Türkiye ile vardığı mutabakat sayesinde iki yıldır mülteci akınlarına karşı belirgin bir rahatlama yaşasa da sorunu tam olarak çözemeyen Avrupa Birliği (AB), önlemlerini radikal şekilde artırmaya hazırlanıyor. AB Komisyonu, gelecek yıl yapılacak Avrupa seçimleri öncesinde popülist partilerin mültecileri yine yoğun bir şekilde iç siyaset malzemesi olarak kullanmaya başladığı bir dönemde, 10 bin kişiden oluşacak, silah taşıma yetkisine sahip, kalıcı bir sınır koruma gücü oluşturulmasını önerecek.
YARIN AÇIKLANACAK
Detayları yarın AB Komisyonu Başkanı Jean Claude Juncker tarafından Avrupa Parlamentosu’nda açıklanacak güç, sınırların korunmasından sorumlu Frontex’in yapısını çok farklı bir boyuta taşıyacak. Komisyon, 2015’teki mülteci krizi öncesinde 300 kişiden oluşan, kriz sonrasında ise kapasitesi 1500 kişiye ulaşan gücün küçük bir ordu boyutuna yükseltilmesini, ‘Avrupa’ya komşu bölgelerdeki nüfus dinamiklerine ve istikrarsızlığa bir yanıt’ teziyle savunuyor.
Yeni yapının en önemli görevi AB sınırlarına kural dışı girişleri engellemek olacak. Şimdi olduğu gibi kara, deniz ve hava unsurları içerecek güç, bir AB ülkesinden diğerine mülteci geçişine dayanan ikincil hareketleri de önleyecek. Yeni güç, sığınma başvuruları kabul edilmeyen mültecilerin geri dönüşlerinin hızlandırılmasında da önemli rol oynayacak.
Yetkileri büyük ölçüde Brüksel’de olacak güce bağlı unsurlar geçici olarak silah kullanma yetkisine sahip olacak. AB ülkeleri arasında geçiş yapabilmenin yanı sıra ilgili ülkenin onayı olması halinde üçüncü ülkelerde de faaliyette bulunmak yeni gücün özellikleri arasında yer alacak.
35 MİLYAR EURO KAYNAK
AB Komisyonu’nun 2020’de operasyonel olmasını öngördüğü güç için mali kaynaklar da seferber edilecek. Sınır koruma için şu an ayrılan kaynak 13 milyar Euro düzeyinde. Bu kaynağın 2021-2027 dönemi için yaklaşık 35 milyar Euro seviyesine yükseltilmesi gündemde.
TÜRKİYE İLE İŞBİRLİĞİNE DEVAM
AB Komisyonu’nun yapacağı önerinin şu aşamada 18 Mart mutabakatı üzerinde etkisi olmayacak. Bir AB yetkilisi, “Türkiye ile aramızdaki anlaşmanın sonuç doğurduğu ve mülteci akınını frenlemede etkili olduğu rakamlarla kanıtlanmış durumda. AB olarak bu anlaşmanın devamından yanayız ve tam olarak uygulanmasına önem veriyoruz” dedi. Komisyon’un yapacağı öneri, ‘geçmiş krizlerden alınan dersler ışığında hazır olma düzeyinin artırılmasına yönelik adımlardan biri’ olarak görülüyor. Bir AB yetkilisi, “Türkiye ile mutabakat öncesine göre çok iyi durumdayız ancak bu, sorunun ortadan kalktığı anlamına gelmiyor” diye konuştu. (Hürriyet / Güven Özalp)