Gül özetle şunları söyledi;
“Türkiye’de bugün söz söylemek isteyen herkesi çağırdık. Yargı reform belgesi için hassasiyetimiz sürdüreceğiz. Bu 82 milyonun bir yargı reformu belgesidir. Yargı hiç kimseye ait olamaz. Hiçbir zümreye hiçbir organize yapıya teslim edilemez. Bu süreçte çok olumlu tepkiler geldi. Hem içeriden hem dışarıdan. Biz buna inandığımız için reform haline getirdik. Elbette eleştiriler oldu. Bu konudaki eleştirileri parlamento da dikkate alacak biz de gerekeni yapacağız.
Güven veren ve erişebilir bir anlayışla bu belgeyi hazırladık. Özellikle yeni bir insan hakları çalışması başlatacağız. Devlet olarak insan hakları konusunda şunları taahüt ediyoruz diye bir çalışmayı ayrıca yapacağız.
Hukuk mesleğine giriş sınavı getiriyoruz. Hakim ve savcı yardımcılığı konusunu çok önemsiyoruz. Hakim yardımcılığından sonra bir sınava girip tüm bu süreçlerden sonra cüppeyi giyip bu mesleği yapacak.
Yeni ihtisas mahkemeleri kuracağız. Hukuk hakimi olarak başladıysa hukuk davasına bakacak.
Tutuklamayı infaz gibi gören uygulamalar bizlerin asla kabul edeceği bir durum değil. Tutuklulukta azami bir süreç üzerinde çalışıyoruz.
1 Ocak 2019 tarihinden beri vatandaşa davasının ne zaman sonuçlanacağına ilişkin belge veriliyor. Bu süreyi aşanlar niçin uzamış, biz bu süreleri daha öne çekmek için değerlendirme yapacağız.
9 milyon hakim ve savcılarımızın önünden geçen dosyadır. Bu adli yılın daha verimli geçeceğine inanıyoruz.
Arabuluculukla ilgili rakamlar vereceğim. 383728 dosyada anlaşmaya varılmış, 852 iş mahkemesinin bakacağı davalar arabuluculukla çözülmüştür. Biz bunu ticari davalarda da hayata geçirdik.
Nöbetçi noterlik konusunda 204 bin 565 işlem yapılmış.
Elektronik tebligat çerçevesinde çon önemli başarılı uygulamalar oldu. cep telefonuna bir bilgi geliyor ve 5 günde tebligat yapılmış sayılıyor.”