YASAD Başkanı Doğan Ufuk Güneş, yerli ve milli yazılıma pozitif ayrımcılık yapılarak gelirinin yüzde 75’ini kendi ürettiği yazılımlardan sağlayan şirketlere 5 yıl boyunca (Teknoparklarda olmasına gerek kalmadan) SGK işveren-işçi payı ile gelir ve kurumlar vergisi muafiyeti sağlanmasını istedi. Güneş, “Bu muafiyetler olursa yazılım sektörü 5 yılda 250 bin yeni istihdam yaratır” dedi.
Türkiye’nin yeni dönemdeki en önemli sektörlerinden biri haline gelen yazılım sektörü, kendilerine pozitif ayrımcılık yapılması halinde istihdama çok önemli katkılarda bulunma sözü verdi. Yükselen genç işsizliğin en doğru çıkış yolunun yazılım olduğuna dikkat çeken Yazılım Sanayicileri Derneği Başkanı (YASAD) Doğan Ufuk Güneş, sektörün önünün açılması için Teknoparklar’daki yazılım firmalarına uygulanan vergi muafiyetinin Türkiye’deki tüm yerli yazılım firmalarına yaygınlaştırılmasını istedi.
Güneş, “Yerli ve milli yazılıma pozitif ayrımcılık yapılarak Teknoparklar dışında da yani tüm Türkiye’de gelirinin yüzde 75’ini kendi ürettiği yazılımlardan sağlayan şirketlere 5 yıl boyunca (Teknoparklarda olmasına gerek kalmadan) SGK işveren-işçi payı ile gelir ve kurumlar vergisi muafiyeti sağlanması halinde, sektör olarak beş yılda 250 bin yeni istihdam yaratırız” dedi.
Beyin göçüne çözüm olacak talep
YASAD Başkanı Güneş, “Hükümetimizin ihracata öncelik verdiğini görüyoruz. Katma değeri en yüksek ihracatı kuşkusuz yazılım sektörü sağlıyor. Sektörümüz aynı zamanda beyin göçünü sonlandırabilecek en önemli sektör. Hükümetimizin sektörümüze yönelik attığı adımlarla birinci basamağı tamamladık ve Teknoparkları kurup, onun içindeki şirketlere vergi muafiyetleri tanıdık. Şimdi sıranın ikinci basamağa geldiğini düşünüyoruz. İkinci basamak olarak tüm Türkiye’de yazılım üreten ve ürettiği yazılımlardan cirosunun yüzde 75’ini sağlayan bütün yazılım firmalarımızın en az 5 yıl boyunca SGK işveren payından, çalışan payından, gelir ve kurumlar vergisinden muaf tutulmasını istiyoruz. Eğer bunu yaparsak sektörümüz uçar gider. Sektörümüz uçtuğu gibi, ülkemizin de bir üst lige çıkması noktasında çok önemli bir katkı sağlar. Ayrıca önümüzdeki 5 yılda en az 250 bin gencimizi nitelikli bir şekilde sektörümüzde istihdam eder ve beyin göçünün önüne geçebilme fırsatını yakalamış oluruz. İnanıyoruz ki; yazılım sektörü genç işsizliğe ve istihdam seferberliğine en büyük ilaç olacak sektördür” dedi.
Yüksek vergilerin sektörün belini büktüğünü belirten YASAD Başkanı Güneş, sektöre uygulanacak vergi muafiyetinin yaratacağı katma değerin, vergi avantajının getireceği kaybın katbekat üstünde olacağına dikkat çekti.
Yazılımın, kendi başına bir sektör olarak algılanmasına rağmen herkesin ihtiyacını karşıladığı için bütün sektörlerle iç içe olduğunu belirten Güneş, kendilerine yapılan vergi muafiyetinin bütün sektörlerin yararına olacağını belirtti. Güneş, “Bu vergi muafiyeti ile kazanan hem ülkemiz hem yazılım sektöre hem de diğer sektörler olacaktır” dedi.
“Bu tren bin yıldan önce bir daha gelmez”
Dünyanın hızlı bir değişim içinde olduğunu belirten Güneş, “Şu an dördüncü sanayi devrimi yaşanıyor. Bu trene bizim de binmemiz gerekiyor. Eğer bu trene şu anda binersek gelişmiş ülkelerle aramızdaki farkı 3-4 yıl içinde kapatmış oluruz. Ancak bu treni kaçırırsak, bir daha bu tren bizim istasyonumuza en erken bin yıl sonra gelir. Bu süreçte dünya ile entegrasyonumuz bir hayal olmaktan öteye geçemez. Bu nedenle bu trene mutlaka binmemiz gerekiyor. Bunun yolu da yazılım sektörümüzü büyütmekten geçiyor. Bugün bu sektörü büyütemezsek, yarın ihtiyacımız olduğunda yabancı yazılım şirketlerine muhtaç oluruz. Yazılımda yabancılara mahkum olanların yeni dünya düzeninde ayakta kalması imkansız olmasa da oldukça zordur” dedi.
"Yazılım stratejik sektör olmalı"
Kamunun, vergi muafiyetinin yanısıra yazılım sektörünü “stratejik sektör” olarak ilan etmesi gerektiğini de dile getiren Güneş, “Türkiye’de para artık yazılıma akmalı. Yıllar önce nasıl ki turizm, stratejik sektör ilan edildi ve para turizme aktı. Bunun sonucunda turizm çok güçlü bir yere geldi. Aynı şekilde sermayenin yazılım ile buluşmasını sağlamalıyız ve bu seferberliği başlatmalıyız. Bu amaçla kamu başta kamu olmak üzere KOBİ’lerimiz ve büyük şirketlerimiz yerli yazılımları tercih etmeli ve bu noktada kamu gerekirse yerli yazılım kullanan şirketlere SSK indirimi, KDV indirimi uygulamalı ya da başka bir teşvik mekanizmasını harekete geçirmeli. Aynı zamanda yazılım sektörüne herhangi bir ipoteke gerek olmadan projelerini göstermeleri halinde finansmana erişmesi için kolaylıklar sağlanmalı. Ve kamu ben özel sektörle rekabet etmeyeceğim diyerek yazılım sektöründen çekilmeli. Bunlar yapılırsa Türkiye’nin 5 yıl içerisinde önümüzdeki 100 yılda rekabet edecek düzeyde bir yazılım sanayisi oluşur” diyerek sözlerini tamamladı.