi fırsatlar sunacak.
Yabancıların payı
Türkiye’de sermaye piyasalarında yabancıların ağırlığı yüzde 65’lerde, yurtiçi yerleşiklerin de döviz pozisyonu 193,7 milyar dolar ile rekor seviyelerde. Bu nedenle kurdaki hareketler hem borsa tarafında hem de döviz tarafında tüm yatırımcıların gözlem alanında. Yabancıların payı tarihsel seyri içerisinde hiç yüzde 61 seviyesinin altına inmedi. Mutlaka bir çözüm geliştirildi. ABD ile önümüzdeki dönemde de sık sık problemler yaşanacaktır. Ancak bunların çözülebileceğini düşünüyoruz.
Zeynep Aktaş / Milliyet