Yeni parti kuracağı konuşulan Ahmet Davutoğlu, Sakarya’da 2015 yılındaki terör olaylarını kast ederek söylediği “Eğer defterleri açarsam kimse insan içine çıkamaz” açıklamasıyla ilgili önemli bilgiler verdi.
Ahmet Davutoğlu, Sakarya’daki sözlerini MHP ve AKP’nin 7 Haziran, 1 Kasım döneminde izlediği politika nedeniyle söylediğini açıkladı. Davutoğlu tehdit edildiğini belirtirken AKP’deki MKYK sürecinde hata yaptığını da “Yanıldığımı 6 Mayıs 2016’da fark ettim” sözleriyle ifade etti.
“CUMHURBAŞKANI İLE İLGİLİ İHTİLAFLI KONULARI AÇMAM”
Davutoğlu, başbakanlık görevini bıraktıktan sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan ile arasında yaşandığı iddia edilenlerle ilgili “Ben Cumhurbaşkanı ile yaşadığım ihtilafları o açmadıkça, gerekli olmadıkça hiçbir zaman açmadım, açmam” dedi.
“AK PARTİ’NİN AKP’LİLEŞTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ”
Davutoğlu AKP’nin politikalarını eleştirirken, “Hiçbir mevki ve makan peşinde değilim, bazıları bunu zikrettiği için söylüyorum. Manifestoyla koyulan ilkeler AK Parti’nin kurucu ilkeleridir. 100 yıllık ülkemizin kuruluş ve devlet olarak sürdürülebilme ilkeleridir. AK Parti kurulurken ortak akılla kuruldu, biz manifestoda bunları hatırlattık. Biz AK Parti’yi hiç kullanmadık tabir olarak, biz arkadaşlarla AK Parti’nin AKP’lileştiğini düşünüyoruz. Biz herkesle konuşmaya hazırız. Ankara’da ‘gelin mahallelerimizden çıkalım, gelin konuşalım, bizim buna ihtiyacımız var’. Yoksa bu mesele bizim çağırılıpta ‘şu kurulda bir yer vermek istiyoruz’ diyerek çözülecek bir mesele değil. Onlar dese ki gelin konuşalım, konuşuruz. Bana en ağır hakaret etse de, konuşmamın tamamını dinlemeden hakaret edenlere de biz ‘gel’ deriz. Ümidim yok oldu diyorum. Eğer önümüzdeki günlerde bu çağrımız yanıtsız kalırsa, ‘yeni bir hali yeni bir yol olarak bağlamaz’ lazım. Dikkate alınmazsa yeni bir yoldan kastım da açıktır. AK Parti’nin genel başkanlığını yapmış birisi olarak, duam AK Parti’nin kendi eksenine dönmesidir” ifadelerini kullandı.
Davutoğlu’nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle;
Beni şaşırtan ve üzen iki tavır oldu. Birisi MHP Genel Başkanı’na koalisyon için gittiğimde, MHP en azından seçim hükümetine ona vermezse azınlık hükümetine destek vermesiydi. Bu kadar sert mücadelelerin sürdüğü dönemde MHP Genel Başkanı 4 teklifimi de reddetti. Beni şaşırtan buydu.
Öcalan’ın mektubunu meşrulaştıran MHP’nin bunu yapması kast ettiğim bu. Kimsenin bunu yapmaya hakkı yok
Ben şehitlerimizin cenazelerini defnederken siz Ankara’da bana karşı imza topluyordunuz. Terörle mücadele edilirken MKYK listesi müzakere etmem. Hangi liste çıkarsa benim arkadaşım dedim. Yanıldığımı 6 Mayıs 2016’da fark ettim.” ifadelerini kullandı.