FİN-AS Danışmanlık Yönetim Kurulu Başkanı, Strateji ve Finans Uzmanı Ali Serim, finansal piyasalar ve ekonomik gelişmeler bazında bir yıl sonu değerlendirmesi yaparak FED’in alması muhtemel kararları sebebiyle 2019 yılının gelişmekte olan piyasalar için oldukça zor bir yıl olacağını belirtti.
Serim “Türkiye, zorluklara dayanıklı bir ekogenetiğe sahip” dedi.
Türkiye için olumlu gelişmeler olduğunu ifade eden Serim, “Bu ayın başında Türkiye'nin ilk Varlığa Dayalı Menkul Kıymet ihracının gerçekleşmiş olması hatta tam 3,15 milyar TL büyüklüğündeki ihraca bankalar, emeklilik yatırım fonları, yatırım kuruluşları ve sigorta şirketlerinden talep gelmesi önemli bir başarıdır. Bu tür ihraçların önü açılmıştır diyebiliriz. Ayrıca 2018 yılı içerisinde yapılan her hazine tahvil ihracına yoğun talep toplanmış olması ve başarılı ihraçların yapılabilmiş olması oldukça önemliydi” diye konuştu.
“KREDİ MALİYETLERİ YÜKSELEBİLİR”
Global finans piyasalarının çok zor denilebilecek koşullarında önemli başarılara imza atılmasının kendisini gururlandırdığını dile getiren Serim, “Ancak daha da zor şartların hâkim olacağı bir yıla girdiğimizi düşünüyorum. Zira FED faiz arttırmakta giriştiği kavgada daha da ısrarcı olacağını ilan etmiş gözüküyor. FED faizi arttırdıkça global sermaye Amerika’ya gidecek gibi gözüküyor. Özellikle 3 aylık Amerikan hazine bonoları yüksek getirileriyle sermayenin başını döndürmeye başladı bile...” şeklinde konuştu.
FED ‘in faiz artırımının 2019 yılında gelişmekte olan piyasalara daha az global sermaye girişi anlamını taşıdığını belirten Serim, “Bu durumun bizler için kötü haber olduğunu söyleyebiliriz. Amerikan ekonomisinin istikrarlı bir şekilde büyümesi de işin tuzu biberi. Durum Atlantik ötesinde böyle iken bizim gibi ülkelerdeki kredi maliyetleri doğal olarak yükselecek gibi duruyor. AB ve Çin’in yaptığı ataklar ne yazık ki şimdilik etkisiz gibi duruyor. Yine de Türkiye zorluklara dayanıklı bir ekogenetiğe sahip. Özellikle son günlerde edinilen jeopolitik başarı ve kazanımların ekonomi stratejimize olumlu tesirleri olmasını beklememiz anlamlıdır” dedi.
“İÇ PİYASAYI CANLI TUTMAK ÇOK ÖNEMLİ”
Paraya ulaşımın daha da zorlaşacağı yakın gelecekte iç piyasayı canlı tutmanın muazzam önem taşıdığını dile getiren Ali Serim, “Bu konuda bürokrasi canla başla çalışıyor. Farklı bakanlıklar bünyesinde gece gündüz demeden çalışan kıymetli insanlarımız var. Bizlerin de bu çalışmalara fikri katkı vermemiz ve faydalı olma gayreti göstermemiz şart” dedi.
“VERGİ İNDİRİMLERİ DEVAM ETMELİ”
Yapılan vergi indirimlerinin faydasının vurgulanması gerektiğini belirten Strateji ve Finans Uzmanı Serim, “Bu noktada bir fikir paylaşımı yapmak istiyorum. Vergiler konusunda daha hassas ayarlamalar yapılması gerektiğini vurgulamakta fayda görüyorum. Vergi indirimlerinin faydasının altını çizmemiz önemli. Yıl sonuna kadar geçerli olmak üzere otomotiv, beyaz eşya, mobilya ve konutta yapılan KDV indirimlerinin devam ettirilmesinde fayda görüyorum. Örneğin beyaz eşyada ÖTV’nin yıl sonuna kadar sıfıra inmesi çok faydalı oldu. 1600 CC altı motorlu araçlarda ÖTV uygulamasında 15'er puanlık indirime gidilmesi önemli bir satış hacmi yarattı ve ticari araçlarda KDV'yi yüzde 18'den yüzde 1'e indirmek iyi oldu. Tabi ki bütçe dengesi açısından bu uygulamalar sonlandırılıyor. Sonlandırılırken daha yumuşak bir geçiş olmadığını görüyoruz. Bu noktada umuyorum yumuşak geçisin yapıldığı uygulamaların arkadan geleceğini ve geliştirildiğini görürüz. Hatta diliyorum sanat eserleri ve kitaplarda toplam vergi yükünün %1-3 arası olduğu göreceğimiz bir paketle karşılaşabiliriz.” dedi.