Bolu, içerdiği protein, amino asit, mineral, karoten miktarı ile besin değeri açısından son derece zengin olan ve 10 bin yıldır genetiğini koruyan "iza buğdayı"yla tanışmaya hazırlanıyor.
İçerdiği protein, amino asit, mineral, karoten miktarı ve besin değeri açısından son derece zengin bir ürün olan ve ekmeklik buğdaya göre daha fazla çinko, demir, bakır, selenyum ve protein içeren Bolu yöresine özgü iza buğdayının çiftçilere tanıtılması için tarla günleri düzenlenecek.
Abant İzzet Baysal Üniversitesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nusret Zencirci ve ekibinin yürüttüğü bilimsel çalışmalar sonucu, kuraklık ve soğuğa karşı dayanıklılığı yüksek bir ürün olduğu ortaya çıkan iza buğdayının ekimi için pilot bölgeler belirlendi.
Bolu Belediyesi’nin, kent merkezi ve Seben ilçesinde 200 dönümlük arazide ekim yaptığı yerlerden, tarla başına 180 ila 210 kilogram buğday ve 1’e 7 oranında verim alınması beklenen buğday, nadas sonrası 250 kilograma çıkması ön görülen verim sonuçlarına göre, ekim bölgesi ve alanlarının genişletilmesi hedefleniyor.
Perakende satış fiyatı ekmeklik buğdaydan fazla olan buğdayın 2016'da 8 ila 9 lira arasında olan kilogramının, bu yıl 13 ila 15 liradan satılacak olması dolayısıyla çiftçilerin rağbet göstermesi bekleniyor.
HEDEF DÜNYAYA ULAŞTIRMAK
Bolu Belediye Başkanı Alaaddin Yılmaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iza buğdayının Anadolu’nun hayat mucizesi ve bugünlerin popüler yiyeceği kinoaya sağlıklı bir alternatif oluğunu söyledi.
Yılmaz, iza buğdayını daha çok çiftçiye ulaştırmak için belediye olarak seferberlik ilan ettiklerini belirterek, "Saflığı korunan iza buğdayı, kentin katma değeri yüksek tarım ürünleri arasında yerini alacak. Modern buğdayın atası olarak bilinen iza buğdayının Bolu’nun yeni ekonomik değeri olmasını hedefliyoruz. Kaliteli tohum elde edilmesi için ıslah programları, çeşit ıslahı ve bilimsel çalışmalarımız devam ediyor." dedi.
Ekim yapılan yerleri izleyerek, çiftçilerin üretime olan ilgisini arttıracak çalışmalara hız verdiklerini aktaran Yılmaz, "Hedefimiz, ekim alanlarımızı genişletmek ve iza ile üretilecek ekmek, buğday, makarna, boza ve erişte gibi ürünleri Bolu’dan tüm dünyaya ulaştırmak." diye konuştu.
Yılmaz, iza buğdayına coğrafi işaret alınması için 14 Şubat 2018'de Abant İzzet Baysal Üniversitesi ile protokol imzaladıklarını hatırlatarak, sürecin tamamlanmasıyla iza buğdayının Bolu-Seben’e özgü coğrafi işaretli bir ürün olacağını bildirdi.
“İza buğdayını ticarileştirerek korumayı ve sürdürmeyi amaçlıyoruz." diyen Yılmaz, "Ülkemizde iza üretiminin kaliteli biçimde yürütülmesi konusunda öncü olacağız. Etkin bir programla çiftçilerimize yeterli miktarda kaliteli tohum sağlayacağız. Belediye-üniversite-yerel işletmeler işbirliğiyle Bolu’da iza ürünlerinin üretimi, satışı, pazarlaması ve tanıtımı alanlarında hızla ilerleyeceğiz. Süreç sonunda Türk ve dünya mutfağına, besin ve katma değeri yüksek bir ürün hediye edeceğiz." ifadesini kullandı.
Buğdayın ilk kültüre alınan kavuzlu türü iza buğdayının geçmişinin, 10 bin ila 13 bin yıl öncesine dayandığını kaydeden Yılmaz, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Modern buğdayların geliştirilmesiyle uzak, dağlık ve verimsiz bölgelere çekilen iza, son yıllarda yapılan araştırmalarda faydalarının keşfedilmesiyle, adeta yeniden doğdu. İza, içerdiği protein, amino asit, mineral, karoten miktarı ve besin değeri açısından son derece zengin bir ürün. Ekmeklik buğday ile karşılaştırıldığında daha fazla çinko, demir, bakır ve selenyum içeren iza, yüzde 16 ile 28 oranında protein miktarına sahip. Glisemik indeksi ve amilaz miktarı son derece düşük olan izadaki lütein, antioksidanın yaşlanmayla ortaya çıkan sarı nokta göz rahatsızlığından mide, göğüs ve akciğer kanserlerine, şekerden obeziteye, sindirim problemlerinden kolesterole kadar pek çok sağlık problemine karşı koruyucu rol oynuyor."
14 Şubat 2018'de, Bolu Belediyesi ile Abant İzzet Baysal Üniversitesi (AİBÜ) arasında, geçmişi 10 bin yıl öncesine dayanan ve Seben ilçesinde yetiştirilen ıza buğdayının coğrafi işaretinin alınması için protokol imzalanmıştı.