Borsa İstanbul’da her dönemde seçici hisse senedi hareketlerini görebilmek mümkün. Trendin ve konjonktürün öne çıkardığı şirketlerin hisse senetleri olası fiyat dalgalanmalarında en hızlı hareket eden hisseler. Yatırım gurusu Warren Buffett, “Bizim yatırım felsefemiz şudur. Asla iyi satış yapacağına güvenme. O kadar uygun fiyattan al ki ortalama bir satış bile iyi sonuç getirsin” diyor. İyi fiyatlamalar da karamsar raporların ve gelişmelerin yaşandığı dönemlerde gelebiliyor. Fonlarda hisseleri artırma dönemi.
Şirketlerin analiz edilmesi ve konjonktürün öne çıkardığı hisse senetlerine yatırım yapılması olası fiyat hareketlenmelerinde çok yüksek kazançları da beraberinde getirecektir. Borsa hareketlendikten sonra alıma geçmek isteyenler ya da sorunlar çözüldükten sonra pozisyon almak isteyenler ise çoğu zaman uygun fiyatları kaçırmış oluyor.
Fiyatlar yükseldiğinde daha önce almadıkları fiyatları göz önünde bulunduranlar yeni fiyatlardan uzak durmakta ve asıl yüksek getirileri de yakalayamamaktalar. Bu nedenle özellikle mali yapısı güçlü firmaların takip edilmesi ve uygun fiyatlarda pozisyon almaları getiri potansiyelini yükseltecektir. Özellikle endekste ağırlığı yüksek ihracat oranı yüzde 5’in üzerinde olan ve döviz pozisyonu yüksek şirketler mevcut koşullarda daha fazla dikkat çekiyor. Bu özellikleri taşıyan ve listede ilk 10 arasına giren firmalar şunlar: Tüpraş, Turkcell, Aselsan, Şişe Cam, TAV Havalimanları, Enka İnşaat, Arçelik, Soda Sanayii, Ülker Bisküvi, Mavi Giyim.
Yabancı ‘pay’ını koruyor
Piyasalarda fiyatlar belirli döngülerle hareket ediyor. Öncül faktör ise yabancıların hareketi. Borsa İstanbul’da yabancıların borsadaki payı yüzde 64.34 seviyesinde bulunuyor. Yabancıların borsadaki payı tarihsel seyir boyunca en düşük yüzde 61 seviyesine geriledi.
Son 6 yılda ise yüzde 61 ile yüzde 66 arasında bir dalgalanma yaşanıyor. 14 Haziran verileri ile yabancıların borsadaki paylarının yüzde 64.34 seviyesinde olduğu görülüyor. Döviz ve faiz zirve seviyelerine yakın, borsa dip seviyelerde iken yabancıların bu seviyelerde pozisyonlarını korumaları önemli.
Altın biriktirmeye devam
Dolardaki çıkışın da etkisiyle gram altın yeniden zirve seviyelerine yöneldi. Merkez bankalarının da altına yönelimi artıyor. Çin Merkez Bankası (PBOC) mayıs ayında 15.86 ton daha altın satın aldı. Ticaret savaşlarının merkez bankalarının rezerv tutma konusunda çeşitlendirme talebini artırdığı görülüyor. Dünya Altın Konseyi verilerine göre 2018’de merkez bankalarının altın alımları 651.5 ton ile son 50 yıldaki en yüksek düzeye ulaştı. Altın küresel bazda ticaret savaşları nedeniyle yurtiçinde ise dolar kurundaki değerlenme sebebiyle gündemde kalmaya devam edecek.
Borsa, döviz ve altında fiyat hareketleri
Piyasaların hareketlerine baktığımız zaman yabancı payının arttığı dönemlerde endeksin yükseldiği, dolarda ise gerilemelerin yaşandığı gözlenmekte. Dolar kuru son bir yıl içerisinde 7.23 seviyesinden 5.13’lere kadar geriledi. Cuma günü itibariyle 5.90 seviyesinde seyrediyor. BIST 100 Endeksi ise 22 Mayıs’ta 83.675 seviyesine kadar geriledikten sonra yeniden toparlandı. Ancak 95.000 direncinde zorlanıyor. 14 Haziran kapanışı ile 90.000 seviyesinde bulunuyor. Gösterge faiz ise 22.67. Gram altın 254 TL’den alıcı buluyor. Zeynep Aktaş / Milliyet