Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, çeşitli temaslarda bulunmak için geldiği Niğde'de Vali Yılmaz Şimşek'i makamında ziyaret etti.
Basına kapalı gerçekleşen ziyaretin ardında Feyzioğlu, cuma namazını Dışarı Cami'de kıldı.
Namazın ardından AA muhabirine açıklamalarda bulunan Feyzioğlu, yargı reformunu çok olumlu bulduklarını aktararak, "Yargı reformunu yeşil pasaporta indirenleri kınıyorum. Bu sığlıktır. Türkiye'nin menfaatini, geleceğini düşünmemektir. Reformun bir satırını bile okumadan bunu küçümsemek adına, hani 'kedi uzanamadığı ciğere murdar dermiş' misali. Bu tür arkadaşlardan bir şey bekliyorum; 'Şurası yanlış, şurası eksik' o bile başımın üstüne ama yok saymayı kabul etmiyorum. Yani bu memlekete, millete iyilik yapmak isteyen, 'şurası yanlış, şurası eksik' der. Sen 'eksik' deme, 'yanlış' deme toptan kötüle. Yani hiç mi iyi bir şey yok içinde? Bir tek yeşil pasaporta indirdiniz, ayıptır. Bu mesleğe ayıptır, memlekete ayıptır" diye konuştu.
Feyzioğlu, öncelikli gayelerinin her zaman ülke olduğunu, avukatların menfaatine olanın aynı zamanda memleketin üstün menfaatine de olduğunu vurguladı.
"GEREKÇESİZ KEYFİ TUTUKLAMALARDAN BAHSETMİYOR MUYUZ?"
Vatandaşın hakkının teslim edilmesini istediklerini, yargı reformunda da bunu sağlayacak bir sürü değişiklik olduğunu dile getiren Feyzioğlu, "Bu işi ciddiye almamaya gayret edenler ya da küçümsemeye çalışanlar şunu nasıl görmezler. Bu ülkedeki hakim ve savcıların yükselmeleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uygun kararlar vermelerine bağlanacak. Biz 50-60 yıldır kes yapıştır tutuklamalardan şikayet etmiyor muyuz? Bugünün meselesi değil. Gerekçesiz keyfi tutuklamalardan bahsetmiyor muyuz? Bunu çözecek bir mekanizma getiriyoruz" ifadelerini kullandı.
"BUNU DAHİ ANLAMAKTAN ACİZLER"
TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, şöyle devam etti:
İstanbul Barosu Başkanı Durakoğlu: Yeşil pasaport yerine önce adliyeye giriş pasaportu verilsin
"Bu ülkenin hakimleri, eğer Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin konuyla ilgili kararlarına uygun karar verirlerse terfi edecekler. Bu yazıyor, bu belgede. Sen bunu bir gör önce. Almışlar bir yeşil pasaport, yeşil pasaport aşağı, yeşil pasaport yukarı. Onun da cevabını vereyim size. Hakim yargılar, savcı suçlar, vatandaşı savunan avukattır. Hakim ve savcının yeşil pasaport sahibi olduğu yerde vatandaşı savunan avukatın yeşil pasaport sahibi olması, vatandaşın yargıdaki eşitliğinin sembolik olarak bir göstergesidir. Buna teşekkür edeceklerine bunu alkışlayacaklarına yerden yere vurmak ayıptır. Son 10 senesini ben biliyorum, neredeyse tüm baro başkanı adayları seçim vaatlerinin içine 'avukatları belli kıdemden sonra yeşil pasaport sahibi yapacağız' dediler. Mesele pasaportun renginin yeşil olması değil. Mesele vatandaşı savunan avukatın, sistemde vatandaşı suçlayan savcıyla eşitliğinin belgelenmesidir. İşte budur bütün mesele. Bunu dahi anlamaktan acizler."
Türkiye'nin büyük meselelerinin olduğuna işaret eden Feyzioğlu, bunlar karşısında 82 milyon vatandaşın adalet paydasında buluşturulması gerektiğinin altını çizdi.
"YOK SAYAMAZSINIZ, ALAY EDEMEZSİNİZ"
Feyzioğlu, S-400'lerle hava sahasının savunulması için çırpınıldığına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Doğu Akdeniz'de, Rumlar, Mısır'ın diktatör yöneticisi ve İsrail ile Türkiye'nin ve Kıbrıs Türkünün üstün menfaatlerine aykırı şekilde doğal gaz arıyor. Peki biz bu yedi düvele karşı nasıl dimdik duracağız, milletimizi güvenilir bir adaletin paydasında buluşturarak. Yargı reformu 82 milyonu güvenilir bir adalet paydasında buluşturma taahhüdüdür. Tabii ki eksiği vardır. Çıkarsınız, bu vatanı seviyorsanız eksiğini söylersiniz. Tabii ki yanlışı vardır. Bu vatanı gerçekten seviyorsanız ucuz, sığ siyaset yapmıyorsanız, çıkarsınız 'yanlışı şudur' dersiniz. Ama yok sayamazsınız, alay edemezsiniz. Peşin söylüyorum, HSK'nin yapısının anayasal anlamda değişmesi lazım. Bunu ilk ben söyledim zaten. Ama bunun da zamanı gelecektir. Olağanüstü bu dönemi atlattıktan sonra Allah'ın izniyle hep birlikte, mecliste siyasi partiler, bu ülke için bir araya gelsinler HSK'nin de yapısını o gün değiştirsinler. Ama siz HSK'nin yapısını bugün değiştirdiğinizde hakimlerimizi keyfi davranacak o yapıdan kurtarabiliyor musunuz? Hakimlerimizi vatandaş için hüküm veren zihniyete kavuşturabilecek misiniz? Önce bu hakimleri eğitmemiz lazım. Hakimlerimizin 'önce insan' demesini sağlamamız lazım."
"ALKIŞLIYORUM, ALKIŞLIYORUM, ALKIŞLIYORUM"
Yargı reformunun merkezinde insan, eğitim, sınav, ölçme ve değerlendirmenin olduğunu dile getiren Metin Feyzioğlu, "Tayin ve terfide insana değer veren hakimi tayin ve terfi ettirmek vardır. İşte bunları sağlamamız lazım. S-400, Doğu Akdeniz, doğal gaz yatakları bunların arkasındaki emperyal güçlerin üzerimize yönelttikleri o büyük kasırgaya karşı içeride dimdik, köklerimizi milletimizin kökleriyle eş tutarak ayakta kalabilmemizin tek yolu, adalet paydasında 82 milyonu kucaklaştırmaktır. Yargı reformu bunun içindir, sonuna kadar da arkasındayız. Ne kadar alay ederlerse arkasındayız, ne kadar saldırırlarsa arkasındayız. Alkışlıyorum, alkışlıyorum, alkışlıyorum" diye konuştu.
Feyzioğlu, daha sonra Şadırvan Park'ta oturan vatandaşlarla sohbet etti.