VakıfBank, 12 ülkeden 20 bankanın katılımıyla 252 milyon dolar ve 528,5 milyon Euro olmak üzere toplamda 855 milyon dolar tutarında sendikasyon kredisi anlaşması imzaladı. Kredinin 122 milyon dolar ve 528,5 milyon Euro tutarındaki dilimleri 367 gün vadeli; 130 milyon dolarlık dilimi ise 2 yıl vadeli olarak gerçekleşti. Böylelikle dış ticaretin finansmanında kullanılacak işlemin yenileme rasyosu yüzde 100 oranında gerçekleşti. İşlemin ajan ve koordinatör bankası ise Emirates NBD oldu.
“Yüzde 100 oranında yenilediğimiz işlem ile bu yılki toplam sendikasyon kredisi yenileme oranımız yüzde 111 seviyesinde gerçekleşti”
Gelişmekte olan ülkelere yönelik artan endişelere ve zorlu piyasa koşullarına rağmen yılın ikinci sendikasyon kredisini yüzde 100 oranında yenilemiş olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren VakıfBank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, “Ekonomideki tüm aktörlerin belki de son yıllarda hiç olmadığı kadar merakla beklediği sendikasyon kredisini, kreditör bankalarımızın desteği ve Bankamıza olan güvenleri sayesinde başarılı bir şekilde, yüzde 100 oranında yeniledik. Nisan ayındaki yılın ilk işlemi ile birlikte toplam sendikasyon kredi bakiyemiz 2,1 milyar dolara ulaştı. Bu tutar, geçen yılki toplam bakiyemize göre yüzde 111 yenileme oranına karşılık gelmektedir. Böylelikle yılda iki sendikasyon yapan büyük bankalar arasında en yüksek orana ulaştık. Bu vesile ile ABD, Kıta Avrupası, İngiltere, Uzakdoğu, Ortadoğu ve her coğrafyadan işleme destek veren iş ortağı kreditör bankalarımıza bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
“Bu yıl yurtdışı borçlanmada en aktif Türk bankası olduk”
2018 yılındaki toplam yurtdışı borçlanma tutarlarının 5,6 milyar dolar seviyesine ulaştığını belirten Özcan, sözlerini şu şekilde sürdürdü:
“2018 yılında, sendikasyon kredilerinin yenilenmesindeki başarımızın yanı sıra, diğer yurtdışı fonlama kalemlerini de en aktif ve en etkin kullanan Türk bankası olduk. Eurobond, İpotek Teminatlı Menkul Kıymet (covered bond), tahsisli bono satışları, seküritizasyon programımız kapsamında gerçekleştirilen işlemler, post-finansman, çok uluslu kredi kuruluşlarından sağlanan krediler gibi farklı yapılar altında temin ettiğimiz uzun vade ve uygun maliyetli kaynaklarla, milli ekonomimizin yanındaki güç olmaya devam ettik. Böylesine zorlu küresel piyasa koşullarına rağmen gerçekleştirdiğimiz bu işlemler, ülkemizin ve Bankamızın uluslararası yatırımcılar nezdindeki itibar ve kredibilitesinin ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha gösterdi.”
“SPK’nın attığı adımlar, sermaye piyasalarının derinleşmesine katkı sağlayacaktır”
Kasım ayında SPK tarafından Varlığa veya İpoteğe Dayalı Menkul Kıymetler (VİDMK) Tebliği ile Teminatlı Menkul Kıymetler (TMK) Tebliği’nde yapılan mevzuat değişikliklerine değinen Özcan,
“Söz konusu düzenlemeler hiç şüphesiz banka ve finansal kurumlarımızın fon sağlayabilme kapasitesini artıracaktır. Bu düzenlemeler ile VakıfBank olarak İpotek Teminatlı Menkul Kıymet (covered bond) programımız kapsamında daha fazla ihraç yapma şansına sahip olacağız. Ayrıca ihraç maliyetlerimiz azalırken süreç ve adımlar daha basit ve daha yalın hale gelecektir” diye konuştu.
Özcan, sözlerini şu şekilde sonlandırdı:
“SPK tarafından yapılan son değişikliklerin sermaye piyasalarının derinleşmesine son derece önemli katkı sağlayacağına inanıyorum. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi karar alma mekanizmalarını hızlandırmıştır. Hazine ve Maliye Bakanlığımız ve SPK başta olmak üzere bu süreçte emeği geçen herkese en içten şükranlarımızı sunuyorum.”