Anayasa Mahkemesi (AYM), Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) emrinde kara pilot sınıfında ve üsteğmen rütbesinde görev yaparken, 2013 yılında ilk uçuş görevini gerçekleştirdikten sonra, arkadaşlarının kutlama amacıyla itfaiye aracından kendisine sıktığı su ile yere düşüp kolunu kıran pilot Hamdi Burak Şahin’in, 'harp ve vazife malulü' başvurusunu kabul etmedi.
Karşı oy kullanan AYM üyesi Osman Alifeyaz Paksüt, başvurucunun maluliyetine neden olan su sıkma suretiyle gerçekleştirilen birinci pilotluk kutlamasının idari eylem olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirtirken, Şahin’in avukatı Cavit Çalış, davayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşıyacaklarını söyledi.
Hamdi Burak Şahin, TSK emrinde kara pilot sınıfında ve üsteğmen rütbesinde görev yaparken, 7 Mayıs 2013 tarihinde birinci pilot olarak ilk uçuş görevini başarıyla gerçekleştirdi. Piste indiği anda ilk uçuşunun kutlanması amacıyla arkadaşları tarafından itfaiye aracından üzerine su sıkılarak ıslatılan Şahin, suyun tazyikiyle dengesini yitirince yere düştü. Düşme sonucu, Şahin’in sol kolu kırıldı.
Kolundaki kırık nedeniyle ameliyat edilen Hamdi Burak Şahin’in takip ve tedavisine bir süre devam edildi. Ardından, Etimesgut Asker Hastanesi tarafından düzenlenen 2014 tarihli sağlık kurulu raporu ile Şahin’in sol el bilek eklem hareket kısıtlılığı tanısına istinaden pilotaja elverişli olmadığı tespit edildi. Aynı hastanenin sağlık kurulu tarafından düzenlenen zeyil (ek) raporunda ise önceki rapora ilave olarak Hamdi Burak Şahin’in sınıf görevini yapamayacağı, ilgili mevzuata göre sağlık durumuna uygun yeniden sınıflandırılması gerektiği belirtildi.
RAPOR ONAYLANDI, PİLOT SINIFI İLE İLİŞİĞİ KESİLDİ
Raporun Milli Savunma Bakanlığı (MSB) tarafından 9 Nisan 2014 tarihinde onaylanarak kesinleşmesi ile Şahin’in pilot sınıfı ile ilişiği kesildi. Hamdi Burak Şahin’in, görevi sırasında ve nedeniyle meydana gelen kaza sonucu, kalıcı uğradığı iş gücü kaybından doğan maddi ve manevi zararının karşılanması talebi, MSB tarafından yanıt verilmeyerek reddedildi.
HARP VE VAZİFE MALULÜ KABUL EDİLMEDİ
Bu gelişmenin ardından Hamdi Burak Şahin, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı’na (SGK) başvurarak, ilgili mevzuatın kendisine tanıdığı tercih imkanı çerçevesinde, başka bir sınıfta çalışmaya devam etmek istemediğini belirterek, ’harp malulü’ ya da ’vazife malulü’ sayılmasını ve bu kapsamda emeklilik hakkı tanınmasını talep etti. SGK Sağlık Kurulu’nun 27 Ağustos 2014 tarihli kararı ile Şahin ’adi malul’ kabul edildi ve emekliye sevk işlemlerinin onaylanması üzerine 15 Ekim 2014 tarihinden geçerli olmak üzere kendisine ’adi maluliyet’ aylığı bağlandı. SGK tarafından harp ve vazife malülü kabul edilmemesi işleminin iptali için kapatılan Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’ne (AYİM) başvuran Hamdi Burak Şahin’e, ’ıslatmak suretiyle kutlama ve benzeri’ olayların yönerge, emir ve talimatlarda yer almadığı gerekçesiyle bir kez daha ret yanıtı verildi.
AYM’YE BİREYSEL BAŞVURU YAPTI
AYİM’den de istediği sonucu alamayan Şahin, avukatı Cavit Çalış aracılığı ile Anayasa Mahkemesi’ne idari işlemin iptali ve adil yargılanma hakkının ihlal edildiği iddiası ile bireysel başvuru yaptı. Hamdi Burak Şahin’in başvurusunu karara bağlayan AYM, başvurunun açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna, üye Osman Alifeyyaz Paksüt’ün karşı oyuna rağmen oy çokluğu ile karar verdi.
KARŞI OY: KUTLAMA İDARİ EYLEM DEĞERLENDİRİLMELİ
AYM’nin oy çokluğu ile verdiği karara karşı oy kullanan AYM üyesi Osman Alifeyyaz Paksüt, gerekçesinde, başvurucunun maluliyetine neden olan su sıkma suretiyle gerçekleştirilen birinci pilotluk kutlamasının idari eylem olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Askeri pilotluk, sivil pilotluktan farklı olarak, sadece uçağı güvenli bir şekilde kaldırmak, uçurmak ve indirmekten ibaret bir beceri değil, disiplin ve moral boyutlarıyla birlikte bir bütündür. Olay askeri bir mahalde ve asker kişiler tarafından yapılan bir kutlama esnasında meydana gelmiş olup, sıkı bir disiplinin hakim olduğu böyle bir ortamda kurumun ve komutanların izni olmaksızın yangın musluğu açılarak bir pilotun ıslatılması söz konusu bile olamaz. Su sıkan kişiler, başvurucunun yakın mesai yaptığı ve yapacağı silah arkadaşlarıdır. Bu tür etkinliklerin tehlikeli bir yönü olmakla birlikte birlik beraberlik ruhunun korunması için gelenek haline getirildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, maluliyetin mevzuatta da yer alan ’uçuşun yerdeki sebepleriyle ve tesirleriyle’ meydana geldiğinin kabulü gerektiği açıktır. Buna rağmen eylem ve hizmet arasında illiyet bağı bulunmadığını belirten derece mahkemeleri, bariz takdir hatası yapmışlardır. Açıklanan nedenlerle bölüm çoğunluğuna katılmamaktayım." Hamdi Burak Şahin’in avukatı Cavit Çalış, kararı değerlendirirken, davayı artık AİHM’e taşıyacaklarını söyledi.