Yazdır

Kalın: Her türlü tedbiri alırız

Tarih: 15 Aralık 2018 - 18:58

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki terör örgütü YPG/PKK hedeflerine yönelik yapmayı planladığı harekata ilişkin ''Sınırımızı korumak için almamız gereken her türlü tedbiri alırız'' dedi

Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın Kalın, "Diplomasi, Diyalog ve Çeşitlilik" temasıyla Katar'da  düzenlenen 18. Doha Forumu'nda "Avrupa'nın Rolünü Tanımlamak: MENA Bölgesindeki  Kutuplaşmayı Yönetmek" başlıklı oturumda konuştu.

Dünyanın "karşılıklı bağlantılı" olduğunu, bir yerde yaşanan  gelişmelerin dünyanın bütününü etkilediğini ve yaşanan hiçbir şeye kayıtsız  kalınamayacağını vurgulayan Kalın, Avrupa'da İslamofobinin yükselişi,  aşırıcılığın artması gibi durumların Türkiye için de endişe verici olduğunu, tüm  dünyayı etkilediğini belirtti.

Kalın, ABD ve Avrupa'nın, dünyanın başka yerlerinde yaşananlara  kayıtsız kalamayacağı gibi, Türkiye ile diğer ülkelerin de buralardaki  gelişmelere kayıtsız kalamayacağının altını çizerek, Almanya Başbakanı Angela  Merkel'in bundan sonra partisinin başında olmayacağına ilişkin açıklamasının,  İngiltere'deki Brexit sürecinin, Fransa'daki olayların sadece Avrupa'yı değil,  tüm dünyayı ilgilendirdiğine dikkati çekti.

Kalın, her konuya değerler ve prensipler çerçevesinde yaklaşılması  gerektiğine işaret ederek, "Hangi konuyu ele alıyor olursak olalım, onu doğruluk,  eşitlik ve adaleti temel alarak değerlendirmeliyiz." diye konuştu.

"Suriye yangınında, Avrupa ve Avrupalılar nerede?"

Filistin ve Suriye gibi konularda Avrupa'nın politikalarını  "kendisinin mi belirlediğinin, yoksa ABD'den bir işaret gelmesini mi  beklediğinin" düşünülmesi gerektiğini belirten Kalın, "Birçok insan, jeopolitik  konularda Avrupa'nın, ABD'nin tutumunu bekleme eğilimi gösterdiğini, ABD'nin  pozisyonu belli olduktan sonra buna göre tutum aldığını düşünüyor." dedi.

Kalın, Suriye konusunda sadece Avrupalı ülkelerin değil, İslam  ülkelerinin de harekete geçmesi gerektiğini vurguladı.

Konuya ilişkin Avrupa'nın yaklaşımına değinen Kalın, şöyle devam etti:

"Suriye yangınında, Avrupa ve Avrupalılar nerede? ABD'nin büyük bir  ekonomisi ve ordusu olduğunu ve bu yüzden doğal olarak oyunun içine dahil  olduğunu anlıyoruz. Bu anlaşılabilir. Ama (Avrupa ile) yapabileceğimiz birçok şey  var. Göç konusu bunun sadece bir boyutu. Avrupa'nın tereddütle yaklaştığı, siyasi  çözüm ya da siyasi süreç gibi diğer boyutlar da var. Rusya, Türkiye, Fransa ve  Almanya'yı İstanbul'da 27 Ekim'de bir araya getirdiğimiz zirvede ilk defa Astana  grubu ülkelerini ve 'küçük grup' üyelerini buluşturduk. Bu da iki önemli sonuç  verdi. Bunlardan biri hala devam eden İdlib'de ateşkes anlaşması, diğeri ise  anayasakomitesi konusuydu. Bu konularda ilerleme kaydettik. Ama bu yeterli mi?  Elbette değil. Hala Suriye'de yapmamız gereken çok şey var."

"Avrupalılar Filistin konusunun çözümüne ne katkı sunacak?"

Filistin konusunda ise ABD yönetiminin hazırlamaya devam ettiği  "Yüzyılın Anlaşması" adı verilen plana dikkati çeken Kalın, "Bunun ne olduğuna  dair bir fikri olan var mı? Bilmiyoruz. Bundan önemlisi, Avrupalılar bu konuda  nerede? Bu konuya (Filistin konusu) onların katkısı ne olacak? Bu konuyu sadece  Tel Aviv'in Washington'dan yapmasını istediklerine bırakamayız. Burada daha  incelikli bir yaklaşım olması gerekir. Filistin meselesine adalet ve denge ile  yaklaşılmasını sağlamak için aynı zamanda daha fazla güç, siyasi kararlılık ve  liderlik de ortaya konulmalıdır." diye konuştu.

Kalın, Filistin konusuna hep tek taraflı yaklaşım olduğunu belirterek,  "Burada kurbanlar suçlandı. Üstelik hala işgal altındalar. Çözüm nerede?  Avrupa'nın verebileceği katkı nerede? Bizim Türkiye olarak getirebileceğimiz ya  da Arap ülkelerin getirebileceği çözüm nerede? Burada (İslam ülkeleri) bizim  tarafı da göreve çağırıyorum. Kendi zayıflığımızın suçunu başkalarına atmak  entelektüel tembelliğe yol açar, yanıltıcı bir kendine güven getirir."  ifadelerini kullandı.

Sorunu dışarıda değil, içeride aramak gerektiğini dile getiren Kalın,  Suriye ve diğer konuların çözümü için Avrupa'da liderlik eksikliğinden  bahsederken, aynı durumun İslam dünyası için de geçerli olduğunu söyledi.

"Sınırımızı korumak için almamız gereken her türlü tedbiri alırız"

Kalın, Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki terör örgütü YPG/PKK  hedeflerine yönelik yapmayı planladığı harekata ilişkin ise "Cumhurbaşkanı'mız bu  konuda çok netti, PKK ya da onun Suriye'deki uzantısı tarafından yönetilecek  küçük devlet, devlet benzeri yapıların oluşmasına göz yumamayız. Bu, ulusal  güvenliğimize doğrudan bir tehdit oluşturur. Sınırımızı korumak için almamız  gereken her türlü tedbiri alırız. Bu, sadece kendi yararımız için değil, aynı  zamanda Suriye'nin bütünlüğü içindir." şeklinde konuştu.

ABD'nin Suriye'de üç ana gerekçe ile bulunduğunu söylediğini  vurgulayan Kalın, "Bunlardan birincisi DEAŞ ile aralıksız mücadele, ikincisi  istikrar ve güvene dayalı toprak bütünlüğünün sağlanması, üçüncüsü ise şimdi  açıkça da dile getiriyorlar, İran güçlerini Suriye'nin dışına çıkarmak." dedi.

Kalın, ABD'li muhataplarıyla son görüşmesinde kendilerine "İlk iki  hedefinizi anlıyorum, anlamaya çalışıyorum. Ama üçüncü hedefiniz için şansa  ihtiyacınız var. İran güçlerini Suriye'nin dışına nasıl çıkarabileceksiniz  bilmiyorum ve bunu bir hedef olarak ortaya koymanızı anlayamıyorum." dediğini  aktardı.

Suriye konusunun özünden uzaklaştığına ve güç oyunlarına dönüştüğüne  dikkati çeken Kalın, bu nedenle herkesi tehdit eden bu durumun çözümü için  liderlik gerektiğinin altını çizdi.

 

Site adresi: https://www.finansingundemi.com/haber/kalin-her-turlu-tedbiri-aliriz/1370541